Aziz Nesin'in yarattığı 'ZÜBÜK' sözcüğünün anlamı; halk arasında kendi çıkarları için her yolu mübah sayandır. Menfaatçi ve çıkarcıdır. Sözünde durmayan, egoisttir.

Liyakati ve sadakati saymazlar. İhbarcıdır. Arkadan dolaşma yaşam tarzlarıdır. Dedikoducudurlar. Söyledikleri yalanlarla beslenirler ve yalanlarına kendileri de inanırlar.

Oysa bizler ve bizim gibi düşünenler kendimizi ertelemeyen ve hayatın en büyük öğretmen olduğuna inananlarız. Yaptıklarımızın ömrümüzden uzun olmasını isteyenlerdeniz.

Ayrıca öğrendiklerimizin bekçisiyiz. Kitaplar okuyarak yüzümüzü güzelleştirenlerdeniz.

Bizler paylaştıklarımızla adam olma yolunu seçmişiz, biriktirdiklerimizle değil. Bizler sadece onursuzluktan korkarız.

Siyasetin Zübükleri insanların gözyaşlarına köprü kurmakla meşguldür. İzmir'in tapularına da göz dikmişlerdir. Oysa Paşaköprü, Kokluca, Hacılarkırı, Bornova, Örnekköy, Doğançay ve Narlıdere mezarlıklarında 2 m2 lik yerleri zaten hazırdır.

Dikkat ederseniz İzmir'in Siyasi Zübükleri daha 30'unda yaşlanmış, egoları patlamıştır.

Siyasete kin tohumları ekenlerde onlardır. Koltuklarında lök gibi otururlar. Onların kente karşı işledikleri günahları her sabah çöpçüler süpürürler. Ne yazık ki ertesi sabah manzara yine aynıdır.

Yukarıda çizmeye çalıştığım panaroma kimlere uyuyorsa o zaten ZÜBÜKtür. Bizler arabanın markasına değil içindeki sürücünün markasına bakarız.

Bu sözlerim SİYASİ ZÜBÜKLERE ve kendisini ZÜBÜK görenlere kapak olsun.