Evleri aranan 11 isimle ilgili gözaltı kararı olduğu öğrenildi. Ankara'da gözaltına alınan isimlerin akşam saatlerinde İstanbul'a getirilmesi bekleniyor. Mümtaz İdil, Kaşif Kozinoğlu, Doğan Yurdakul'un gözaltına alındığı öğrenildi.
AHMET ŞIK İFADE VERMEYECEK
Gözaltına alınan gazeteci-yazar Ahmet Şık'ın avukatı Bülent Utku, Şık'ın oturduğu Mutlu Apartmanı'nın önünde gazetecilere açıklama yaptı.
Utku, aramanın Kabataş Setüstü'ndeki Hacı İzzet Paşa Sokağı'nda bulunan apartmanın üçüncü katında saat 07.00'da başladığını ve 13.30'da sona erdiğini söyledi. Evdeki arama sırasında avukatlar Bülent Utku ile Can Atalay da hazır bulundu.
Ahmet Şık'ın emniyette ifade vermeyeceğini belirten Utku, ''Müvekkilim, son zamanlarda hazırladığı (İmamın Ordusu) ismini vermeyi düşündüğü Fethullah Gülen'in cemaatteki örgütlenmesini anlatan kitap nedeniyle gözaltına alındığı düşüncesini bize iletti. Biz bu aşamadan sonra yakalama ve gözaltına alma kararına itiraz etmeyi düşünüyoruz. Gözaltı süresi henüz belli değil. Hazırlık soruşturması gizli'' dedi.
Bülent Utku, Ahmet Şık'ın evinden sim kartı ve dijital malzemelerin alındığını belirterek, ''CD'lerle ilgili itirazımız oldu, ama hazırlık soruşturması gizli olduğu için daha fazla bilgi vermek sakıncalı'' diye konuştu.
Bu arada, gözaltına alınan Ahmet Şık, polis nezaretinde evinden çıkarıldığı sırada dışarıda bekleyen yakınları ve arkadaşları tarafından alkışlandı.
CHP'DEN DESTEK ZİYARETİ
CHP Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş, destek vermek üzere Ergenekon soruşturması kapsamında evinde arama yapılan Oda TV yazarı Müesser Uğur Yıldız'ın Çankaya'daki evine geldi.
KOMŞULARI BAYRAK AÇTI
Polislerin, Nedim Şener'in Bakırköy Kartaltepe Mahallesi Akın Yolu Sokak Oğuzhan Sitesi'ndeki evinde arama yapmaya başlamasının ardından bazı komşularının pencerelerine ve balkonlarına Türk bayrağı astığı görüldü.
Bu arada Nedim Şener'in aracında da arama yapılıyor.
Nedim Şener'in bir hafta önce kalp ameliyatı olan eşi sabah saatlerinde polisler geldikten sonra evden çıkarıldı ve bir yakınlarının evine götürüldü.
EŞİ HASTANEYE KALDIRILDI
Geçen hafta ameliyat geçiren Şener'in eşi aramalar sırasında fenalaşınca hastaneye kaldırıldı.
ARABALARI DA ARANDI
Soruşturma kapsamında Nedim Şener'in evinde aramalarda bulunan polis ekibinden 2 görevli, Şener'in evin yakınında park halinde olan otomobilini de aradı. Polisler aracın bagajından bir torba içinde bulunan CD'ler ile bazı belgeler aldı.
Bu arada Prof. Dr. Yalçın Küçük'ün evinin yakınında park halinde bulunan otomobilinde de arama yapıldı.
KILIÇDAROĞLU: HÜKÜMET AÇIKLAMA YAPMALI
Ergenekon'da bu sabah gerçekleşen yeni gözaltı dalgası anında siyaset dünyasına da yansıdı. İktidar kanadı gözaltı kararını yargının verdiğinin altını çizerken, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu sert tepki verdi.
İngiltere'den bugün sabaha karşı Türkiye'ye dönen CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, gazetecilerin sorusu üzerine Ergenekon soruşturmasında gazetecilerin gözaltına alınmasını eleştirdi: ''Tuzun koktuğu süreci yaşıyoruz. Artık Türkiye'de, namuslu gazetecilik yapmak gittikçe zorlaşıyor. Halkıma şunu söylemek isterim; hiç bir baskıcı düzen ilelebet yürüyemez. AKP baskı kurdukça, toplumun bilinçlenmesi artacaktır. Biz hukukun üstünlüğünü istiyoruz. Şu anda güçlünün hukuku Türkiye'de geçerli.
