Ligde zirve mücadelesi veren Göztepe, yeşil sahada Galatasaray’ı ezmesine rağmen kokmuş düzenin baş aktörlerine boyun eğerek karşılaşmadan 2-1 mağlup ayrıldı.
Her hafta benzer hakem reaksiyonlarını izlemekten, klasik eyyam kararlardan ve mide bulandırıcı hatalardan tabiri caizse bıkmış bir ruh haline büründük. İlk düdükle birlikte tüm faulleri ev sahibi lehine çalan, utanmazca penaltı uyduran, kendini sürekli yere atan Galatasaraylı futbolculara olağanüstü prim tanıyan, kimden taça çıktığını görmediği top için ezbere karar veren ve rezil bir yönetim sergileyen "emek hırsızları" amaçlarına ulaşmayı başardılar.
Fenerbahçe ve Galatasaray odaklı bir Süper Lig yaratma çabaları Türk futbolunu her geçen gün daha şaibeli, daha kirli ve daha izlenmez bir zemine taşıyor.
Galatasaray-Göztepe maçında temiz, rekabetçi ve hak edenin alkışlanacağı bir 90 dakikaya şahit olamadık. Özellikle son 20 dakika tamamen yatan, zaman geçiren ve Göztepe baskısı sonrasında etkisiz kalan Galatasaray "bitse de kurtulsak" halleriyle çaresizliğini ortaya koydu.
Muhteşem direnen, iyi performansıyla göz dolduran ve fiziksel açıdan rakibinden üç gömlek üstün olan Göztepemizi ayakta alkışlıyoruz. Kesinlikle kaybetmeyi hak etmeyen Göz-Göz, bu oyunla Avrupa Kupası hedefine ne kadar yakın olduğunu tüm Türkiye’ye ispatlamıştır.
Romulo’nun gayreti, kalitesi ve attığı enfes gol, Heliton’un Osimhen’e adım attırmaması ile Dennis’in cesur futbolu seviye olarak üst düzeydi.
Maçın en net, en unutulmaz ve en can alıcı 2 pozisyonda Barış Alper’in tepkisini göstermek adına Hakemi alkışlamasına rağmen sarı kart dahi görmemesiyle Victor Hugo’nun ceza sahası içerisinde yaka paça yere indirilmesine sessiz kalan zihniyete karşı susmak ŞANLI ARMAMIZA ihanet olacaktır!
Herkes gördü.
Herkes izledi.
ALAYINIZ KORKAKSINIZ!
ALAYINIZ HARAMZADESİNİZ!
Göztepe ve Taraftarı bunu asla unutmaz, unutmayacaktır, YAZIKLAR OLSUN!
