Her yılbaşı yaklaştığında bizde “Noel kutlanır mı, kutlanmaz mı” tartışması başlar.Bir hafta sonra da unutulur. Türkiye’de büyük AVM’ler dışında “Ho-ho-ho” diye gezen kırmızı kıyafetli pamuk sakallı çakma Noel babalara pek rastlanmıyor ama dünyada çılgınlık giderek artıyor.

Elbette bugün kendilerine karlar içinde geyiklerin çektiği kızağına binen Noel Baba’nın ya da Aziz Nikola’nın ya da Santa Klaus’un hayatında hiç kar görmediğini söylesek kimse inanmaz. Fethiye Gemile Adasında doğan, Patara-Demre- Kaş arasında din adamı olarak görev yapan hemşehrimiz Noel Baba’nın aziz oluşu ise bizim memlekette hiç bilinmez. Coca Cola’nın icadı olduğu söylenip defteri dürülür.

Aslında bu figürü bilenler Coca Cola’ya haksızlık yapıldığını da anlarlar. Çünkü Thomas Nast’ın bu gravürünün tarihi 1863.

Gelelim gerçeklere… Noel Baba, “kimliği” adaletsizliklere karşı savaşan Bizans piskoposu Aziz Nikola'nın gerçek tarihi figüründen esinlenmiştir. Kendisine atfedilen olağanüstü efsaneler ve mucizeler nedeniyle Avrupa'nın en popüler azizlerinden biri haline gelmiştir. Ölümünden kısa süre sonra Aziz ilan edilmiş, içinde yattığı mermer lahit Barili tüccarlar tarafından soyulmuş, kemikleri İtalya’nın bu kentine taşınmıştır.

Muhtemelen Hollandalı göçmenler ününü ABD'ye yaymışlardır ve orada çocukların koruyucu azizi kitaplar, dergiler ve filmler aracılığıyla bugün bildiğimiz tanıdık Noel Baba veya Noel Baba figürüne dönüşmüştür.

Herkesin bildiği Aziz Nikola hakkında gece yarısı fakirlere ve çocuklara hediye vermesiyle ilgili Noel Baba köken hikayesi bugünkü işlerin temelini oluşturur.

Ancak çoğumuza muhtemelen daha az tanıdık gelen başka bir hikâye daha var. Bu yazıda onu anlatayım. Bu öykü Aziz Nikola'nın adaletsizliklere karşı nasıl savaştığıyla ilgili bir efsanedir.Hikâye, yerel bir iş adamının eyalet valisini görmeye gitmesiyle başlar. Bu herif validen şimdi nedenini bilemediğimiz nedenlerden dolayı, Nepotian, Ursyna ve Apollyn adlı üç masum adamın öldürülmesini ister.

İş insanı bu masumları neden öldürmek istiyordu? Fikir yürütmek serbest!

Yerel Vali, Eustathios adında kötü şöhretli bir sahtekâr adam, rüşveti alır ve zenginin istediğini emir kabul eder.

Aziz Nikola’nın hayatıyla ilgili en eski yazı, Bibliotheca Hagiographica Graeca'da bulunur ve 9. yüzyılın ilk yarısında Başrahip Mihail tarafından yazıldığına inanılır.Bibliotheca Hagiographica Graeca, azizlere göre alfabetik olarak düzenlenmiş, azizlerin hayatları, kutsal emanetlerinin tercümeleri ve mucizeleri hakkında eski edebi eserler de dahil olmak üzere Yunan materyallerin bir kataloğudur. Bilimsel literatürde genellikle BHG olarak kısaltılır. Ben en eski BHG’yi Brüksel’deki Ulusal Kütüphane’de gördüm.

Hikayeye dönersek BHG’de yazdığına göre rüşveti alan Vali üç masumu ölüme mahkûm eder. .