Bugün Ankara Baro Başkanı'nın yaptığı bir açıklama var, 'Arama kararlarında somut bir gerekçe söz konusu değildir' diye. Eğer somut bir gerekçe olmadan sabahın erken saatlerinde gazetecilerin evleri ve çalışma ofisleri aranıyorsa, basılıyorsa, bu, Türkiye'de demokrasinin sorgulanması gerektiğini gösteriyor."
ATALAY: YARGININ KARARI
Atalay, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı hizmet binasının açılışının ardından basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Ergenekon soruşturması kapsamında bugün yapılan aramalara ilişkin, ''Yargının bir kararıdır. Yargı emniyetten bu işlemleri yapmasını ister. Bu gibi durumlarda polis adli kolluk görevi görür'' dedi.
Başlangıçta soru almak istemediğini ifade eden Atalay, basın mensuplarının ısrarı üzerine bugün ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında yapılan aramalara ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı: ''Böyle bir olay olduğunda bizim İçişleri Bakanı olarak verdiğimiz cevap, her olayda aynıdır. Yargının bir kararıdır. Yargı emniyetten bu işlemleri yapmasını ister. Bu gibi durumlarda polis adli kolluk görevi görür. Tamamen İstanbul'da yargının, mahkemenin talepleri karşılanmaktadır. Yargının yürüttüğü bir süreçtir. Bizim burada bir fazla cümle söylememiz yanlış olur. Çünkü şuna inanıyoruz, Türkiye'de bir yargı var, bunu onlar yürütüyorlar. Bunların açıklaması da oradadır. Bu olayda ve bu tür olaylarla ilgili bizim çok açıklamamız olmaz. Basın mensupları olarak bunu sizler de biliyorsunuz.''
ANKARA BAROSU BAŞKANI: ARAMA GEREKÇESİ YOK
Ankara Barosu Başkanı Metin Feyzioğlu, aramanın yapıldığı bina önünde yaptığı açıklamada, aramalara kanun gereği katıldıklarını belirterek, arama kararında Temren Küçük'ün isminin geçmediğini, Yalçın Küçük'e ait iki adresin bulunduğunu kaydetti.
Aramaların gerekçe gösterilmeden yapıldığını ileri süren Feyzioğlu, ''Aramalar, Türk hukuk tarihinde kendine özgü anlamlı bir yer edinecektir, arama kararları hukuka aykırıdır'' dedi.
Arama kararında mutlaka bir fiil tanımı yapılması gerektiğini, örgüt üyesi olma iddiasının bir fiil olmadığın ifade eden Feyzioğlu, kişinin neyle suçlandığının yazılması gerektiğini söyledi.
Fiil somutlaştırılması yapılmadan arama kararı çıkartıldığını öne süren Feyzioğlu, ''bundan böyle hiç kimsenin mesken özgürlüğü olmadığını, böyle bir kararın alınmasının iki dudak arasında olduğunu'' iddia etti.
Ankara Barosu'nun darbelerin karşısında olduğunu bildiren Feyzioğlu, ''Artık yeter, dursun lütfen. Bize bu toplumda hukukun ve demokrasinin olduğuna dair işaretler verin. Toplumun düşünen insanlarına sesleniyorum. 'Benim başıma gelmedi' demeyin, kendi başınıza geldiğinde kim ayağa kalkacak'' diye konuştu.
HAMZACEBİ: MUAVİYE DÖNEMİ YARATILIYOR
CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında bazı gazetecilerin gözaltına alınmasının tek amacının ''Hükümeti eleştiren sesleri susturmak'' olduğunu belirterek, ''Şimdi Türkiye'de bir Muaviye dönemi yaratılmak isteniyor'' dedi.
'SIRA BENDE' DEMİŞTi...
Ergenekon Davası kapsamında evinde arama yapılan gazeteci Nedim Şener Posta Gazetesi'nde 18 Şubat'taki köşe yazısında ''Sıra sende diye uyarmışlardı'' diye yazdı.