EGEDESONSÖZ – Zafer Partisi İzmir İl Başkanı Naşit Birgüvi, SONSÖZ TV’de Suriyeli sığınmacıların ülkelerine dönüşleriyle ilgili çok önemli açıklamalarda bulundu.
Gazeteci yazar Muhittin Akbel’in konuyla ilgili sorularını yanıtlayan Başkan Birgüvi, yaklaşık 10 bin kadar Suriyeli mültecinin, sanki turistik geziye gider gibi ülkesine gittiğini, çünkü ellerinde bavulları, valizleri, yanlarında çocukları, eşleri ve aile büyüklerinin olmadığını öne sürdü. Başkan Birgüvi, Sünni Suriyelilerin ülkelerine gitmeleri halinde oradaki Alevilerin, Dürzilerin, Nusayrilerin, Hıristiyanların yeni bir göç dalgasıyla ülkemize geleceği iddiasında da bulundu.
SURİYELİLERİN ÜLKELERİNE DÖNECEĞİ YÖNÜNDE ALGI YARATMAYA ÇALIŞIYORLAR
Zafer Partisi İzmir İl Başkanı Naşit Birgüvi, hükümetin, Suriyelilerin ülkelerine döneceği yönünde algı yaratmaya çalıştığını, telaffuz edilen rakamların gerçeği yansıtmadığını, gidenlerin sayısının 8-10 bin dolayında olduğunu söyledi. Başkan Birgüvi, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Sığınmacıların ve kaçakların Türkiye’den gönderilmesi, Zafer Partisi’nin öncelikli politikalarından birisidir. Sadece bununla yola çıkmış bir parti değiliz. Türkiye’yi yönetecek hem kadroların hem de programların hazır olduğu bir partiyiz. 61 yıllık Baas rejimi yıkıldı Suriye’de ve Esad ülkesinden kaçtı. Suriye’de yeni bir sayfa açılıyor. Ülkemizde de Suriyelilerin geri dönecekleriyle ilgili ciddi bir algı yaratılmaya çalışılıyor. Ülkemizde 7 milyonu Suriyeli olmak üzere toplamda 13 milyon sığınmacı var. Biz Zafer Partisi olarak şunu söylüyoruz: Dün savaşmayan, savaştan kaçıp ülkemize sığınan ve burada 13 senedir ekmeğini yiyen, hem BM’nin, hem Dünya Bankası’nın hem de Avrupa Birliği’nin değişik fonlarından maaş alıp keyifli bir yaşam süren… Hastanelerde Türk vatandaşlarından da öncelikli, ücretsiz sağlık hizmetlerinden faydalanan, ilaçlarını ücretsiz alan, ticarethane açarken hiçbir ruhsat harcaması yapmayan, vergi vermeyen, kamuya girerken kendisine sağlanan kontenjanlardan yararlanan… Üniversiteye girecekse, üniversite sınavı dışında bazı imkanlar tanınan ve üniversitede okuması sağlanan Suriyeliler, hala savaşın olduğu bir ortamda ülkesine neden gitsin?”
ORADA SAVAŞ HALEN DEVAM EDİYOR
“İsrail, bir günde 320 noktayı bombaladığını açıkladı. 13 yıl içinde taş taş üstünde kalmayan Suriye’ye neden dönsünler? İktidarın yarattığı algıyla çıkış kapılarında, elinde bavul, sırtında çanta, ya da arabanın üzerine yığılmış eşyaların olduğu geçişler beklerdim. Yüz binlerce insanın sınır kapılarına yığıldığını hayal ederdim. Maalesef böyle bir tablo yok sınır kapılarımızda. Şu an itibariyle 8-10 bin kişiyi geçmeyen bir dönüş yapıldığını biliyoruz. Geçenler arasında ne çocuk, ne kadın, ne de yaşlı insanlar var. Gidenler sadece gençler ve sanki bayram ziyaretine gidiyorlar gibiler. Sanki turistik geziye gidiyorlar! Suriye’de alanı görmeye gidiyorlar. Bir rivayete göre, yağma yapmak için sınırdan ülkesine giriş yapanlar olduğu ifade ediliyor. Türkiye’de kendilerine böylesine güzel bir refah ortamı yarattıktan sonra Suriyelilerin hemen bugün veya yarın, ülkemizden çekip gideceklerini düşünmek, abesle iştigal bir durumdur. Zafer Partisi olarak 13 milyon, hatta 14 milyona varan sığınmacının geri kabul anlaşmalarının da iptal edilerek ülkemizden gönderilmesini isteyen bir partiliyiz. 7 milyon Suriyeli gitmiş olsa bile geriye kalan 6-7 milyonluk Afgan ve diğer ülkelerden gelen sığınmacıları ne yapacağız? 2 milyon Afgan var!”
