FATİH YAPAR/EGEDESONSÖZ- Görevlerinin sona ermesinin ardından dokunulmazlığı kaldırılan eski milletvekilleri fezleke sancısı sardı. Türkiye genelinde onlarca eski vekil bu sancıyı yaşarken İzmir’in eski üç vekilinin de aynı durumda olduğu öğrenildi. Haklarında hazırlanan fezleke ve soruşturmalar milletvekili oldukları süre boyunca işleme konulmayan eski vekillere savcılıktan fezleke çağrıları yapılmaya başlandı.
CHP tarihinin en uzun soluklu grup başkan vekili olan İzmir eski Milletvekili Kemal Anadol, kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret suçlamasıyla bugün savcılığa ifade verirken partinin diğer milletvekillerinden Bülent Baratalı’nın dosyası ise Urla Cumhuriyet Savcılığı’na gönderildi. CHP eski İzmir Milletvekili Ahmet Ersin ise Ergenekon Terör örgütü’ne yardım ve yataklıktan dolayı hakkında hazırlanan fezlekesin işleme konulmasını talep etti.
AVUKATLIK YAPAMIYORUM
Ankara’da üç dönem İzmir’i temsil ettikten sonra listeye alınmayan CHP eski Milletvekili Ahmet Ersin fezleke sancısı yaşayan isimlerin başında geliyor. CHP’nin diğer bir milletvekili Erol Tınaztepe ile birlikte Erzincan eski Başsavcısı İlhan Cihaner’in yargılanması sürecinde dava delillerini karartmaya çalışmak ve Ergenekon silahlı terör örgütüne yardım etmek suçundan yargılanması talep edilen Ersin, bir an önce yargı sürecinin başlatılmasını istedi. Ersin’in, savcılıktan ayrıldıktan sonra CHP’den Denizli Milletvekili seçilen Cihaner’in o zaman görev yaptığı Erzincan’a giderek davada gizli tanık olan Munzur ile Eriza Otel’de Erdal Erdoğan isimli kişinin aracılığı ile görüştüğü belirtilmişti. Fezlekelerde ayrıca kamuoyunda tartışılan, içinde 80 bin TL olduğu ve gizli tanıklara verildiği öne sürülen siyah bond çanta ile ilgili iddialara da yer verilmişti.
AHMET ERSİN’E ERGENEKON FEZLEKESİ!
Ergenekon terör örgütüne üye olduğu gerekçesiyle hakkında hazırlanan fezlekeden sonra dokunulmazlığının kaldırılmasını isteyen Ersin, milletvekilliğinin ardından avukatlık mesleğine geri dönemediğini söyledi. Alanında İzmir’in tanınmış avukatları arasında bulunduğunu, yıllardır yaptığı mesleğe geri dönmek istediğini belirten Ersin, “Alsancak’ta büro tutmak için çalışmalara başladım ama bir türlü cesaret edemiyorum. Hakkımda hazırlanan fezleke milletvekili olduğum için askıya alınmıştı. Bir ön önce yargılama ve soruşturma aşamasının bitirilmesini istiyorum. Avukatlık mesleğine döndükten sonra Ergenekon’a üye olmak suçundan içeri alınabileceğimi bile düşünüyorum” dedi.
ERSİN: TEDİRGİNİM, BÜROMU AÇAMIYORUM
Önünü göremediğini ifade eden, kafasının da bir o kadar karışık olduğunu dile getiren eski Milletvekili Ersin, “Tedirginlik yaşıyorum. Yol haritası çıkmadığı için beklemek durumundayım. Erzincan Özel Yetkili Savcılık’tan İzmir’e yazının gelmesi gerekiyor. Yakın zamanda beni ifadeye çağırabilirler. Daha sonra da süreç başlar ve durumun daha de net olarak ortaya çıkar” ifadelerini kullandı
ANADOL BUGÜN İFADE VERDİ
CHP İzmir eski Milletvekili Kemal Anadol, Gümrüklerden Sorumlu eski Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen’e hakaretten dolayı savcılığa ifade verdi. CHP eski Grup Başkanvekili ve İzmir eski Milletvekili Kemal Anadol, milletvekilliğin sona ermesinden dolayı hakkında savcı karşısına çıktı. Gümrüklerden Sorumlu eski Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen’i rüşvet almaya göz yummakla suçlayan Anadol, hakkında hazırlanan “kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret” fezlekesi nedeniyle bugün akşam saatlerinde ifade verdi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatı ile Karşıyaka Cumhuriyet Savcılığı’nda ifadesi alınan Anadol, suçlamaları kabul etmedi.
BİRİLERİNİN YAPTIĞI ORTAYA ÇIKTI
Milletvekilliği döneminde ihbar mektubunu basın toplantısı yaparak okuduğunu belirten Anadol, “Ben, Aziz Eren isimli kişinin bakan, kardeşi ve müsteşar yardımcısının da içinde bulunduğu yapıyı anlatan mektubunu okudum. Basın toplantısından sonra Tüzmen hakkımda 1 milyon TL’lik dava açarken bürokratlar da 50 bin TL rakamına kadar birçok dava açtılar. Ben de bunların hepsinden beraat ettiğim ve Yargıtay son kararını verdi. Daha sonra Tüzmen, kendisine hakaret ettiğim gerekçesiyle savcılığa suç duyurusunda bulundu. Hakaret suçu işlediğim için soruşturma izni verildi ve ben de Karşıyaka’da ifade verdim” dedi. CHP’de en uzun süre grup başkan vekilliği yapan birisi olduğunu bunun da çocuklarına bırakacağı en önemli miras olduğunu ifade eden Anadol, “Bu zamana kadar hakkımda görevi ilham, rüşvet, yolsuzluk gibi olaylar nedeniyle hiç soruşturma açılmadı ve fezleke düzenlenmedi. Bu da benim için onurdur. Birilerinin yaptıklarını ortaya çıkarttığım için rahatsız oldular” ifadelerini kullandı
BAKAN İZİN VERMEDİ
Kemal Anadol, dönemin Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen’in kardeşi Tarkan Tüzmen aracılığıyla Gebze’de bulunan Sahra Kimya A.Ş’nin ortağı Mustafa Bakiler’den 1 milyon dolar para aldığını iddia etmişti. Gümrük Müsteşarlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı’nın, ‘kaçakçılığa yardım ettiği’ gerekçesiyle Gümrük Müsteşar Vekili Mehmet Şahin hakkında soruşturma istediğini, Bakan Kürşad Tüzmen’in ise bizzat kendisinin yaptığı ön incelemeden sonra ‘adli takibata konu olacak eylemi bulunmadığı’ gerekçesiyle bu soruşturma iznini vermediğini ifade eden Kemal Anadol, Tüzmen’in, kendisini yargının yerine koyarak Mehmet Şahin’i akladığını ifade etmişti. Aziz Eren imzasıyla gönderilen ihbar mektubunu okuyan Kemal Anadol, buna göre akaryakıt kaçakçılığına yardım eden veya göz yuman bürokratlardan; Gümrük Müsteşar Vekili Mehmet Şahin’in 300 bin dolar, Gümrükler Genel Müdür Yardımcısı Remzi Akçin’in 100 bin dolar, İzmit Başmüdürü Şükrü Keleş'in 150 bin dolar ve Gümrükler Daire Başkanı Yusuf Güney’in 50 bin dolar rüşvet aldıklarını ileri sürmüştü.
DOSYAYI ALMADIM
Kayıtlarda ‘ihaleye fesat karıştırmak’ suçlamasıyla hakkında fezleke hazırlandığı bilinen CHP İzmir eski Milletvekili Bülent Baratalı ise, Urla Cumhuriyet Savcılığı tarafından ifadeye çağrıldı. Kendisine resmi tebligatın yapıldığını ifade eden Baratalı, “Konunun ne olduğunu, içeriğinde ise tam olarak ne bulunduğunu bilmiyorum. 1998 yılında Urla’da belediye başkanı iken ‘ihaleye fesat karıştırmak’ suçundan yargılanmıştım. Zaten herkes beraat etti. Ayrıca Silivri’ye giderek Ergenekon duruşmasına katılmıştık. Bu da krize neden olmuştu. Belki bununla da ilgili olabilir. Konunun tam olarak ne olduğunu Pazartesi günü savcılığa gittiğimde öğreneceğim” ifadelerini kullandı.