'Zengini hayırsız evlat…

Memuru süslü avrat…

Siyasetçiyi kuru inat batırır…'

***

Bu söz…

Türk Siyaset Tarihi'ne damga vurmuş…

En renkli politikacı Osman Bölükbaşı'na ait…

O'ndan kopyalayıp, bugünlere taşıyan ise…

CHP Milletvekili İlhan Kesici…

Eski Devlet Planlama Müsteşarı…

Merhum Demirel'in kardeşi Şevket Demirel Ailesi'nin damadı…

Peki…

Neden siyasetçiyi kuru inat batırır?

Şundan:

Burada vurgu 'kuru inat' vurgusudur…

İlhan Kesici gibi bir politikacıya göre…

Şimdi kuru inattan vazgeçmek…

Türkiye'yi normalleşmeye, uzlaşmaya davet edici…

Bir çağrıda bulunmak vaktidir…

***

İlhan Kesici…

Türkiye Büyük Millet Meclisi bütçe görüşmelerini…

Yaptığı konuşma ile noktalayan politikacıydı…

Alkış yağmuruna tutuldu…

Ekonomiyi çok iyi biliyordu…

Akıllı, gerçekçi ve doğru sözlüydü…

'Kötü günler geride kaldı…' filan, diyenleri bile kızarttı…

İktidara şöyle seslendi:

'Kötü günlerin geride kalması bir yana, bugünleri bile arayacağımız günler geliyor, ekonomide kara kış başlıyor!'

Neden?

***

Şunlardan…

İşsizlik, hem gençleri kavuruyor hem ailelerini…

Herkes bilir…

İşsiz kalınca insanlar çok daralır…

Şöyle bir dolaşayım diye…

Çarşıya / pazara giden işsiz…

Kös kös eve dönüyor…

Üstelik bi'de eşinden…

'Neden eve geldin?' diye azar işitiyor…

Evlerin tadı-tuzu kaçtı…

Toplumun huzuru, saadeti bozuldu…

Bana sorarsanız…

Türkiye…

Hiç bu kadar işsiz bedduası almamıştır…

***

Peki, istikbalimiz ne olacak?

Saydı bir bir İlhan Kesici…

Bi'cümlesi var ki…

Vallahi, insanın tüyleri diken diken oluyor:

Bu kış'tan sonra…

Bahar değil…

Türkiye'yi çok daha sert bir karakış bekliyor…

Basit bi'hesapla…

2020 bütçesinde faiz kalemi 139 milyar lira…

Yani devlet sadece faize 139 milyar lira ödeyecek…

Toplanan bütün vergiler yetmiyor…

Doğal olarak yeni vergiler gelecek…

Adlarını yeni yeni duymaya başladığımız…

Kıymetli konutlar gibi…

Değerli konutlar gibi mesela…

***

Devlet Planlama'nın eski Müsteşarı Kesici'ye göre…

Devlet Hazinesi'nin dibinde…

Kocaman bir kara delik var…

O kara delik, çevresinde ne görürse…

Anında yutuyor…

Sağından, solundan, yanından, yöresinden geçen gezegenleri…

'Hüüp…' diye vantuzluyor, dibinin dibine yolluyor…

***

Bi'de basit bir hesap yapıyor İlhan Kesici…

Demiştik ya…

2020'de…

Sadece 139 milyar lira…

(Eski parayla katrilyon…)

Faiz ödeyeceğiz…

(Bu parayı yıla ve saate bölüp sonra dolara çevirirsek, bulacağımız rakam 2 milyon 600 bin dolardır…)

Yani…

Devlet Baba…

Gelecek yıl…

Her gün, her saat…

'2.6 milyon dolar / yaklaşık 15 milyon TL.'

Faiz ödeyecek…

Bağıra, bağıra…

İnleye, inleye…

***

İlhan Kesici, halen CHP Milletvekili'dir…

Cumhur İttifakı…

O'nun bu tespitlerine katılmaz, katılmayabilir…

Bu mümkündür…

Ama şu tespiti dünya tarafından kabul görmüştür:

'Ekonomide sihir yoktur, sihirbaz da yoktur… Bu işte bilgi lazım, beceri lazım… Meselenin ciddi şekilde ele alınması gerekiyor!'

***

Yazdıkça ben daralıyorum…

Yine de Türk Siyaseti'nden güldüren bi'örnekle…

Bugüne nokta koyalım…

Açılışı, 'Zengini hayırsız evlat…

Memuru süslü avrat…

Siyasetçiyi kuru inat batırır…' diyen Osman Bölükbaşı ile yapmıştık…

Bölükbaşı'nı…

Saygıyla anarken…

Yaşanmış bir hikaye ile bugünü noktalayalım:

Yıllar yıllar önce…

Osman Bölükbaşı ile merhum İsmet İnönü…

Aynı uçakta karşılaşırlar…

Yan yana otururlar, mecburen…

İsmet Paşa'nın yanında küçük torunu vardır…

Ansızın…

O torun, İsmet paşa'ya dönüp…

'Dedeciğim, aşağıya ekmek atsam insanlar mutlu olur mu?' diye sorar…

Daha İnönü cevap vermeden…

Osman Bölükbaşı'nın cevabı hazırdır:

'Dedeni atsan çok daha mutlu olurlar!'

Nokta…

Sonsöz: 'Yapraksız kaldın diye gövdeni kestirme… Zira bu işin baharı var… / Hz. Mevlana…'