Mehmet KARABEL
Cumhuriyet'in en 'karanlık' gecesi!
5 Eylül 2024 Perşembe

“Karanlık çökmeye başlamıştı…

Kamyonlara, otobüslere bindirilmiş talan grubu…

Ellerindeki sopalarla mahalle basmak için yola çıkmışlardı…

Bol körüklü çizmeleriyle atlı polisler, otobüslere yol açıyordu…

Sirkeci’den Samatya’ya, Fener’e, Kumkapı’ya, Nişanca’ya doğru…

Başka bir ordu yürüyordu…

Bakırköy’de ise…

Elektrikli trenin demirlerini sökmüş bir gözü dönmüşler birliği…

Evlere, dükkanlara saldırıyordu…

Marmara kaynıyordu…

Kayıklar, motorlar ele geçirilmiş…

Silah zoruyla mecbur edilmiş çımacılar Adalar’a doğru yol almışlardı…

Hazan Ada’ya geç gelirdi...

Bu yıl Ankara’nın güz sancısı erken gelmiş ve…

Bu asuda bahçeye çökmüştü…

Sevdalı şarkıların söylendiği dilde şimdi çığlıklar vardı…”

***

Türkiye Cumhuriyeti’nin…

En “karanlık” gecelerinden biri…

Bir gazetenin kocaman manşeti ile başladı…

O sırada…

Takvimler “5 Eylül 1955 Pazartesi” yaprağını gösteriyordu…

Devlet’in radyosu…

Akşam saatlerinde Atatürk’ün Selanik’teki evinde…

Bir bomba patladığını duyurdu…

Radyo dinleyenler şoke olmuştu…

Akşam saatlerinde ise “Yedi Tepeli Kent”te…

Hareketlilik başlamıştı…

Ni’tekim…

Demokrat Parti’nin yayın organı olarak ün yapan…

İstanbul “Ekspres Gazetesi”

6 Eylül sabahının ilk saatlerinde…

Güya “ikinci baskı” yaparak…

“Atamız’ın Evi Bombalandı!”

Manşetiyle İstanbulluları uyandırdı!

Bu haber…

Atatürk'ün Selanik'teki evine gönderilen…

Bombalı tehdit mektubunu haber vermekteydi…

Ne var ki…

Haberlerde mektubun kimin tarafından gönderildiği ve…

Bombanın patlayıp patlamadığı gibi detaylar verilmemişti…

***

Aslında…

Genelde tirajı 20 bin civarında olduğu halde…

“İstanbul Ekspres Gazetesi”

6 Eylül sabaha karşı “290 bin” basmıştı…

İstanbullular’ın galeyana geldiği sabah…

İşte o unutulmaz “6 Eylül” sabahıydı ve…

Bir gazete manşeti “kıvılcım” olmuş…

Hınç dolu İstanbullular’ın…

Galeyana gelmesine yetip de artmıştı…

***

…Ve “6 Eylül akşamı” Cumhuriyet tarihinde…

Görülmemiş yağma ve yıkım eylemi yaşandı güzel İstanbul’da…

İlk saldırının adresi…

Güneşin battığı saatlerde…

Şişli'deki Haylayf Pastanesi oldu…

Ardından…

Giderek büyüyen kalabalık…

KumkapıSamatyaYedikule ve Beyoğlu'na geçerek…

Gayrımüslümlerin toplu olarak yaşadığı setlerde…

Önce Rumlar’ın…

Ardından da ErmeniYahudi ve hatta yanlışlıkla…

Bazı Türkler’in dükkânlarına saldırarak yağmaya başladı…

*** 

İstanbul'daki Rum azınlığın…

Ev, işyeri ve ibadet yerlerine saldıranları…

Polis tarafından adeta seyredildi(!)

