Eğer seçilirsem...

Yazarımız İhsan Özbelge Özduran, EBSO Meclis Başkanı adayı Eyüp Sevimli ile bir araya geldi.

Ülkemizin en köklü kurumlarından biri olan EBSO'nun yeni başlangıçlara doğru giden seçim sürecinde…

Seçimlere sayılı günler kala; yeni sürprizlerle kartlar yeniden karılırken…

EBSO Meclis Başkanlığına aday olan üç dost ismin bir arada anıldığı, EBSO tarihinin kayıt altına aldığı bir seçim dönemi yaşanıyor ve EBSO'nun önümüzdeki yılları yeniden dizayn ediliyordu...

Demokrasinin fırsat eşitliği ilkesine örnek teşkil edecek şekilde, ani bir kararla meclis başkanlık makamına adaylığını açıklayan Sn. Eyüp Sevimli…

Ege'de Sonsöz sayfalarında, 'Eğer seçilirsem' manşeti ile yayımladığımız röportaj serimizin bugünkü konuğu olarak, görüş ve düşünceleri ile bizimle beraber…

***

Geçtiğimiz günlerde sürpriz bir kararla EBSO Meclis Başkanlık makamına adaylığını açıklayan Eyüp Sevimli ismini okuyucularımıza tanıtır mısınız?

1958 İzmir doğumluyum. 1975 yılında, sıralarında eğitim görmüş olmam dolayısı ile kendimi şanslı hissettiğim ve gurur duyduğum Atatürk Lisesi'nden mezun oldum. Ardından Lisans eğitimimi İTÜ Makine Mühendisliği bölümünde tamamladım. Baba mesleği olan deri imalatı ile iş hayatına atıldım. Halen aynı alanda çalışmaktayım. 1985 yılında evlendim. 1991 doğumlu evli olan bir kızım var.

EBSO meclis üyeliğiniz hangi sektörü temsilen ve kaç yıldan bu yana devam etmektedir?

Deri işleme ve deri ürünleri sanayini temsilen 2005 yılından itibaren Meclis üyeliği yapmaktayım. Süt danası, koyun ve oğlak derilerinden ayakkabılık ve çantalık deriler yapıp bunları iç piyasa ve ihracat olarak yurtdışına kaliteli deri ihtiyacı olan firmalara ulaştırıyoruz.

İtalya da dünyaca ünlü markaların deri ihtiyacını karşılıyoruz. Milano'a bir 'Sevimli SRL' firmamız var.

İlk başladığımızda Yeşildere'de tabakhanelerde yapılan işi, işyerlerinin şehir içinde kalması dolayısıyla 1984 yılında kuruluşunda benim de dahil olduğum önce kooperatif sonra deri organize sanayi bölgesi sonrasında İzmir Serbest Bölgesi olan Menemen'deki şu anki yerimize taşındık. 1999 yılında Bölge işleticisi şirketi (İZBAŞ) yönetiminde görev aldım. 2009 yılından bu yana da İZBAŞ Yönetim Kurulu Başkanı olarak görevimi sürdürüyorum. Bunun yanında da , Ege Bölgesi Deri Sanayicileri Derneği'nin 15 yıldır başkanlığını yapıyorum, BASİFED Yönetim Kurulu'nda da 15 yıldır yönetim kurulu üyesi olarak görev yapıyorum...

EBSO Meclis Başkanlık makamının üç adayla seçime gidiyor olması demokrasinin fırsat eşitliği ilkesine en güzel örnek… Bu konudaki görüşlerinizi rica etsem?

Evet, fırsatta eşitlik çok önemli bir ilke. Kendisini bir işe bir göreve yeterli donanımda, kabiliyette gören bir kişinin önüne bir engel çıkmadan bu fırsatı kullanabiliyor olması çok değerli. Bugün benim 3. Aday olarak seçime dahil olup bu fırsatı kullanabiliyor olmam EBSO'nun bu ilkenin işlediği örnek bir kurum olduğunu göstermektedir. EBSO bu yapısı ile hepimiz için övünç kaynağıdır.

Bugüne kadar EBSO çatısı altında aldığınız görev ve yetkilerinizden söz eder misiniz?

