Olay, 23 Haziran 2024’te Bağlar ilçesi 5 Nisan Mahallesi 798'inci Sokak'ta meydana geldi. Mehmet Demirhan, 6 yıl dini nikahla yaşadığı 1 çocuk annesi Hilal Kar'ı, ayrıldıktan 1 yıl sonra sokakta yürürken arkasından yaklaşıp, tabancayla vurdu. 

Kar, başına isabet eden kurşunla yere yığılırken, Demirhan kaçtı. Hayatını kaybeden Hilal Kar, Bağlar ilçesinde Yeniköy Asri Mezarlığı'nda toprağa verildi.

İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, olay sonrası yakalanmamak için sürekli yer değiştiren Demirhan'ın, Sur ilçesi kırsalında olduğunu tespit etti. Sürekli şapka takıp, farklı kıyafetler giyen ve bisiklet kullanan şüpheli, kaldığı barakada operasyonla yakalandı. İşlemlerinin ardından Mehmet Demirhan, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemede tutuklandı.

Otel yangını için araştırma komisyonu kurulacak Otel yangını için araştırma komisyonu kurulacak

‘KAFASINA 2 EL ATEŞ EDİP KAÇMIŞ’
İddianamede, “Şüphelinin alınan ifadesinde özetle; maktulle dini nikahlı evlendiği, bir çocuklarının olduğunu, daha sonrasında aralarında sorunlar yaşandığını, ayrı yaşadıklarını ancak sonra barıştıklarını, maktulün olay tarihinden önce kendisinden habersiz başka bir ortakla iş kurduğunu, bunu kendisine farklı anlattığını, olaydan bir gün önce yine yanına gidip bu hususu konuştuğunu, yine tatmin olmadığını, olay günü tekrar konuşmak için evinin civarına gittiği, çıkınca konuşmak istediğini, ancak maktulün kabul etmediğini, bunun üzerine yanına aldığı silahla iki kez kafasına ateş edip kaçtığını, pişman olmadığını ifade ettiği, şüpheli ikrarı, müşteki beyanı, tanık beyanları, teşhis tutanağı, ölü muayene tutanağı ve diğer deliller birlikte değerlendirildiğinde şüphelinin, maktulü ateşli silahla kafasından vurmak suretiyle ‘Kadına karşı tasarlayarak kasten öldürme’ suçunu işlediği anlaşıldığından, şüphelinin yetkili ve görevli mahkememizce yargılamasının yapılarak yukarıda yazılı sevk maddeleri uyarınca cezalandırılmasına, gözaltında ve tutuklulukta geçirdiği sürelerin TCK’nın 63’üncü maddesi uyarınca mahsubuna, adli emanette kayıtlı emanetlerin dosyada delil olarak saklanmasına, incelemeye gerek duyulmaması halinde iadesine ve hakkında güvenlik tedbirlerine hükmedilmesine karar verilmesi kamu adına iddia ve talep olunur” denildi.

‘HAKSIZ TAHRİK İNDİRİMİ İSTEMİYORUM’
Mehmet Demirhan, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılandığı davada hakim karşısına çıktı. Duruşmada Demirhan, Diyarbakır Kadın Hakları Merkezi’ne bağlı avukatlar, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı, Rosa Kadın Derneği ve sanık avukatları ile maktul Hilal Kar’ın babası ile 3 kız kardeşi hazır bulundu. 

Mahkeme heyeti, Hilal’in babası ve kız kardeşlerinin şikayetçi olarak dosyaya katılma talebini kabul etti. Mütalaada, sanığın ‘Tasarlayarak kadına karşı kasten öldürme’ suçunu işlediği ve bunun delillerle de sabit olduğu için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi.

Duruşmada dinlenen Demirhan, Hilal’i tasarlayarak öldürmediğini ileri sürerek, “Suçumu kabul ettim, evet ben yaptım. Olay anını tam olarak hatırlamıyorum. Ben bu olayı tasarlayarak yapmadım. Benim burada ne ceza alacağım önemli değil. Haksız tahrik indirimi istemiyorum. Sadece gerçeklerin ortaya çıkmasını istiyorum” dedi.

‘ABLAMI MADEM SEVİYORDU, NEDEN DEPREMDE DIŞARI ATTI?’
Hilal’in kardeşi Ruken Kar da duruşma salonunda söz aldı. Kar, “Maktul, ablam olur. 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen depremden sonra ablamı çocuğuyla birlikte dışarı attı. Annemin evleri depremde hasar gördüğü için bende yaşıyorlardı. Madem çok seviyordu, kıskanıyordu, neden onları dışarı attı? Ablam bu süreçte hiçbir şekilde aramadı. Kendisi ablamı sürekli bizimle ve çocuğuyla tehdit ediyordu. Şikayetçiyim, davaya katılmak istiyorum” diye konuştu.

Hilal’in diğer kardeşi Ebru Kar ise “Şikayetçiyim, resmi nikahları yoktu, dini nikahları vardı. Tek bağlantıları çocukları idi. Ablamı sürekli çocuğuyla tehdit ediyordu. Ayrı yaşıyorlardı. Davaya katılmak istiyorum” dedi.

'SANIĞIN AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS CEZASI ALACAĞI BELLİDİR’
Hilal’in kız kardeşlerinin avukatı Eda Kar Burakmak, duruşma salonunda yaptığı savunmada, “Olayın vahim bir kadın cinayeti olduğu ortadadır. Aslında dosyaya baktığımızda ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alacağı bellidir. Dosyadaki deliller nettir, bellidir. Olaydan sadece yarım saat önce maktulün diğer oğluna mesaj attığı kimliğini istediği ortadadır. Rabia’nın açık giyinmesinden hoşlanmadığını, çalışmasını da istemediğini, ataerkil bir baskının olduğu ortadadır. ‘Kadına karşı tasarlayarak insan öldürme’ suçunu işlediği ortadadır. İddianamede de belirtildiği gibi bir mütalaa verilmesini talep ediyoruz” diye konuştu.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı Şeyhmus Erdoğan ise “Sanığın tasarlayarak, bilerek ve isteyerek işlediği açıktır. Haksız tahrik ve takdiri indirim gibi lehe hükümlerine uygulanmaması ve en üst hadden cezalandırılmasına karar verilmesini talep ediyoruz” dedi.

DURUŞMA, 7 MAYIS’A ERTELENDİ
Duruşmada Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı, Rosa Kadın Derneği ile savcılık makamı, haksız tahrik indiriminin uygulanmasına yer olmadığını ve sanığın müebbet hapisle yargılanmasını talep etti. Sanık avukatları mütalaaya karşı savunma yapmak için süre talebinde bulundu.

Mahkeme heyeti, sanık avukatlarının talebinin kabulüne ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı 7 Mayıs'a erteledi.

Kaynak: DHA