Ömür Kabak’’la röportajın ardından hükümetin sağlık politikasına yönelik biraz daha düşünme fırsatım oldu açıkçası.’¶
Ve AKP’’nin gelecek vaat eden siyasetçisi Konak İlçe Başkan Yardımcısı Gökhan Düzovalılar’’ın iki ay önce aramızdan ayrılışını bu vesile ile bir kez daha hatırlama fırsatım oldu.
ANAP’’lı yıllarından tanıdığım Düzovalılar’’ın gece yarısı ani rahatsızlanışı, Karşıyaka Devlet Hastanesi’’ne kaldırılışı ve bir sürü teknik, idari zafiyetin ardından kaybedilen saatler’…
Yetersiz bir ambulans, acil müdahale ekibinin yokluğu, ilgili cihazın çalışmaması vs’…
Ege Üniversitesi’’ne götürüldüğünde çok geçti.
Şifa Hastanesi’’ne götürüldüğünde ise genç siyasetçinin yaşama ihtimali milyonda bire düşmüştü.
Tabi ki giden gitti. Olan hala yas tutan gözü yaşlı ailesine, çocuklarına oldu.
Gerçek olan bu olayın korkunç bir sağlık zafiyeti olmasıydı. Hem de İzmir’’in göbeğinde.
Karşıyaka Devlet Hastanesi demişken uzun süredir takibimde olan (Sekiz ay kadar önce Başhekim Semih Uşaklıoğlu’’nun İstanbul’’a tayin edilmesinden bu yana) bu hastaneye ilişkin ilginç ama bir o kadar da sağlıksız bir atama haberiyle çalkalanıyor kulisler.
Hem de tam iki aydır.
Kimler çaba göstermedi ki bu hastaneye başhekim olmak için’…
AKP’’den vekil adaylığı için başvuran bir doktor uzun çabaların ardından işlerin farklı yürüdüğünü görerek memuriyetten istifa edip özel sektöre geçti. Birçoğu da başhekim koltuğuna kimin oturacağını aylar öncesinden görüp erken pes etti.
Peki bu doktorları ’‘pes’’ ettiren neydi?Zaten sağlık politikasının göbeğindeki sağlıksızlık da tam olarak burada yatıyor.
İzmir’’in Sağlık İl Müdürü Dr. Mehmet Özkan.
AKP teşkilatlarının yoğun muhalefetine rağmen (bazıları hariç) Özkan, bu koltukta uzun süredir tutunuyor. Belki de İl Sağlık Müdürleri arasında rekor onda. Hesaplamadım.
Özkan hakkında teşkilatların doğrudan Başbakan Erdoğan’’a ’‘istemiyoruz raporu’’ verdiğini biliyorum. 3 ay kadar önce 28 ilçe başkanının birden ’‘istemiyoruz’’ dediği üç bürokrattan biri Özkan.
Özkan’’la ilgili teşkilat rahatsızlığına gelince’…
Belirli bir grubun işini yapıyor. Teşkilatları görmezden geliyor. Dinlemiyor. İddiası en başta.
Kim peki o belirli bir grup?
Benim koyduğum adıyla Gülgiller’…
Abdullah Gül’’ün dayısıyla yakın akraba olan Prof. Dr. Galip Akhan’’ın (İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi) desteğiyle aynı hastanede acil servis doktoru olarak çalışırken İl Sağlık Müdürü olmuştu Mehmet Özkan.
Ve Akhan’’ın önerisi, enişte vekilin desteğiyle’…
Ve arkası (siyaseten tabi ki) sağlam olduğundan mıdır bilinmez Özkan belirli bir grubun dışında siyaseten kimseyi tanımadığı söyleniyor.
Aslında bir bürokrat için bugünlerde aranılan özellik bu. Ama Özkan’’a ilişkin şikayetin temelinde ’‘sadece belirli bir grubun’’ işini yapması yatıyor.
Ve Başbakan Erdoğan, teşkilatlarınca şikayet edilen üç bürokrattan biri olan Özkan’’ı hala tutuyor. Sanıyorum tutmaya da devam edecek.
Neyse konumuz aslında Özkan da değil. En azından kendisi değil.
Dr. Rahim Özdemir.
Kendisi şu anda İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’’nde başhekim yardımcısı.
Birkaç ay öncesine kadar Karşıyaka Devlet Hastanesi’’nin karşısında ’‘bilimsel tanı merkezi’’ işletiyordu.
Aynı zamanda Karşıyaka Halk Sağlığı laboratuarının da müdürüydü.
Aslında hala yapıyor. Ailece sağlık sektörünün ticari bölümünde faaliyet gösteriyor Özdemirler. Çeşitli ticari sağlık işletmeleri var. Olabilir, normaldir.
Ama iddia bu ya’…
Uz. Dr. Rahim Özdemir, bir süre önce kadrosunun alındığı ve başhekim yardımcısı yapıldığı hastanenin başhekimi Galip Akhan’’ın da sınıf arkadaşı.
Dolayısıyla da aileden sayılır.
İzmir’’e daha önce sağlık müdürü kazandıran Galip Akhan’’ın hedefinde bu kez Karşıyaka var anlaşılan. Uygun gördüğü isim ise Karşıyaka Devlet Hastanesi’’nin karşısında yıllardır ticaret yapan Uz. Dr. Rahim Özdemir.
Önce hastaneye geri alınıyor, başhekim yardımcısı yapılıyor ve iddiaya göre de Karşıyaka Devlet Hastanesi’’ne başhekim olarak atanıyor. Ama hala Yeşilyurt’’taki koltuğunda oturuyor.
Ticarethane ne mi oluyor?
Birilerinden isyan çıkınca bugünlerde devrediliyor yüzde 30 hisse. Sağlık politikasındaki sağlıksızlık da tam olarak burada yatıyor. Hükümet hastaneleri birleştiriyor, ilaç kuyruklarını kaldırıyor, sağlık da devrim yapıyor ya Ömür Kabak’’a göre.
Birileri de kadrolaşmada devrim yapıyor. Tüm hastanelerin idari kadroları belirli bir grubun kontrolündeki isimlerce işgal ediliyor.
AKP yüzde 47 oy aldı son genel seçimde. Her kesimden’… Atamalara bakınca sen-ben-bizim oğlan mantığından öteye gitmediği görülüyor. Ne yazık ki sağlık gibi temel bir konuda da aynı yol izleniyor.
Bırakın hastane karşısında ticaret yapan bir doktoru başhekim yapmak için aylar süren planlamayı, Karşıyaka gibi bir devlet hastanesinin aylarca başhekimsiz bırakılması bile başlı başına zafiyetin daniskası’…
Bu memlekette adam mı yok, doktor mu?Yoksa sınıf arkadaşı kılıfı için mi koskoca devlet hastanesi başhekimsiz mi bırakılıyor?
Birileri bunun hesabını vermeli’…
Örneğin genç yaşta İzmir siyasetinin ve ailesinin kaybettiği Gökhan Düzovalılar’’ın hesabını’… Sekiz aydır başhekimsiz bırakılmasaydı hastane, belki 2 ay önce gece yarısı hastaneye kaldırılan Düzovalılar’’a daha iyi müdahale edilirdi. Çalışmadığı iddia edilen cihaz çalışır, bulunmadığı iddia edilen görevliler gecenin o saatlerinde görev başında olurdu.
Ömür Kabak ne yapsın?Daha üç aylık il başkanı’… Ama en azından sağlıksız atamalara takoz koyabilir. İzmir’’in il başkanı olarak bunu ondan istemek bir İzmirli olarak hakkımız.