EBSO'da ilk olarak Deri İşleme ve Deri Ürünleri Sanayi Meslek Komitesi'nde 2001-2004 yılında meslek komitesi başkanı olarak görev yaptım. 2005-2009 yılında Meclis üyesi iken yönetim kurulunda eksilen bir üyeyi tamamlamak için yedek listesinden yönetim kuruluna girerek 2 yıl yönetim kurulu üyeliği ve sonrasında 2009'den bugüne kadar 3 dönemdir Ender Yorgancılar Başkanlığındaki Yönetim Kurulu'nda görev yapıyorum. Son yedi yıldır sayman üyeyim. Sekiz yıldan beri iki dönemdir de EBSO Satın Alma Komisyonu Başkanlığı görevini yürütüyorum.
İki Dönem vakıf yönetim kurulu üyeliği yaptım.( Son dönem sayman üyelik)

Menemen Organize Deri Sanayi Bölgesi'nin ve sonrasında kurulan İzmir Serbest Bölge (İZBAŞ)''ın yönetim kurulu başkanı olarak bu alandaki faaliyetlerinizden söz eder misiniz?

İZBAŞ'ın 15 yıldır Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini sürdürüyorum. Bu yıl büyüme çalışmalarımızın olduğu İZBAŞ'ın hali hazırdaki büyüklüğü 1 milyon 400 bin metrekeredir. 1 milyon 100 bin metrekare sanayi parselimiz bulunuyor. Bu sanayi parsellerimiz her türlü sanayi üretim yatırımına açıktır.

Büyüme alanını bölgeye dahil ettiğimizde 1 milyon 600 bin metrekare daha araziye sahip olacağız. Genişleme alanımızla birlikte yeni tesisler ve fabrikaların kurulması ile bölgemizin ülke ekonomisine katkısı daha da artacak.

İZBAŞ Yönetim Kurulu Başkanı olduğum 2009 yılı sonu itibari ile yıllık işlem hacmi 280 milyon dolar seviyelerinde iken, istihdamı ise bin 580 kişi idi. Aradan geçen 13 yıl zarfında bölgenin yıllık işlem hacmini 4 kat üstünde artırarak 1 milyar 200 milyon dolara çıkardık. İstihdam da yine 4 kata yakın artarak 6 bin kişi oldu.

Ülkemiz hayvancılık sektöründe son yıllarda görülen gerilemenin, deri sanayine ve deri mamulleri ihracatına etkileri ne şekilde olmuştur?

Ülkemiz hayvancılık sektöründe son yıllardaki olumsuz değişimler aslında çok daha uzun yıllar öncesinde başka sebeplerle başladı.

1980'lerin ikinci yarısında terör nedeniyle Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun dağlık bölgelerinde yapılan ve ülke ihtiyaçlarının büyük çoğunluğunu karşılayan hayvancılık faaliyeti, yöre halkının göçmesi nedeniyle yapılamamaya başlandı ve hayvan sayısında büyük bir azalma oldu.

Son yıllarda yaşanan ise daha çok yanlış teşvik politikaları dolayısıyla meydana gelmektedir. Sorunun kaynağı yanlış uygulamalar oldu.

Halen çare olarak ithalata başvurulması ikinci bir yanlışı getirmekte ve hayvan sayımızın daha da düşmesine neden olmaktadır.

Yerli hayvan ırklarının derileri çok kaliteli olup önceki yıllardaki deri ürünleri ihracatında bu derilerin payı büyüktür. Bugün hem ithal edilen deri kalitesi düşük canlı hayvanlar, yerli kesimlerle karışarak kaliteyi daha da düşürmekte, hem de yetersiz kalan yerli deri sayısı ithal deri ile karşılanmaktadır. Yurdumuzdaki fabrikaların deri işleme kapasitesi hayvan sayımıza göre kat be kat fazladır. Ayrıca yine son 5 yıldır büyükbaş hayvan derileri kollagen ve jelatin üretimi yapılarak gıda ve kozmetik ürünlerinde kullanılmaktadır. Dünya moda sektöründe deri konfeksiyon ürünlerine talep azalmış ve bu ürünlerin ihracat rakamları da oldukça düşmüştür.

Bu noktada dünya ekonomisine yön veren politikaların, Türkiye'de yaşanan ekonomik krize etkilerini nasıl değerlendirirsiniz?

Dünya ekonomisi, bugün büyük ölçüde ABD ve Çin ile bölgesel anlamda AB ve Japonya tarafından şekillenmektedir. Bu dörtlünün politikaları büyük ölçüde dünya ekonomisine ve özellikle ticaretine yön vermektedir.

Küresel çapta enflasyon sorunu giderek büyürken resesyon hatta durgunluk ve buna eşlik eden enflasyon ile tehlike giderek büyümektedir. Özellikle gelişmekte olan ülkelerin borçluluk seviyesi artarken IMF tarafından kaynak aktarılan ülke sayısı her geçen gün artmaktadır.

ABD merkez bankası FED'in ve AB merkez bankası ECB'nin enflasyonla mücadelede faizleri görülmedik seviyede artırmalarına karşın Türkiye'nin faiz indirimi sadece TL faizleri üzerinde kısmen etkili olurken dış kaynak girişine olan acil ihtiyaç, artan faiz oranları nedeniyle giderek pahalılaşmaktadır.

ABD doları ve Euro arasındaki paritenin son altı ay içinde ABD lehine dönmesi Türkiye'yi özellikle önümüzdeki iki çeyrekte olumsuz etkileyecektir. Zira ihracatımızın büyük kısmı Avro, ithalatımızın büyük kısmı ABD Doları cinsinden gerçekleşmektedir.

Sn. Eyüp Sevimli… Bir temsil makamı olan, EBSO Meclis Başkanlığına seçilmeniz konusunu nasıl idealize ettiğinizi ve bu konuda gerçekleştirmeyi düşündüğünüz projelerinizi bizimle paylaşır mısınız?

EBSO Meclisi'nin sesini daha gür duyurmak, hızlı bir değişimin yaşandığı bu dönemde Meclis üyelerinin donanımlarını daha da artırmak istiyorum. Bütün Meclisi kucaklayan, üyelerin sorunlarının çözümü için daha aktif bir Başkan olacağım. Katılımın daha yüksek olduğu, kürsüden daha çok sanayicinin kendisini ifade ettiği bir Meclis ortamı oluşturmayı hedefliyorum. Meclis kürsüsü biz sanayicilerin kendini ifade edebildiği bir alan. Bu alandan daha fazla Meclis üyesinin yararlanmasını sağlayacağım.

Meclis üyelerinin iş ve sosyal hayatlarında daha donanımlı olmaları için özel projeler geliştirme ve alanında söz sahibi kişilerle buluşturmak için çalışacağım. EBSO Meclisi'nin daha saygın hale gelmesi ve iş dünyasına yön verecek niteliklerinin daha da artırılması için çaba harcayacağım.

Meclis çalışmalarının daha işlevsel olmasını ve bu işlevselliğin de ölçülmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu yönde gelişimi ve değişimi sağlamaya çalışacağım.

EBSO Yönetimi, BASİFED ve İZBAŞ'ta üstlenmiş olduğum görevlerde gösterdiğim yapıcı kişiliğim, uzlaştırıcı üslubum ve ulaştığım başarılara temel teşkil eden istikrarlı çalışmalarım EBSO Meclis Başkanlığı görevimde bana yol gösterecektir.

EBSO Meclis oturumlarının bitmesinin istenmediği, tüm meclis üyelerinin oturum bitiminde EBSO üyesi olmanın memnuniyet ve onurunu yaşayacağı bir Meclis hedefliyorum. 19 Ekim tarihinde Meclis üyelerinin en iyi değerlendirmeyi yaparak, kendilerine 4 yıl Başkanlık yapacak ismi demokratik bir olgunlukla seçeceklerinden hiç şüphem yok.

***

Demokrasiye duyduğu o büyük inançla… Sesi gür duyulacak ve sorunlara hızla çözüm üretecek bir meclis ideali ile bu göreve talip olduğunu belirten…

Ve… Bugüne kadar üstlenmiş olduğu görevlerinden edindiği tecrübelerin kendisine rehber olacağına yürekten inanan tecrübeli sanayici Sn. Eyüp Sevimli'ye çıktığı bu yolda kolaylıklar ve başarılar dilerken…