Yağmanın önceden planladığı belli oluyordu…

Rum vatandaşların adresleri önceden belirlenmişti…

***

Olaylar İstanbul’un her yanına yayılırken…

Saldırılar sırasında ne kadar dükkan varsa hepsi yağmalandı…

Vitrini parçalanmamış iş yeri kalmamıştı…

Resmi kaynaklara göre…

“6-7 Eylül Olayları” 40 saat kadar sürdü…

Toplamda 4 bin 214 ev, bin iş yeri, 73 kilise ve…

26 okul adeta yerle bir edildi…

O günlerin İnsan Hakları Örgütü “Helsinki Watch”a göre…

Olaylarda 15 kişi hayatını kaybetmişti…

***

Sonunda…

6 Eylül gecesi sıkıyönetim ilan edildi(!)

Dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar…

Acı olaydan…

Gazeteleri ve “komünist” olarak fişlenen…

Aziz Nesin, Can Boratav, Zehra Kosova gibi isimlerin bulunduğu…

Onlarca yazar ve aydın askeri hapishaneye gönderildi…

***

“Türkiye’nin O En Karanlık Gecesi”nde…

Aralarında kilise ve havraların da bulunduğu…

Beş binden fazla taşınmaz tahrip edildi…

Milyonlarca dolarlık mal sokaklara saçılıp, yağmalandı…

İstanbul'daki 73 Rum Ortodoks kilisesinin tamamı ateşe verildi…

İzmit ve Adapazarı’ndan gelen yağmacılar…

Evlerine geri dönmek için Haydarpaşa Garı'na geldiklerinde…

Üzerlerinde yağmaladıkları mallarla yakalandılar…

Soruşturmada…

O gözü dönmüşlerin…

Bir gün önce başka şehirlerden getirildiği ortaya çıktı…

***

Sonradan yakalanan bir Türk konsolosluk yetkilisi…

Bombayı olayları kışkırtmak için kurguladıklarını itiraf etti…

Ancak Türk basını bunu görmezden gelerek…

Bombanın Yunanlar tarafından atıldığını iddia etti…

Demokrat Parti hükûmeti…

Zarara uğrayıp tescil ettirenlere…

Toplam 60 milyon Türk lirası civarında tazminat ödedi…

***

Bitiriyoruz…

O günlerin gazetelerine bakılırsa…

“Asıl suçlu, Türkleri provoke eden Rumlardı!..”

Acı olaylarlar ilgili önce 3 bin151 kişi tutuklandı…

Bu sayı birkaç gün sonra  5 bin 104'e yükseldi…

Sonra hepsi hürriyetine kavuştu…

Vatandaşın ifadesiyle kimse hapiste çürümedi(!)

Olayların ardından…

Türkiye'de yaşayan Rumların büyük bir kısmı ülkeyi terk etti…

İstanbul…

İki gün içinde darmadağın oldu…

Memleketin hafızası şaşkına döndü!

Ve…

“6-7 Eylül Olayları”

Türk tarihindeki “en karanlık” olaylardan biri olarak geçti…

Nokta…

Hamiş 1: Türk Edebiyatı’nın ölümsüz imzası Yılmaz Karakoyunlu, “Güz Sancısı” eserinde “6-7 Eylül” olaylarını ve gayrımüslüm azınlıkların ülkeyi terk etmek zorunda kalışlarını kendine has üslubuyla anlatıyor… O roman, filme de uyarlandı… Fark etmişsinizdir… Bu yazının girişindeki muhteşem yazı dili merhum Karakoyunlu’ya aittir…

Hamiş 2: Son 100 yılda bu güzel vatan topraklarında… “Yaşamadığımız acı kalmadı…” dersek yanlış olmaz! Hep yüzümüze gülüp her fırsatta sırtımızdan hançerleyenler hiç eksik olmadı…

Sonsöz: “Hayatımıza giren her insan, bize bir şeyler öğretmek için gelir… Kimi sevgiyi, kimi sabrı, kimi ise vazgeçmeyi öğretir… / Anonim…”

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 2 yorum var, 2 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
5 Eylül 2024 Perşembe 14:41

Yunanistan ın hiç kendini kınadığı bir tarih sahnesi var mı bütün tarihleri boyunca zulüm ile anılmasına rağmen. Kurtuluş savaşında bebekleri süngülerin ucuna takıp katlettiler. Veyahut Kıbrıs ta Ya da halen Yunanistan ın mültecilere davranışları resmen denize atıyorlar ya da katlediyorlar. Şu anda da Yunan adalrı Amerikan üssü haline gelmiş en ufak bir kıvılcımda çatışma kaçınılmaz. Akdenize çıkmamıza bile müsaade etmeyecekler.

Yorumu oyla      0      0  
Etki ve tesir 5 Eylül 2024 Perşembe 08:51

Hiç sanmıyorum. Yapılanları kimse tasvip etmez ama o yıllarda Kıbrıs Türkü nasıl bir baskı altındaydı? Yunanistan da ki Türkler de öyle.

Yorumu oyla      2      0  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Germir bağları
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Müzik ve mandolin
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Ağlayan fotosu hiç yok! Ama…
Ayda ÖZEREN
Ayda ÖZEREN
 Narin (İnce) Habercilik ve Medya Etiği
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Gazzeli Çocuklara Mektuplar (5) Yönetmen değil, önce insanım!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Cumhuriyet, cemaat ve cinayet!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
İzmir’de en yüce değer, tembelliktir
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Okullar açıldı
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Narin'in katliamı, feodalizm ve suskunluk yasası
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
'Nefes nefese bir yaz geçti'
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva