Türkiye…

Önce O’nun babasını tanıdı…

Rahmetli Prof. Dr. Necmettin Erbakan…

Müthiş renkli bir karaktere sahipti…

Güleçti, şakacıydı, samimiydi…

Bu dünyaya “merhaba” dediğinde…

Cumhuriyet (29 Ekim 1926) üçüncü yaşını kutluyordu…

Hayata “Yüksek Makine Mühendisi” olarak atıldı…

“Milli Görüş” anahtarıyla…

Yarım asırda…

Türkiye’nin iz bırakan hükümetlerine ortak oldu…

İslami siyasi partilerin kurucusu ve lideriydi…

Milli Nizam… Milli Selamet… Refah… Fazilet… Saadet…

O’nun çabalarıyla hayat buldu…

Bülent Ecevit’le koalisyon yaptığında başbakan yardımcısıydı…

“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti” kuruldu…

Susurluk'taki garip trafik kazasından sonra tartışılan…

Mafya… Siyasetçi… Polis ilişkileri için…

“Bunlar faso fiso..." derken…

Olaya tepki için başlatılan…

“Sürekli Aydınlık için Bir Dakika Karanlık” eylemine katılanlar için…

“Gulu gulu dansı yapıyorlar…” diyerek herkesi gülümsetti…

***

27 Mart 1994’teki yerel seçimde...

Necmettin Başkan’ın Refah Partisi, oyların yüzde 19’unu aldı...

Bu büyük bir başarıydı...

İki önemli büyükşehir olan İstanbul ve Ankara’yı...

Çok güvendiği genç adayları…

Recep Tayyip Erdoğan ve Melih Gökçek ile kazandı...

***

...Ve 27 Şubat 2011'de sabah saatlerinde...

Kalp damarlarında yaşanan sorun nedeniyle...

Bilincini kaybederek komaya girdi...

Aynı gün doktorların tüm çabalarına rağmen...

85 yaşında hayata gözlerini yumdu...

O tarihte...

Oğlu Fatih 32 yaşındaydı...

***

Yedi yıl sonra Fatih Erbakan...

Her ne kadar Elektrik – Elektronik mühendisi olarak...

Hayata atılmış olsa da...

Siyaset tutkusu babasından geliyordu...

Biraz bekledi ve...

Takvimler “23 Kasım 2018”i gösterdiğinde...

Babasının yolundan gitmeye karar verdi...

O gün...

Türkiye yepyeni bir siyasi partiyle tanıştı...

Eski Başbakan’ın oğlu...

99 Kurucular Kurulu üyesi ile birlikte...

“Yeniden Refah Partisi”ni...

Türkiye’nin siyasi hayatına ilave etti...

Fatih Erbakan’ın o günkü sözleri dikkat çekiciydi:

“Bugün Yeniden Refah Partisi ile milletimize çaresizlik, umutsuzluk, alternatifsizlik döneminin sona erdiğinin müjdesini veriyoruz... Bugün milletimize asli yuvamıza dönüşün başlangıcının müjdesini veriyoruz ve (Artık umut, çare, alternatif var, artık Yeniden Refah var) diyoruz...”

***

...Ve ilk temas...

Takvimler “24 Mart 2023”ü gösteriyor...

Genel Seçim’e giderken...

Beklenen oldu...

Siyasi partilerin “ittifak” protokollerini...

Yüksek Seçim Kurulu’na teslimine saatler kala...

Son anda varılan uzlaşmayla...

Fatih Erbakan’ın genel başkanı olduğu Yeniden Refah Partisi...

“Cumhur İttifakı”na katıldı...

Beş milletvekiliyle Gazi Meclis’ girdi...

Bugün dört vekili var...

***

Buraya kadar hikaye tatlı...

Ya bundan sonra?

Sanki…

“Yenisi eskisi farklıymış gibi, baba eseri Yeniden Refah…”

Türkiye’nin siyasi yelpazesinde nasıl bir görev almak istiyor?

***

Baba Erbakan’ın oğlu Fatih Başkan...

İki yıla yakın süreden sonra…

Hem de tam şu sırada…

Cumhur İttifakı’ndan partisiyle ayrılacağını...

Şu ifadelerle Türkiye’ye duyurdu:

“Bir daha Cumhur İttifakı ile bir araya gelme düşüncemiz yok, söz konusu bile değil... Bunu hem teşkilatlarımız hem seçmenimiz hem halkımız da bunu bu şekilde istiyor...”

Fatih Erbakan bunları söylediğinde...

Günlerden “05 Ocak 2025”ti...

…Ve devamını şöyle getirdi:

“Cumhur İttifakı dışında muhalefetteki muhafazakar tabana sağ seçmene hitap eden partilerle milletvekilliği seçiminde bir ittifak düşünebiliriz... Ama Cumhurbaşkanı adayını Yeniden Refah Partisi kendisi çıkartacak... Partimizin bir Cumhurbaşkanı adayı olacaksa bunun Genel Başkan olması son derece doğaldır...”

Dahası var...

Fatih Erbakan’ın şu taş gibi ağır sözleri...

“N’oluyor?” soruları havada uçuşmaya başladı:

“23 yılını dolduran bir iktidarın hâlâ sabır istemesini nereye koyacağız bilemiyorum... Ülkede vergiler yüzde 200 arttı... Siz bu saatten sonra hiçbir sıkıntıyı aşamazsınız... Milletimizi daha fazla oyalamanın bir manası yok... Sabır ve metanet kalmadı... Bu sonbaharda seçim sandığını bu milletin önüne getirin!”

Olacak şey değil ama oldu işte...

Son genel seçimde “Cumhur İttifakı” çatısı altında yer alıp...

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın...

Kazanmasına yardımcı olanlardan biri değil miydi Fatih Erbakan?

Son genel seçimde...

AK Parti’yle el ele veren Fatih Erbakan...

Neden şimdi bi’anda değişiverdi?

Hani?

AK Parti çok başarılıydı?

Fatih Başkan, beklemediği bir defansla mı karşılaştı?

Yoksa bir şey talep etti de...

AK Parti, “N’ayır, n’olamaz” mı dedi?

Ya da…

“Yeniden Refah Partisi”nde bir (*) “darlanma” mı var?

***

Bitiriyoruz...

Fatih Erbakan...

Bir canlı yayında “Cumhurbaşkanı adayı olacak mısınız?” sorusuna...

Genç Erbakan...

Hiç, “Çevir kazı yanmasın” yapmadı; net konuştu:

“Evet ben, Yeniden Refah Partisi’nin Cumhurbaşkanı adayıyım...”

Son derece kararlı Fatih Erbakan...

AK Parti’nin bugünkü durumunu değerlendirirken…

Sayın Cumhurbaşkanı’nın olası yeniden adaylığı için de…

Kalbinden geçen “açık ve net” bir yargısı var:

“Denenmiş bir daha denenmez; bu kesin kararımızdır...”

Tabii, şunu unutmayalım:

Sayın Erdoğan’ın aday olup olmayacağı belli değil...

***

…Ve Fatih Erbakan’dan final cümlesi:

“2025 yılının sonbaharında bir erken seçim gündeme gelebilir!”

(*) Darlanmak: Halk ağzıyla, “Canı sıkılmak, Bunalmak…”

Nokta…

Sonsöz: “Sonunda (eyvah) diyeceğin şeylere başta (eyvallah) deme… Pişman ol ama pişman ölme… / Necip Fazıl Kısakürek - Şair, roman ve oyun yazarı, İslamcı ideolog…”