Yalan

Mahmut YILMAZ

01.06.2018 - 00:00 Yayınlanma

Yapılacak seçim nedeniyle liderler, adaylar görüşlerini programlarını açıkladılar.

Başta iktidar olmak üzere her parti her aday aşağı yukarı aynı şeyleri vaat ediyorlar. Çünkü hepsi bu toplumun içerisinde yaşıyor ve hepsi aynı sorunların çözüm vaadinin oy getireceğini biliyor ve ona göre vaatlerini sıralıyorlar.

Evet ekonomi, evet işsizlik, evet terör, evet özgürlük, evet adalet hepsi tamam.

Ama bu memleketin asıl sorunu bunlar değil.

Bunlar şöyle ya da böyle çözülür sorunlardır. Bu gün olmaz yarın çözülür. Bu gün yönetenler çözemez daha sonra gelen çözer.

Asıl sorun yalandır.

Hiçbir partinin programında olmayan, meydanları inletmeyen slogan yalandır.

Yalanı ortadan kaldırın sorunların yüzde doksanı çözülür.

Yalanı ortadan kaldırın adalet kendiliğinden düzelir.

Yalanı ortadan kaldırın ekonomi düzelir, işsizlik azalır.

Yalanı ortadan kaldırın dünyanın en özgürlükçü ülkesi olursunuz.

Bu ülkenin sorunu yalandır.

Siyasetçi halktan yalanlarla oy topluyor.

Davacı davasını yalanlarla süslüyor ve davalı benzer yalanlarla kendini savunuyor. Hakim yalanlar buketinden en yalanına göre karar veriyor. Çünkü gerçek değil yalanların inandırıcılığı kararın yerini alıyor.

Ticaret yalanlar üstüne kurulu. Üretici toptancıya, toptancı perakendeciye, perakendeci tüketiciye yalan söyleyerek karına kar katıyor.

Gazeteci yalan yazıyor, sanatçı rollerini yalan üzerine kuruyor böylece doğal muhalif sınıfında olması gerekenler yalan kervanına katılıyorlar.

Dolayısı ile yalanların habis gibi sardığı bu toplumdan yalancı yöneticiler çıkıyor.

Eğri ağaçtan düz baston çıkmaz derler.

Olan da gerçekten gariban gerçekten mağdur sessiz çoğunluğa oluyor.

Tek yaptıkları yalanlar arasından en yalanı seçmek.

En yalanın inandırıcılığı doğruya yakındır çünkü.

Ceza Kanununa ağır cezalık bir yalan maddesi konulsun ve uygulansın gerçekten, bu ülkenin sorunları çözülür.

Mutlulukta gelir demokraside.

Ama nerede…….

ALIŞTIK BİZ

'Alışırlar alışırlar'