YENİ BİR GÖÇ DALGASI OLACAĞINI ÖNGÖRÜYORUZ
Zafer Partisi İzmir İl Başkanı Naşit Birgüvi, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bırakın Suriyelilerin akın akın ülkelerine gideceğini, biz Suriye’den yeni bir göç dalgası olabileceğini öngörüyoruz. Ayrıca İran’dan yeni bir göç dalgası olabileceğini düşünüyoruz. 7 milyon Suriyeli ülkemize neden geldi? Sünni oldukları için geldiler! Baas rejimi kimlerden oluşuyordu? Alevilerden, Dürzilerden, Nusayrilerden, Hıristiyanlardan oluşuyordu! Dün Sünniler kaçıp geldi ülkemize. Sünniler Suriye’de yönetimi aldığında yarın da Aleviler, Dürziler, Nusayriler, Hıristiyanlar Türkiye’ye kaçacak! Onlar da göç yaşamak zorunda kalabilecek. Şu an itibariyle böyle bir ihtimal var. Biz bu ihtimallerin konuşulmasını istedik. Yakın bir zamanda İran Cumhurbaşkanı, kendi ülkelerinde bulunan 4 milyon kadar Afgan sığınmacının 1 milyonunun ilk etapta sınır dışı edileceğini açıkladı. Bu durumda Suriye dışından İran’dan da 1 milyon Afgan’ın ülkemize gelme ihtimali var. Bırakın ülkemizdeki Suriyelilerin, sığınmacıların gitmelerini, yenilerinin geleceğinden kaygı duyuyoruz. Gitmelerini istiyor muyuz? Tabii ki istiyoruz. Ama iktidarın, ana muhalefet partisi CHP’nin politikası, isteyen gitsin, şeklinde! “İsteyen gitsin”e bırakırsanız, hiçbiri gitmez!”
NEDEN GİTSİNLER Kİ; EKMEK ELDEN, SU GÖLDEN!
Suriyeli Mültecilerle Danışma Derneği Başkanı Muhammed Salih Ali’nin, “Türkiye’deki Suriyelilerin yüzde 40’ı kalır” açıklamasına da yanıt veren Naşit Birgüvi, şu görüşlere yer verdi:
“Orada savaş bitmiş değil. Suriye’nin imarı en az 5 yıl sürer. 100 milyarlarca dolar para gerekli. Ortada para yok. Emperyalist güçler, oradaki değerleri paylaşma derdinde. İmar işi bittikten sonra huzur ortamı sağlandığında acaba giderler mi, konusunu konuşalım, gerçekçi olalım. Suriye’ye dönmüş olsalar, Birleşmiş Milletler’den, Dünya Bankası’ndan, AB fonlarından bunlara para verilecek mi? Verilmeyecek! Ülkemizde bunların hepsini alıyorlar. Türkiye’de o kadar rahat bir hayat sürüyorlar ki, işçi olarak girdikleri fabrikaların patronu oldular! Bir Türk, bir de Suriyeli işverenin yan yana dükkanı olduğunu varsayalım; Türk işveren, Suriyeli ile rekabet edemediği için dükkanını kapatmak zorunda kalıyor. Çünkü Suriyeli ne vergi ödüyor, ne sigorta primi ödüyor! Ortada diploma olmadığı halde Suriyeli ben mühendisim demişler, mühendis kadrosu verilmiş; ben doktorum demiş, hastanede iş vermişler! Şu anda Suriyeliler gidiyor diye algı yaratıyorlar. Suriyeliler meselesinde Zafer Partisi’nin politikalarının uygulanması lazım. Zafer Partisi, tercihe bırakmayacak. Taahhüt ediyoruz, bir yıl içerisinde en büyük dönüş organizasyonunu gerçekleştireceğiz. 13 milyon sığınmacının tamamı gidecek, bunun başka bir yolu yok. BM hukukuna göre de biz ‘gidin’ dediğimizde ne ülkemizde kalma hakları var, ne de uluslar arası hukuk çerçevesinde bu sığınmacıları bize dayatma hakları var! Gönderilmeleri, tercihe bırakılmamalı. Bazı belediyeler, teşvik vereceğiz, diyorlar. Ne teşviki! Tek gidişlik biletini al, dönüşünü isteme. Teşvik verilecekse de yol masrafları karşılanarak verilsin.”
