EGEDESONSÖZ - İzmir’de yılan hikayesine dönen Basmane Çukuru ile ilgili süreç devam ederken TMSF ve İzmir Büyükşehir Belediyesi arasındaki görüşmeler sona yaklaşmış durumda.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin hissesine karşılık Konak Meydanı’nda belediye hizmet binası yapılmasını içeren anlaşma için tartışmalar sürüyor.
Geçtiğimiz günlerde AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ’ın Basmane Çukuru hakkında yaptığı açıklamalar dikkat çekmiş ve kent gündeminde tartışmaya neden olmuştu. Dağ, Basmane Çukuru’nda AVM-ofis-konut projesine karşı çıktığını söyleyerek projeyi “İzmir’in kalbine saplanacak bir hançer” olarak nitelendirmişti.
Yaşanan süreçle ilgili ise İntegral Araştırma Şirketi Koordinatörü Ümit Yaldız Sonsöz TV’de değerlendirmelerde bulundu.
KENDİ ADIMA DOĞRU BULUYORUM
Basmane Çukuru hakkında konuşan Yaldız, Hamza Dağ’ın söylemlerini desteklediğini söyledi. Yaldız, “Normalde tersi olması lazım. TMSF başkanı ile Dağ’ın anlaşması ve Cemil Tugay’ın buna karşı çıkması lazım. Türkiye’deki politikanın akışında bu gerekiyor. Körfezde mesela bu oldu. Körfezdeki çatışma iklimine bakıyorsunuz AK Partililer bir yandan CHP’liler bir yanda ‘Sen yaptın, ben yaptım’ ya da ‘sen kirlettin- ben kirlettim’ gibi atışma halindeler. Basmane Çukuru’nda TMSF başkanı ile CHP’li Tugay anlaşmış, Hamza Dağ konuyu bozmaya çalışıyor. Milletvekillerinin ya haberi yok ya duymazlıktan geliyorlar. Sanırım biraz can yakıcı bir top. İzmir’de kimse giremiyor bu topa. Hamza Dağ’ın son iki açıklaması yoruma muhtaç. Ben doğru buluyorum kişisel olarak. İzmir’in lehine açıklamalar. Elektrik fabrikası ile ilgili dedik ki; '40 katlı gökdelen yapacak duruma düştüyseniz buyurun İzmir Körfezini doldurun oraya gökdelen yapın’ demiştik. ‘Havagazı Fabrikası ile Tütün depoları ile burası kültürel ada olarak değerlendirilsin, İzBB burayı restore etsin’ dedik. Aradan 2 hafta geçti Hamza Dağ benzer şeyler söyledi ve ‘40 katlı gökdelen yaptırmayız’ dedi. Yapmak isteyen özelleştirme idaresi, yani, hükümet. Hamza Dağ kim? AK Parti Genel Başkan Yardımcısı. Erdoğan’ın yardımcısı. Yani Erdoğan’ın yardımcısı, özelleştirme idaresine Elektrik Fabrikası üzerinden ayar verdi. Basmane çukurundaki tartışmaya bakıyorsunuz. Bir tarafta TMSF aleyhinde bir mahkeme süreci var. Tunç Soyer döneminde İzBB’nin açtığı ve bilirkişi raporlarının İzBB lehine gelen mahkeme kararlarından dolayı böyle oldu bittiye getirerek burayı paketlemeye çalışıyor TMSF. TMSF’nin olayı ne? TMSF; Kamunun alacağını tahsil eden kuruluş. Sayın Cumhurbaşkanının ya da hükümetin tulumbasına su taşıyan bir kuruluş. O ne ister? Ne istediğini görüyorsunuz. Her yerde onu satalım, bunu satalım… İşi bu. Kuruluş felsefesi bu. O bunu istiyor zaten. Hamza Dağ ne diyor? Buraya 72 bin metrekare AVM ve ticarethane yapmak yerine tüm kamusal alanları buraya taşıyalım diyor. Cumhurbaşkanlığının Konak Meydanı’ndaki binasını da yıkalım, orayı meydana dönüştürelim ki bu sadece Hamza Dağ’ın değil, pek çok CHP’linin de savunduğu projedir. Yani Konak Meydanı’nı büyütmek, o alandaki kamusal alanı hatta SGK ve vergi binası dahil olmak üzere Pier’e kadar kaldırmakla ilgili bir düşünce… TMSF’nin İzmir’de Cemil Tugay ile hayata geçirmeye çalıştığı projeye limon sıkıyor Hamza Dağ. AK Parti’nin diğer milletvekilleri de topa giremiyor şu ana kadar” diye konuştu.
