Okumaya başladığınız bu yazının başlığı...

CHP Lideri Özgür Özel’in..

Politika dünyasına hediye ettiği tatlı bir siyasi latife...

Ama...

Aynı zamanda hayatın içinden...

Noktasına kadar gerçekçi...

Neden?

Geliyoruz oraya...

Geride kalan Nisan’ın ilk haftasıydı...

CHP heyecanlıydı...

Nasıl olduysa?

“Cumhurbaşkanı adayı kim olur ya da kim işaret edilecek?”

Muhabbeti başladı...

CHP’nin tarihindeki en genç Başkanı Özgür Özel...

Hatırlayacaksınız...

Aylar önce...

Sevimli ve bi’o kadar da “sportif” bir örnek verdi:

“Şu anda takımda iki forvet var... Biri Mansur Yavaş, diğeri Ekrem İmamoğlu... Teknik direktör, (Penaltıyı ben atacağım) demez... En formda oyuncusuna attırır... Günü geldiğinde arkadaşlarımızdan biri cumhurbaşkanı adayı olacak...”

Peki, neden kendisini taca attı?

O sorunun cevabını “YetkinReport”ta şöyle seslendiriyor:

“Son anda (Penaltıyı ben atayım!) gibi bir niyetim yok... En büyük hedefim, Bülent Ecevit’ten sonra CHP’yi iktidara taşıyan genel başkan olarak tarihe geçmek istiyorum... O anda kim hazırsa cumhurbaşkanı adayı o olacak... Buna da yeni tüzüğe göre parti kurulları karar verecek...”

Altıoku’un liderine göre bu yöntem daha iyi, daha rekabetçi, daha anlamlı; üstelik alkışı daha bol...

Ha’di hayırlısı...

***

Özgür Özel’in şu sözü...

Bir süredir tartışılıyor:

“Erdoğan bir daha Cumhurbaşkanı adayı olabilir!”

CHP Lideri haklı...

Neden böyle dediğini de şu ifadeyle açıyor:

“Anayasa (iki dönem) diyor, yani beş yıl normal akışıyla biterse bir daha aday olması mümkün değil... İkinci dönemi olduğu için Meclisi feshetse de bir daha aday olamaz... Ancak meclis seçime karar verirse, Anayasa’nın 116’ıncı maddesi, (bir sefere mahsus aday olabilir) diyor... Meclis kararı alma girişimi olursa AK Parti artı MHP’nin 330 civarında oyu var, ama 360 oy gerekiyor... Yani yapamıyorlar... Bunun için bize gelmeleri gerekiyor...”

Bu kadar mı?

Hayır!

Özgür Özel’in “reçetesi” aslında şöyle:

“(Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı işaret ederek) Kasım 2025’ten sonra gelmesin... Biz iktidara yürüyoruz... İki buçuk yılı dolana kadar varız, sonra yokuz... İki buçuk yıl bizden, iki buçuk yıl sizden...”

***

Anket yaptırıyor CHP, fazla uzatmadan kısa aralıklarla...

Örneğin...

Şu sırada Özgür Özel’ın elinin altında “yedi anket” var...

Sonuçları nasıl bu anketlerin?

CHP lideri bi’solukta cevap veriyor:

“Yeni anket var elimizde... Beşinde AK Parti’yle farkımız açılıyor, birinde fark azalıyor görünüyor, birinde geri düşmüşüz... Kendi ölçümlerimizi de yapıyoruz ve buna çok önem veriyorum...”

O anketlerin sonuçları kimi üzer; kimi sevindirir?

Anladınız, siz...

***

Bitiriyoruz...

Ömrünün 50 yılını “CHP”ye vermiş…

Değerli büyüğüm Bülent Baratalı’ya sordum:

“Özgür Özel, neden Cumhurbaşkanı adayı olmak istemiyor?”

Dedi ki:

“CHP, halka verdiği sözü unutmadı; tekrar parlamenter demokrasiye dönüşü planlıyor... Özgür Özel’in kaptanlığında asırlık Altıok’un hedefi şöyle: Kişi hak ve özgürlükleri tekrar tesis edilecek... Halka rağmen halk için değil, halk için halkla beraber yönetimi ve (İnsanı yaşat ki, Devlet yaşasın) düsturu hayata geçirilecek... Gelelim, Cumhurbaşkanlığı adaylığı mevzusuna... Sayın Erdoğan, (öyle ya da böyle) kesinlikle aday olacak... AK Parti lider ve iktidar partisidir; lider ayrılırsa parti dağılır... AK Parti, Sayın Erdoğan’da vücut bulmuştur... Erdoğan yoksa AK Parti yoktur... Partisinin ömrünü bir dönem daha uzatmak sihri, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı adaylığıdır... Yoksa Doğruyol Partisi’nin dağılması AK Parti’nin de başına gelecektir... Sayın Özgür Özel, her ne kadar (Ecevit’ten sonra partiyi iktidar yapacağım ve tarihe geçeceğim) diyorsa da Cumhurbaşkanlığı için genel başkan olma sıfatıyla en doğal adaydır... İstemiyorsa, (Aday olmam) diyorsa, kendi bulduğu yöntemle adaylaşılır... Bu arada Ekrem İmamoğlu’nun başında (istinafta bekleyen karar) sallanan kılıç O’nu keserse CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı artık sayın Özgür Özel’dir...”

Nokta...

Sonsöz: "Biz, Cumhuriyet'in ikinci yüzyılının ilk seçimlerinde partimizi iktidar yapacağız; borçları da sileceğiz... / Özgür Özel – CHP Genel Başkanı..."