VAN - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ''Sözüm var, Doğu ve Güneydoğu'da bir fabrika özelleştirilmeyecek, tamamı devletin olacak'' dedi.
Özel uçakla Van'a gelen Kılıçdaroğlu, parti otobüsüyle miting alanına geldi. Kılıçdaroğlu Beşyol Meydanı'nda düzenlenen miting öncesi, CHP'ye katılan DSP İl Başkanı Cahit Akbaş ile ilçe yönetimine parti rozetini taktı.
"O BAKANINIZA NE OLDU?"
Aile sigortası hakkında bilgi veren Kılıçdaroğlu, AK Parti Van Milletvekili, Bakan Hüseyin Çelik'e gönderme yaparak ''Allah aşkına 100 liradan 2 lirayı yoksula ayırdığınız zaman bunun kaynağı sorulur mu? Bunun kaynağı sorulduğu zaman, ben de söz veriyorum, bizi iktidar yapın AKP Genel Merkezine bağlanalım. Hortumları keseceğiz, siz hortumun ne olduğunu benden daha iyi biliyorsunuz. Burada bir bakanınız vardı değil mi, ne oldu? Yakınları ne oldu, köşeyi döndü değil mi? Ben merak ediyorum, bu bakan madem Vanlı, madem Vanlılar çok seviyor. Neden başka yerden adayı oluyor? Neden Van'dan milletvekili adayı değil? Niye kaçıyor, niye korkuyor?'' diye konuştu.
''BİR FABRİKA ÖZELLEŞTİRİLMEYECEK''
Van'ın Erciş ilçesindeki şeker fabrikasına da değinen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Erciş'te şeker fabrikası var, seçimden sonra satılacak. Eğer diyorsanız ki 'bu fabrika burada fazladır, gerek yoktur, ihtiyaç yoktur, o da satılsın', diyorsanız, eyvallah. Oyunuzu gidin AKP'ye verin, hiç itirazım yok ama 'şeker fabrikası lazım, çiftçi pancar üretsin, insanlar çalışsın, emek versin' diyorsanız, sırtınızı AKP'ye dönün karşınızda CHP'yi göreceksiniz. Yeni CHP, hepinizi oraya bekliyoruz. Sözüm var: Doğu ve Güneydoğu'da bir fabrika özelleştirilmeyecek, tamamı devletin olacak, tamamın da insanlar çalışacak. İşsizliği bitireceğiz. Benim sözüm var: Doğu ve Güneydoğu'ya teşvik vereceğiz, sıfır faizli kredi vereceğiz. Gelmezse, devlet gelecek doğrudan burada yatırım yapacak, istihdam yaratacak. Eğer bu ülkenin insanı bizim insanımızsa, birin gelip yatırım yapması lazım. Ya özel sektör ya da devlet yapacak.''
"BEDELİ NE OLURSA OLSUN BU ÜLKEYE BARIŞI GETİRECEĞİM"
Başbakanın Hakkari mitingine de değinen Kılıçdaroğlu, ''Hakkari'ye gitti dedi ki 'Kürt sorunu yoktur'. Daha önce sorun var dı ne oldu?" diye sordu. 30 yıldır devam eden olayın çözümsüzlüğünün, siyaset kurumunun görevini yapmamasından kaynaklandığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Siyaset kurumu görevini yapmıyor, çözüm üretmiyor, elini taşın altına koymuyor. Çözüm üretilmediği için çatışma bitmiyor ve huzur bu memlekete gelmiyor. Benim sözüm var: Bedeli ne olursa olsun bu ülkeye barışı getireceğim. Bu ülkede kerdeşliği egemen kılacağım ve çatışmayı da bitireceğim. Ben sizin çocuğunuzum ve toprakların çocuğuyum. Hiçbir zaman insanları inancı ve kimliği dolayısıyla ayırmadım. İnsan inancı, dünya görüşü ve kimliği, Allah'ın yarattığı en değerli varlıktır ve benim başımın üstünde yeri vardır.''