KOLAY BİR ŞEY DEĞİL
Süreçten Erdoğan’ın da bilgisi olduğunu belirten Yaldız, “Hamza Dağ burada ne amaçlıyor? Ne amaçlayabilir? Burada bir kere seçim sürecinde de AK Parti genel kurumsal politikasını dışından bir Hamza Dağ politikası vardı. Tartışıldı bu. Afişlere Hamza Dağ yazıldı, AK Parti amblemi konulmadı falan… Hamza Dağ burada münferit, kendine has bir duruş ortaya koyuyor. İzmir’deki bu siyasal süreçlere aslında bir çeşit ayar, balans yapıyor bence. Partili diğer arkadaşlarına ya da diğer partililerin bir bakış açısı kazandırmaya çalışıyor. Kendi bakış açısını ortaya koyuyor ve cesaretle ortaya koyuyor. Ama kolay bir şey değil. Erdoğan’ın da haberinin olduğu söyleniyor TMSF ile CHP’li Belediye Başkanı arasındaki anlaşma sürecinden. Erdoğan’ın da bilgili ve onayı olduğu bilinen konuyla ilgili Hamza Dağ topa giriyor” dedi.
‘İZMİR PATRONU BENİM’ DİYOR
Hamza Dağ’ın İzmir ile ilgili pozisyonundan bahseden Yaldız şunları söyledi:
“Hamza Dağ’ın verdiği mesajın 2 yönü var. Birincisi kamuoyuna Hamza Dağ duruşu olduğunu gösteriyor. Basmane Çukuru ile ilgili seçim sürecindeki sözleri üzerinden atıfta bulunuyor. ‘Biz seçim sürecinde de Konak Meydanı’nda binanın yapılamayacağını hatta cumhurbaşkanlığı ve kamu binalarının yıkılacağını söylemiştik’ diye devam ediyor sözlerine. Bu kamuoyuna verdiği mesaj… Bir da parti içine verdiği mesaj var. İzmir’den 1 tane genel başkan yardımcısı var. MYK üyesi, 6-7 yıldır da bu işi yapıyor. AR-GE’den sorumluydu şimdi Tanıtım ve Medyadan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı. Yani ‘İzmir’in patronu benim, bize sormadan bir takım işler yapıyorsunuz’ diyor belki de devlet ve kamu bürokrasisine, özelleştirme idaresine, TMSF’ye… Bizim görüşümüzü almadan, onayımızı almadan, düşüncemizi almadan… Bu da önemli bir mesaj. Siyaseti siz yapıyorsunuz, kente hesap verecek olan sizsiniz, kente hesap verecek olan siyasetçiyse Ankara’daki bürokratların bir takım operasyonel hareketleriyle kendi başlarına yerel siyasi aktörlere danışmadan, onların görüşünü almadan bunları yapmasını doğru olmadığını anlatmaya çalışıyor muhtemelen. Benim şaşırdığım nokta ne? Hamza Dağ tüm bunları yaparken cesur. Beklediğimizin ötesinde cesaretle yapıyor.
