'EN ÇOK 2 YÖNTEMLE SAHTECİLİK YAPILIYOR'
Balda yapılan sahteciliği de dikkati çeken Toprak, 'Zeytinyağı, et ve süt ürünlerinden sonra en çok balda sahtecilik yapılıyor. En çok iki şekilde bu sahtecilik uygulanıyor. 1'inci yöntem şekerli su ile arının bal yapması sağlanıyor. Diğer yöntem ise yüksek fruktozlu mısır şurubuna aroma ilavesi ile yapılan bala benzetilen ürünler yapılıyor' dedi.
'ÇOK UCUZSA ŞÜPHELENİN'
Sahte balı gözle ayırt etmenin mümkün olmadığını vurgulayan Toprak, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Ne yazık ki birçok üründe olduğu gibi balda da gözle sahteciliği ayırt edemiyoruz. Hileyi, karbon analizi dediğimiz bir metotta tespit ediyoruz. Sektörün handikaplarından biri bu analizi yapan laboratuvar sayısının azlığı. İnternet üzerinden çok ucuza satılan ballar var. Bu ürünler, denetimsiz bir şekilde satılıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı'nın denetimlerini bu alanda da yoğunlaştırmasını öneririm. Çok sevdiğimiz ve çok satılan bir ürün. Ucuza satıldığında bir soru işareti oluşması gerekiyor. Bal alırken de her ürün gibi önce fiyatı kontrol edilmeli. Aşırı ucuz fiyata satılan ürünlerin tercih edilmemesi gerekiyor. Bal, güvenilir olduğunu bildiğimiz yerlerden alınmalı.'
'SAĞLIĞA ZARAR VERİYOR'
Taklit ve tağşiş balın birçok sağlık sorunlarına yol açtığını ifade eden Toprak, 'Özellikle yüksek fruktozlu mısır şurubuna aroma katılan ürünler, Bakanlığın da belirttiği gibi sağlık sorunlarına yol açar. Sürekli tüketiminde en çok diyabet ve karaciğerde rahatsızlıklara yol açıyor. Bu tür hileli ürünlerin kesinlikle tüketilmemesi gerekiyor' diye konuştu. (DHA)