''AKP FAİLİ MEÇHUL ÖNERGELERİMİZİ REDDETTİ"
Başbakan Erdoğan'ın 2002 seçimlerinde milletvekili olamadığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:
''Anayasa ve seçim yasasının değişmesi gerekiyordu. Seçimlerde yüzde 34 oy almıştı. Halkın verdiği oylarının yüzde 34 oyunu alan bir siyasi parti liderinin parlamentoya gelmesi lazım. Hem Anayasa değişikliği, hem de siyasi partiler kanunu değiştirdik. Recep Tayyip Erdoğan gelip milletvekili oldu. Şunun için söylüyorum: Bizim gibi düşünmeyenlere de saygı göstermek, insanlık görevdir ama baskı ve şiddetle değil. Hukuk içinde ve hukukun üstünlüğüne inanarak. Bir demokrasi de faili meçhuller, ayıp ve günah değil mi? Bir anne ve baba, çocuğunun nerede olduğunu veya bir çocuk, babasının nasıl bir faili meçhule kurban gittiğini öğrenmek istemez mi, suçlarını öğrenmek istemez mi?
Faili meçhullerin araştırılması için 6 kez araştırma önergesi verdik, yeni CHP verdi. 6 kez AKP oylarıyla reddedildi. Biz demokratız demesinler, demokrat olan insan, insan haklarına saygı gösterir. Bir kişinin faili meçhullere kurban gitmesi insanlık ayıbı değil midir, o insan değil midir? O insana saygı gösterilmesi gerekmiyor mu? Benim gibi ve sizin gibi düşünmeyebilir ama o da bir insan, onun da düşüncesi ve mantığı var. Onun da hakkı var.''
''FABRİKA YAPILMADI, 49 HAPİSHANE YAPILDI''
Bu ülkede insanların birbirlerine selam vermesi, tokalaşması için her şeyi yapacaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, ''AKP döneminde fabrika yapılmadı ama 49 tane hapishane yapıldı, yeni hapishane. Bu rakamlar, devletin rakamları. Diyarbakır'a gitti, 'ben eski hapishaneyi yıkacağım size yeni modern bir hapishane yapacağım' dedi. Dünya siyaset tarihinde, ilk kez bir Başbakan hapishane yapmak için millete söz veriyor. Hapishane sözü olur mu, fabrika sözü ver, iş sözü ver. 49 hapishane değil, 49 fabrika kuracağız. 49 hapishane değil, 490 fabrika kuracağız'' şeklinde konuştu.
BAŞBAKAN BURADA 365 TESİS AÇMIŞ!
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Van mitingine de değinen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''Geçen gün Sayın Erdoğan buraya gelmiş. 365 tesisi hizmete açmış. 365 tesiste bir bekçi, bir de çalışan olsa 700 kişi iş bulacak. 700 kişi iş buldu mu, var mı böyle bir şey? Bundan 3-4 ay önce Mardin'e gidip 78 tesisi hizmete açmıştı. İl başkanından, bu tesislerin isim listesini istedim; hangi fabrikalar bunlar. Bir park açmış, park eskiden köy hizmetlerine aitmiş. Belediyeye vermiş, o açılmış. Bir duvar yapmışlar ve okulun badanası yapılmış, burada da aynısını yapmışlar. 365 tesis hizmete açılmış ve kitap yapmışlar. Tesislerden biri, okulun badanası yapılmış. Hani yollarda giderken tabelalar var ya, onlar da birer tesis, haberiniz yok sizin. Efendim daha önemli bir şey. Klor azalsın diye su musluklarına, birer civata takmışlar o da bir tesis. Bana inanmıyorsanız bu kitaba bakın. Milleti kandırmayın, tesis dediğiniz de açarsınız fabrikayı görürsün arkadaş. Şu fabrikayı açtım 15 kişi çalışıyor, tesis budur. Asfalt kaplama yapmış bu tesis olmuş, haberiniz olsun.''