Engin ÖNEN
Tüzükle demokrasi gelir mi?
7 Eylül 2024 Cumartesi

Geçen gün de yazdık ama biraz daha vurgulamakta yarar var. Şu anda Türkiye’nin birinci partisi CHP, Tüzük Kurultayı gerçekleştiriyor. Seçmen bu konuyla hiç ilgili değil tabii ki. Tüzük Kurultayı, seçmenden ziyade parti içi işleyiş ile ilgili bir konu.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, vizyoner bir siyasetçi. “CHP değişirse, Türkiye değişir” şeklinde bir çıkış yaptığını biliyoruz. Ancak CHP’nin değişmesi kolay mı? Ya da CHP’nin değişmesinden kast edilen ya da beklenen nedir?

Kılıçdaroğlu gitti, Özel geldi, CHP birinci parti oldu gibi bir yaklaşım yüzeysel bir değerlendirmedir. Defalarca seçim kaybettiği ve özellikle son seçimde altılı masa projesi ile seçimi kaybeden Kılıçdaroğlu’na seçmenin tepkisi vardı şüphesiz. Bu tepki, kazanacak adaylar yerine kendi adaylığında ısrar etmesi ve neredeyse seçmeni olmayan partilere çok sayıda milletvekili kazandırmasında yoğunlaşıyordu.

Bu koşullarda genel başkan olan Özgür Özel ile CHP’ye kızgın seçmenin bir bölümü, tekrar motive oldu. Ama 31 Mart seçimlerinin kaderini Kılıçdaroğlu’na tepkili seçmen değil, Erdoğan ve AKP’ye tepkili seçmen belirledi.

Tüzük, bir partinin iç işleyiş kurallarını belirleyen bir metindir. Bu önemli tabii ama demokrasi sadece yazılı kurallarla sağlanabilecek bir şey değildir.

CHP neden tüzük değişikliği ihtiyacı duydu ki, bu sayede parti değişir mi? Kesinlikle hayır. Çünkü CHP veya diğer herhangi bir partide yaşanan sorunlar tüzüklerinden değil, pratik siyasetin dinamiklerinden ve zihniyetten kaynaklanmaktadır.

Mesela CHP Tüzüğü’nde, hangi madde demokrasiyi engelliyor ki? Çoğunluk tarafından parti içi demokrasi denince akla gelen önseçim sorununa bakalım. Tüzükte buna engel olan bir madde var mı? Yok. Zaman zaman bu tüzük ile CHP, önseçimle aday belirlemedi mi? Belirledi. Hatta 31 Mart seçimlerinde de bazı seçim bölgelerinde önseçim uygulamadı mı? Uyguladı.

İktidara aday bir partinin tüzük derdi olarak, önseçim ve merkezin kontenjan hakkı oranına indirgenmiş ise, bu parti karar vericileri, reel siyasetin dinamiklerini ya ihmal ettikleri ya da ciddiye almadıkları düşünülebilir.

Ağa yanaşma ilişkisinin pratik siyasetteki ağırlığı, katılımcılık yerine himayeciliğin yaygınlaşması gibi hayati sorunlar, tüzük değişikliği ile aşılabilir mi?

Yeni tüzükte merkez kontenjanı %15 ile sınırlanacakmış. Müthiş bir değişim değil mi? Yani genel seçimlerde seçilecek sıralarda 90 aday.

Bu mesele, kırk katır mı, kırk satır mı mantığı ile tartışılıyor ne yazık ki. Merkez yoklaması olursa, Genel Başkan ve genel merkez baronları adamlarına öncelik tanıyor. Önseçim uygulanırsa da, bölgecilik ve mezhepçilik listeleri belirliyor.

Deveye sormuşlar, inişi mi seversin yoksa yokuşu mu diye. O da, bunun düzü yok mu demiş.

Evet, düzü var ama bu, liderlik, irade ve zihniyet dönüşümü çabası gerekiyor.

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 2 yorum var, 2 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Az Bilmiş 8 Eylül 2024 Pazar 14:35

Sayın ÖNEN okudum. Ben de şunları yazarım. Bu sayfayı ziyaret edenler okusunlar diye. Orada sahnede bir görüntü verdiler. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı sitem etti. Başkanı sevmem ama. Adam haklı. Adamı vitrin olarak kullanıyorlar. CHP yi mekanik el kantarına benzetirsek kantarında topuzu İMAMOĞLU oluyor. El kantarını kullananlar bilir topuzu ile dengeye gelir. Yani davul genel başkanda, tokmak İstanbul''da. Sayın Yavaş taşı geldiğini koyunca hemen mikrafonu eline alıp açıklama yapmak zorunda kaldılar. Şimdiye kadar hep arabanın ön tekerleği İmamoğlu arka tekerleği Yavaş olarak görüntü verildiğinden handikapta işte tam burada. İmamoğlu değil mi KILIÇDAROĞLU nu hançerleyen. Sonrası sonrası mı evlere şenlik o genel başkanın hâl hareket ve davranışları aman Allah''ım. Bir genel başkana hiç mi hiç yakışmıyor. İzmir'' li küfürbazı protokole almaları bir yol kazasıydı. Hep böyle devam etsinler. Mevlâm neyler, neylerse güzel eyler.

Yorumu oyla      0      1  
Zor 8 Eylül 2024 Pazar 02:26

Zor dostum zor, sevilmeden sevmek.

Yorumu oyla      0      1  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Dinimiz Âmin
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Kim hazırsa penaltıyı o atar!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Yeni bir Susurluk mu?
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Germir bağları
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Müzik ve mandolin
Ayda ÖZEREN
Ayda ÖZEREN
 Narin (İnce) Habercilik ve Medya Etiği
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Gazzeli Çocuklara Mektuplar (5) Yönetmen değil, önce insanım!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Okullar açıldı
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Narin'in katliamı, feodalizm ve suskunluk yasası
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
'Nefes nefese bir yaz geçti'
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva