Dile kolay dolu dolu tam 9 yıl.

Hiç kimsenin cesaret edemediği, insanların 'internetten gazete mi okunur? ' dediği bir dönemde girdi bu alana Ege'de Son Söz…

Bırakın okumayı, görmeyi ya da yazmayı bu alanda bir ışık oldu, yol gösterici misyonu üstlendi. Hem de teknolojinin de getirdiği imkanları kullanarak internet gazeteciğinin startını verdi. Bornova'da 40 metrekarelik bir alanda Ümit Yaldız ve Fahrettin Dokak'ın öncülüğünde 'Hür Ege' gazetesiyle temelleri atılan yeni gazetecilik anlayışı, 'Ege'de Son Söz' markası adı altında gerek yazar gerekse çalışan personel kadrosuyla fark yarattı, adından söz ettirdi. Bir aile sıcaklığı içinde çok insan yetişti, çok kişi ekmek yedi. Bugün isimlerini belki yazmaya kalksak satırlar yetmez bu kurumdan yolu geçenlerin… Her kurumdan hele ki basın sektöründen ayrılışlar, kopuşlar sancılı olur. Bazen ailenizden çok vakit geçirdiğiniz bu yerler şartlar gereği 'kapısı bile çalınmayacak' bir hale gelebilir. Ama bu Ege'de Son Söz için geçerli değildir mesela. Yolu bu kurumdan geçenler 'kendi evlerine geliyormuş gibi' yine uğrarlar, dertleşirler, hayatta açtıkları yeni pencerenin getirdiklerini paylaşırlar. Dedim ya burası bir gazeteden öte aynı zamanda ailedir, yaşananlar aile içinde halledilir.

Ege'de Son Söz bugün günlük 40-50 bin tekil kişinin ziyaret ettiği, yüzbinlerce kişi tarafından takip edilen, 'yazmadıysa yoktur hiç bir şey', 'yazdıysa vardır her şey' anlayışını önce bu kente sonra da ait olduğu bölgeye, Türkiye'ye duyurmuş bir internet haber portalının ta kendisidir. Ne mutlu ona ki referans alınır, izlenir, takip edilir hale gelmiştir. Attığı her adım, duruşu, tavrı geniş kitleler tarafından da iyi bilinir. Ne anlama geldiğini de çok kez kanıtlamışlığı vardır. Bu yüzden, Ege'de Son Söz'ün seveninin çok olduğu kadar sevmeyeni de elbette vardır. Bunlar da aslında ciddiye alınacak sayıda değildir. Zaten Ege'de Son Söz de hep önüne bakmış, daha ilerileri kendisine hedef koymuştur. Zorlu süreçlerden okurlarından aldığı manevi destekle başarıyla çıkmıştır. Burası artık şahıslardan bağımsız, kişilerden ayrı bir kurumsal yapıdır. Ege'de Son Söz doğduğu, büyüdüğü ve ait olduğu toprakların özelliklerini taşır. Her zaman başı dik, alnı açıktır. Ve öyle kalmaya devam edecektir.

Bugünden itibaren internet gazeteciliğinin markası olan Ege'de Son Söz'de yeni bir dönem, yeni bir yapılanma başlıyor. Aile olmanın getirdiği sorumluluk daha da büyüyor, gelişiyor. Bu kuruma markalaşma süreci devam ederken sonradan gelmiş birisi olarak altı yılımı verdim. Ve bu kadar zamandır da aralıksız çalışıyorum. Muhabir olarak başladığım, ailemden bir parçam olarak gördüğüm bu çatı altında genel yayın koordinatörlüğü ve yayın yönetmenliğinden sonra artık 'kaptan' köşkündeyim. Yazının başında da bahsettiğim kurumsal oluşuma ilk tuğlayı koyanların devir, satış kararı ya da bir yeni yol haritası çizmek istediklerinde hiç tereddüt etmeden talip oldum. Çünkü bu ailenin bir ferdi, neferiydim. Onların da gözü gibi baktıkları, kendi çocuklarından daha çok zaman ayırdıkları bu kurumu 'güvenli ellere' bırakmanın huzurunu yaşadıklarını da biliyorum.

Ege'de Son Söz bundan önce olduğu gibi bundan sonra da fark yaratan işlere imza atmayı sürdürecek. Kendisine destek veren başta okuyucuları olmak üzere hiç kimse ama hiç kimseyi üzmeden yoluna devam edecek. Doğru, tarafsız, ilkeli habercilik anlayışının merkezindeki yerini hep koruyacak. Bünyesindeki 'gerçek gazetecilerle, basın emekçileriyle' birlikte çıtayı daha üst seviyelere çıkartacak. Basın ve medya sektörünün içinde bulunduğu durumu çok iyi analiz ederek gerekeni her koşulda yapacak. Ta ki Son Söz'ü yine kendisi söyleyene kadar…