UZMANLARIN HESABINA GÖRE 50 MİLYON DOLARA YAKIN BELEDİYE KAYBININ OLMASI SÖZ KONUSU
Cemil Tugay ise belediye binasını hayata geçirip Basmane Çukuru mevzusunu çözen belediye başkanı olarak tarihe geçmek istiyor olabilir. Tugay’ın niyeti bu olabilir. Bizim uyarımız ne? Biz niye bu meseleleri konuşuyoruz? Diyoruz ki bunları çözsün tamam. Basmane Çukuru’nu kent lehine çöz, tamam. İzBB’nin hizmet binası yok gibi. Orada burada gecekondu gibi hayat yaşıyor İzBB Başkanı. Bunları çözerken kentin ve büyükşehir belediyesinin kamusal çıkarlarını öncele, burada tufaya gelebilirsin. TMSF burada metrekaresini 5 liraya satacağı alanla, metrekaresini en fazla 2 lira harcanacak alan üzerinden elma-mango takası yapmak isteyebilir. TMSF’nin amacı bu. TMSF maksimum karı düşünür. TMSF elindekini bir an önce en yüksek şekilde paraya geçirip hazineye göndermek isteyen bir kuruluş. Burada bizim hesaplarımıza göre, uzmanların hesabına göre 50 milyon dolara yakın belediye kaybının olması söz konusu. Biz bu kayba dikkat çekiyoruz. Yoksa Basmane’deki çukur sorunu çözülsün, Büyükşehir Belediye binası yapılsın, bu konuda Cemil Tugay’ın niyetinin bu olduğu konusunda bir irademiz yok”
KONAK MEYDANI, İZMİR HALKINA TERK EDİLMİŞ OLSA İNANILMAZ GÜZEL ŞEYLER OLMUŞ OLUR
Konak Meydanı’nda kamu kuruluşlarının kaldırılması konusunun bir CHP prjesi olduğunu da kaydeden Yaldız, “Bunu gösterdiği sürece, konularda şeffaf şekilde yürüdüğü sürece bir sorun yok zaten. Sorun Hamza Dağ’ın dediği gibi çözülse bir hayal edebilir misin? Konak Meydanı’ndaki Büyükşehir’in yıkılan binası, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın binası, onun yanında SGK binası ve Vergi Dairesi binası yıkılmış, devasa bir alan açılmış. Sadece Hamza Dağ’ın hayali değil. Yıllardır CHP’lilerin savunduğu bir şeydi bu. Ben Kemal Karataş’tan beri bu projeleri dinlerim. CHP’lilerde vardır bu gelenek. 2 haftada plan çözülür hem kamusal ve kamu bakış açısıyla bina yaparsanız, kimse itiraz etmez. Kamu binaları, emniyet, valilik, vergi dairesi, cumhurbaşkanlığı, belediye… Basmane Çukuru İzmir'in kamusal merkezi ve kalbi haline gelmiş olsa, Konak Meydanı kamuya, İzmir halkına terk edilmiş olsa inanılmaz güzel şeyler olmuş olur” diye konuştu.
GÜÇ BİRLİĞİ’NİN TÜM VARLIĞINI SATTINIZ
Lobi oluşturulması çağrısında bulunan Yaldız, “Şunun kavgasını verelim; TMSF’nin burayı İzmir’e bağışlaması kavgasını verelim. Bunun kavgası verilebilir. Bu anlatılabilir. Güç Birliğine çökmüş durumda TMSF. Güç Birliği’nin tüm malını sattınız zaten. En son Tire’deki fabrikayı sattı. Güç Birliği’nin Ege’deki tüm malını mülkünü tasfiye etti/sattı. Basmane Çukuru’nu satma. Sonuçta belediye de kamudur. Bu olabilir, böyle bir lobi oluşturulabilir. İzBB’nin açtığı davada iş bu noktaya geliyor zaten. Sorunlar çözülürken kentlinin içine sinsin. Herkesin kafasında soru işareti kalmasın. Elma mı geliyor, avakado mu oluyor, mango mu gidiyor ne oluyor? Arada gelen giden, dolaşan bir sürü iş insanı, bir sürü zirve yapılıyor İstanbul’da, Bursa’da orada burada. Bu alan kamuya kazandırılırsa Cemil Tugay asıl o zaman tarihine geçer. Cemil Tugay, Tabip Odası’nda, orada-burada yönetimde bulunmuş bir insan. Daha kamusal bakış açısı beklediğim biri. Öncesindeki referansları onu düşündürüyor TMSF ile yürüyelim edelimden ziyade. Hamza Dağ bunu söylüyor, Cemil Tugay TMSF ile yürüyelim noktasında. İzmir kazansın istiyorum ben” şeklinde konuştu.
