“2024’e ne damga vurdu?” denilince herkesin söylediği “hayat pahalılığı”..

Doğrusu 2025’in de gündemi belli; “geçim sıkıntısı”!
Bu kartopu büyüyecek!
Gerek var mı?
Gerçekçi olmak; bir ölçüde sorunun çözümü değil mi?
Üç maymunu oynamaktan vazgeçelim beyler!
Enflasyon belli oldu.
TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu), “yüzde 44,38” dedi.
Hep tartışmalı.
İstanbul Ticaret Odası(İTO), saygın bir yapı; yüzde 55,99.
Biliminsanlarının oluşturduğu ENAG’da (Enflasyon Açılım Grubu) ise rakam daha farklı: yüzde 88,76.
 

Buyrun burdan yakın!


Üç kurum, üç farklı rakam!


İTO, TÜİK’in dörtte biri fazla...
ENAG iki kat.


Bu kabul edilemez!
Yüzde 1, yüzde 5, hadi yüzde 10 fark... Eyvallah!
Ama.. Bu olmaz!
Sokağın sesini ve tansiyonunu düşürmek, “geçim sıkıntısı”nı gündemde  ilk madde olmaktan çıkarmak için yapılacak belli:

Doğru enflasyon belirlenmesi..

Ve ona göre artışlar yapılması..


Halka dürüst olunursa; inanın; millet de gereğini yapar..
Tasarrufsa tasarruf..
Kanaat etmekse o!
Yoksa 2025’te de aynı yakınmalar..
Aynı şikayetler..
Yazının sonu: Ferdi Baba’ya da bir selam çakmak gerekir: “Huzurum kalmadı / fani dünyada..”