ÇOK HIZLI ÜRÜYORLAR, YARIN AZINLIKTA KALABİLİRİZ!
Türkiye’nin, hiçbir Suriyeli sığınmacıyı Avrupa ülkelerine göndermeyeceği taahhüdüyle o ülkelerden para aldığını belirten Başkan Birgüvi, ülkemizdeki Suriyelilerin Türkler’e göre çok daha fazla üreyip çoğaldıklarına dikkat çekerek, “Yarın azınlıkta kalabiliriz” uyarısında bulundu:
“İran, ülkesindeki sığınmacıları sınır dışı edeceğini söyleyebiliyor ama biz Türkiye olarak sığınmacıları istedikleri takdirde gitsinler diyoruz, sığınmacı istemiyoruz, diyemiyoruz. Bakın Yunanistan, kendi ülkelerine gelen sığınmacıların botlarını batırdı, insanlar hayatlarını yitirdi. Onca insanı katletme cihetine gitti. Sığınmacıları kimse almazken bir geri kabul anlaşması yaptık bunlarla. Türkiye, size hiçbir Suriyeli sığınmacıyı göndermeyeceğiz taahhüdüyle o ülkelerden para aldık. Geri kabul anlaşmalarının hemen yırtılıp atılması gerekiyor. Sığınmacıların, öncelikle de Suriyelilerin ülkelerine gönderilmeleri gerekiyor. İstanbul Emlakçılar Odası Başkanı, Suriyelilerin gitmesi halinde 40 bin konutun açığa düşeceğini, kiraların da yarı yarıya aşağıya çekileceğini söylüyor. Aynı yönde açıklamayı İzmir Emlakçılar Odası Başkanı da yaptı. Suriyeliler gidince konut fiyatları düşecek, kiralar düşecek. İzmir’de 200 binden fazla sığınmacı var. Her biri 5’er kişilik evde kaldığını varsayalım; 40 bin konut yapar. İlk etapta 40 bin konuttan 20 bininin boşaldığını farz edelim, kentimizde de kiralar geriler. İkincisi, bunlar çok ciddi anlamda ürüyorlar. Türkler 1,5 oranında üremeye sahipken, bunlar 5,5’larla çoğalıyor. Türk ailesi bir çocuk sahibi olurken, sığınmacılar 5-6 çocuk sahibi oluyorlar. Böyle giderse Türkler bir süre sonra azınlıkta kalma tehlikesiyle karşı karşıya kalabilir. Ülkemize 2 milyon Afgan girdi. Bunlar, ABD’nin Taliban’a karşı kullandığı askerlerdi. Onları aldı Türkiye’ye teslim etti. Hepsi eli silah tutan, hiçbirinin yanında eşi, anası, babası, çocuğu olmayan kişilerden bahsediyorum. Dün Amerika’dan talimat alan bunlar, yarın ABD düğmeye bassa, ülkemizde iç karışıklık yaratmak istese, ülkemizde ciddi bir beka sorununun parçası olmayacaklar mı? Sığınmacı konusu, sadece Zafer Partisi’nin meselesi değildir. Zafer Partisi, Tük milletinin gözünü açmaya, gerçeklerle karşılaşmasını sağlamaya çalışıyor. Yoksa bizim hiç kimseyle bir derdimiz yok!”
