Mini miniciklerle göz göze geldiğinizde neler hissedersiniz?

Derin sevgi?

Çocukluğunuzdan anılar?

Koca bir maşallah ve…

Belki de en önemlisi:

“O yaşta acaba ben neler yapmışımdır?” sorusu…

Ama hepsinden önemlisi…

Sahiplenmenin…

Anne ve baba olmanın dayanılmaz hazzı…

***

Okumaya başladığınız satırlar…

Son zamanların…

Gelecek kuşaklara “evlat sahibi” olmanın hazzını yaşatacak…

Harika bir “insanlık” görevidir…

Başlıyoruz…

***

Adana’dayız…

Orta yaşı yakalamış üç kız kardeş…

Eşi, benzeri olmayan bir öykünün…

Kahramanları olarak alkışlanıyorlar…

Çünkü…

Üçü de…

“Koruyucu Aile” oldu…

Şimdi…

Onların yuvalarını dünya sevimlisi “dört çocuk” şenlendiriyor…

***

Sımsıcak hikaye…

Evlat hasretini…

Koruyucu aile olduğu “iki kızı” ile dindiren…

46 yaşındaki Cemile Sezgin’in…

Özendirdiği kız kardeşi ve ablası da…

Şimdi iki çocuğun “anneciği” oldular…

***

Cemile ve Salim Sezgin çifti…

Altı yıldan beri “koruyucu aile” unvanını taşıyorlar…

Yuvalarını bir kız çocuğuna açtılar…

Üç yıl sonra da…

İkinci kızlarının “anne ve babası” oldular…

***

Bu güzellikler yaşanırken…

N’oldu dersiniz?

Şimdi okuyacaklarınıza ancak filmlerde rastlarsınız!

***

Cemile Sezgin’in tek çocuk sahibi kız kardeşi Pınar Gündoğdu

Altı yıl önce kız çocuğuna…

İki evladı olan ablası Füsun Doğan da…

Geçen yıl (*) serebral palsili bir erkek çocuğuna…

Koruyucu aile olmaya karar verdi…

Çok tatlı, şirin bir ayrıntı daha…

Baba Salim Sezgin de önceki evliliğinden…

Beş çocuğu olmasına rağmen…

Eşiyle koruyucu aile olmak gibi bir heyecanı da birlikte yaşıyor…

***

Adana’daki üç kız kardeşin…

Türkiye’de örneği yok…

Olsaydı; duyardık, bilirdik…

***

Pınar Gündoğdu, 44 yaşında…

Ablası sayesinde “koruyucu aile” olmuş…

“Keşke…” diyor ve ekliyor:

“Keşke yıllar önce başvursaydık…

Sekiz yaşındaki kızımın diğer çocuğumdan hiç farkı yok…

İkisi de kalbimde…”

***

Ve sırada büyük abla Füsun Doğan var…

48 yaşında bir çocuğa yuva açtığı için çok mutlu…

Kalbinden geçenleri şöyle ifade ediyor:

“Koruyucu aile olan kız kardeşlerimi görünce bir çocuğa daha bakabileceğime karar verdim… Evimde ses olması öyle güzel ki…”

Kalbi güzel milletiz, vesselam…

***

Bitiriyoruz…

Türk Milleti’nin kalbi gerçekten güzeldir…

Baktığı her şeyi güzel görmeye çabalar…

Çirkinliğin içinde bile güzelliği keşfedebilir…

Ha’ni…

Nasıl desem…

Görüntünün derli / toplu olmadığını görse de…

O’nun bir yerinde güzellik olduğunu görebilecek kadar…

Naif bir ruh yapısına sahiptir…

Biliyorum…

Bu satırlara itiraz edenler olacaktır; Allah’ın emri!

Ne var ki…

Hepiniz bilirsiniz:

(*) “İstisnalar kaideyi bozmaz…”

Nokta…

(*) Serebral Palsi: “İnsan vücudundaki kas hareketlerini, kas gerginliğini ve duruşunu etkileyen nörolojik bir bozukluktur... Bu durum, genellikle beyindeki hasar nedeniyle oluşur ve bu hasar çoğunlukla doğum öncesi dönemde, bazen ise doğum sırasında veya sonrasındaki ilk birkaç yıl içinde meydana gelir…”

(*) İstisnalar kaideyi bozmaz: “Kural dışı olan, az rastlanan genel kuralı yıkamaz…”

Hamiş: Anadolu Ajansı muhabiri Sude Şahingöklü’nün haberinden esinlenerek…

Sonsöz: "İyilik yapanlara zamanı geldiğinde başkaları da iyilik yapar… / Türk Atasözü…"