Nikola büyük olasılıkla eski Likya’da meydana gelen olayı duyunca hemen infaz alanına koştu. Cellat ilk mahkûmu öldürmek için kılıcını kaldırdığı anda Nikola cellat ile mahkûm adamın arasına atıldı. Celladın kolunu yakalayarak kılıcı çekip aldı, masum adamları çözdü ve serbest bıraktı.

Aziz Nikola’nın celladın kılıcını alırken üç adamı ölümden bu kurtardığı görüntü Rus asıllı ressam Ilya Repin’in. Londra Ulusal Galeri’de sergileniyor.Bu, 21. yüzyılda çoğu insanın alışkın olduğu Aziz Nikola imajından çok farklı bir görüntü. Bu, nazik ve mütevazı 4. yüzyıl piskoposu, Noel Baba değil. Bunun yerine, bir celladın kılıcıyla yüzleşmekten korkmayan aksiyon kahramanı, Aziz Nikola.

Aziz Nikola daha sonra valiyi de uyardı. BHG, Vali Eustathios'un Nikola’nın haklı öfkesiyle karşılaştığında dizlerinin üzerine çöküp tövbe ettiğini ve bir daha da rüşvet almayacağına dair söz verdiğini öne sürüyor.

Bugün Antalya’nın bir ilçesi olan Demre- Myra'nın piskoposu olan Aziz Nikola, Hristiyanlığın artan gücünden giderek daha fazla endişe duyan bir imparatorlukta önde gelen bir Hristiyan figürüydü.Hıristiyanlık Anadolu’da yaygınlaşırken Roma imparatoru Diocletian bir mesaj gönderdi askerlerine... Roma tanrılarına tapınmayı reddeden tüm Hristiyanların işkence görmesini emretti. Bu, bir terör saltanatını başlattı. Nikola, hapse atılan ve işkence görenlerden biriydi. Diocletian'ın zulmü sekiz ila on yıl sürdü.

Piskopos Nikola sonunda serbest bırakıldığında, değişmiş bir adamdı. Hiç tanışmadığı insanlar için hayatını tehlikeye atmak, masum olmanın ve özgürlüğünün elinden alınmasının nasıl bir şey olduğunu bildiği için olabilirdi.Ve bu yüzden, Aziz Nikola'nın fakir bir aileye gizlice altın torbaları dağıtması hikayesi hatırlanmalı ve sonunda neşeli, pembe yanaklı Noel Baba figürüne ilham kaynağı olmalı, ancak bu karakterin başka yönleri de var.

Aziz Nikola’nın yaşadığı antik Mrya kenti…

Nikola aslında zengin bir adamdı ve bu yüzden altınlarını dağıttığında bu bir nezaket eylemiydi ama karşılayamayacağı bir şey değildi. Bunu anonim olarak yapmayı seçmesi alçakgönüllülüğünü gösteriyordu. Bunlar şefkatli bir piskoposun sonunda bir aziz olacak bir adamın eylemleriydi.Ve yüzyıllar geçtikçe, Aziz Nikola efsanesi büyüdü ve büyüdü - ona atfedilen güçler de büyüdü. Havayı kontrol etmekten Roma imparatorlarına rüyalarda görünmeye kadar, Aziz Nikola’nın yapamayacağı çok az şey varmış gibi görünüyor.

Çocukların, tefecilerin, evlenmemiş kadınların, denizcilerin, tövbe eden suçluların, öğrencilerin, iş adamlarının ve sayısız Avrupa şehrinin koruyucu azizi oldu. Ve elbette sonunda Noel Baba olarak yeniden canlandırılacaktı.

Ancak kurtarma hikayesinde bir şey var üç masum adamın ve Nikola’nın adalet için verdiği mücadelenin tüm süslemelere, Noel filmlerine ve mitlere rağmen öne çıktığı bir hikâye.

Noel Baba, Santa Klaus veya Aziz Nikola… Hepsi aynı insan ve ne güzel ki bizim hemşehrimiz!