ZAFER PARTİSİ OLMASAYDI, SURİYELİLERİ DE KONUŞMUYOR OLACAKTIK
“Neden sadece Suriyelileri konuşuyoruz? Oysa bu ülkede ciddi bir Afgan mülteci sorunu da var” şeklindeki soruya Başkan Naşit Birgüvi, şu yanıtı verdi:
“Türkiye’de Afgan sığınmacıları konuşmadığımız, en çok Suriyelileri dillendirdiğimiz doğrudur. Şu bir gerçek ki; Zafer Partisi olmasaydı, Suriyelileri de konuşmuyor olacaktır. 2 milyon Afgan’dan da söz eden olmayacaktı. Bu konuyu Zafer Partisi’nden başka gündeme taşıyan parti yok. 2050’li yıllarda dünyada susuzluk yaşanabileceği, çok büyük bir göç dalgası olabileceği, bizim bölgemize 700 milyon insanın gelebileceği, Türkiye’nin de 150 milyon insanın yaşam alanı olacağı, BM raporlarında yer alıyor. Savaştan kaçarak ülkemize gelen Suriyelilerin kalıcı olmalarının önünü kesmezsek, yeni göç dalgalarında coğrafyamız o kadar insana bakamaz. Açlık, sefalet, kargaşa hüküm sürer. Üniter yapımız paramparça olur. Parçalama sırası Türkiye’ye geldiğinde kimi kullanacaklar? Bugün elini kolunu sallaya sınırlarımızdan geçen, şu an nerede olduklarına dair İçişleri Bakanlığının dahi bilmediği, ölü hücreler haline gelmiş yapıların hortlayarak yarın Türkiye’yi karıştıracak aparatlar olacaklarını göz ardı etmemek lazım.”
TC VATANDAŞLIĞI VERİLEN 1,5 MİLYON SURİYELİ, YARIN OY KULLANMAK İÇİN GELEBİLİR
Zafer Partisi İzmir İl Başkanı Naşit Birgüvi, TC vatandaşlığı verilen 1,5 milyon Suriyeli sığınmacının TC vatandaşlığından çıkarılması ve seçme hakkının elinden alınması gerektiğine vurgu yaptı:
“Gidenler arasında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı verilenler varsa, onların TC vatandaşlığından hemen çıkarılması lazım. Zaten bunlara TC vatandaşlığının hiç verilmemiş olması gerekirdi. Bunlara geçici iskan, geçici kimlik verilirken, seçmen hakkının da verildiği gerçeğini hep gözden kaçırdılar. İktidar partisinin aldığı seçim neticelerinde, yaklaşık 1,5 milyonun üzerinde sığınmacılara oy kullandırıldığı gerçeği ortada. AK Parti’nin arka bahçesi olarak değerlendirildiklerini unutmayalım. Onları kurşun asker olarak kimliklendirdiler, onlara seçmen hakkı verdiler. Yarın onlar Suriye’de olsalar bile seçim zamanı alıp getirip Türkiye’de tekrar oy kullanmalarını sağlarlar. Dolayısıyla vatandaşını gözünü açmak lazım. Bir yabancının Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olması, Resmi Gazete’de yayımlanmasıyla gerçekleşirdi. Bu şartı da ortadan kaldırdılar. Dolayısıyla kaç sığınmacının TC vatandaşı yapıldığını, seçmen hakkı verildiğini bilmiyoruz. Zafer Partisi olarak kendi imkanlarımızla edindiğimiz bilgilere göre 1,5 milyon Suriyelinin oy kullandığını biliyoruz.”
