Bu arada, Başbakan Erdoğan'ın kızı Esra Albayrak da gazetecilerin sorusu üzerine, bu ziyaretin insanlığın dikkatini bölgeye çekmesi açısından bir fırsat olmasını diledi. Albayrak, Kızılay'ın çadır kentinin gayet iyi durumda olduğunu da söyledi.
Başbakan Erdoğan'a kampı ziyaretinde; Somali Cumhurbaşkanı Şeyh Şerif Ahmed, eşi Emine Erdoğan, oğlu Bilal Erdoğan, kızları Sümeyye Erdoğan ve Esra Albayrak, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve eşi Sare Davutoğlu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Ömer Çelik ve Nüket Hotar, AK Parti Grup Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Güldal Akşit ve Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez de eşlik etti.
"BURADAN ÜLKEME SESLENİYORUM..."
Açlığın ve susuzluğun pençesinde bulunan Somali’deki durumu yerinde gören Başbakan Erdoğan, yardım edilmesini istediği bir çocuğun yolda yaşamını yitirdiğini söyledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Buradan ülkeme de sesleniyorum. Bazı kuru dedikodular var. Yani ’Türkiye’de açlar, sefiller varken Somali’de ne iş var?’ gibi yaklaşımlar ortaya koyanlar var. Onlara tavsiye ederim. Gelip şöyle bir Somali’yi bir gezsinler bakalım" dedi.
Başbakan Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Köşkünde Somali Cumhurbaşkanı Şeyh Şerif Ahmed tarafından kabul edildi. Erdoğan ve Ahmed, yaklaşık 2,5 saat süren kabulün ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Başbakan Erdoğan konuşmasında, mübarek Ramazan ayının içinde bulunulduğunu hatırlattı ve bu ayın tüm İslam dünyası ve insanlık için barışa vesile olmasını diledi.
Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
"Biliyorum ki Somali bugün son 60 yılın en sıkıntılı günlerini, aylarını, belki de yıllarını geçiriyor. Kuraklık ve kıtlık tehdidiyle karşı karşıya... Dolaştık, basın toplantısından sonra yine dolaşacağımız kamplar olacak. Gördüğümüz kadarıyla ortada bugüne kadar görmediğim bir felaket tablosu var.
Darfur kamplarını da dolaşmıştım. Şöyle bir karşılaştırdığım zaman buranın çok daha büyük bir felaketle iç içe olduğunu gördüm. Özellikle insanlar bir sağlık tehdidi ile karşı karşıya. Tabii her iki kampta da özellikle yavruların, çocukların o halini görmek insan olarak bizi üzüyor.
Sesinizi daha yakından işitmek için buradayız. Bakan, milletvekili arkadaşlarım, işadamlarımız işkadınlarımız, sanatçılarımız, sivil toplum kuruluşlarımızla buradayız. Bu ziyaret vesilesiyle buradaki durumu dünyaya duyurmak istiyoruz. Aslında bu Türkiye’nin bir sorunu değil. Bu bir insanlık sorunudur. Fakat biz Türkiye olarak, kimse yokmuş gibi davranmak suretiyle buradayız."
"LÜTFEN PARKLARDA NEŞE İÇİNDE GÜLE OYNAYARAK GEÇİREN ÇOCUKLARINIZIN HAKKININ BURADAKİ ÇOCUKLAR İÇİN DE GEÇERLİ OLDUĞUNU UNUTMAYIN"
Geçtiğimiz Çarşamba günü İslam İşbirliği Teşkilatı’nın İstanbul’da bir toplantı yaptığını hatırlatan Erdoğan, Somali Cumhurbaşkanı Ahmed’in de bu toplantıya katıldığını hatırlatarak toplantının adeta bir donörler toplantısı gibi gerçekleştiğini dile getirdi. Beklentilerinin bu noktada büyük olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, ancak beklentilerinin karşılığını bulamadıklarını ifade etti.
Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Aslında burada yaşananlar insanlığın, insani değerlerin, vicdanların test edilmesidir. Aslında burada yaşanan dram, uygarlığın, çağdaş değerlerin test edilmesidir. Bizim bütün dünyaya anlattığımız, altını çizerek söylemek istediğimiz şudur; Batılı değerlerin içi boş bir retorik olmadığını ispat etmek için bu testi uygar dünya başarılı bir şekilde atlatmak zorundadır. İnsanlığın şeref ve haysiyeti için bu çağda yaşayan herkes bu testi başarıyla geçmek zorundadır. Onun için buradan, Somali’den yüreklerin kan ağladığı bu topraklardan tek tek bütün insanlara, tek tek bütün vicdanlara seslenmek istiyorum. Dünyanın geri kalan alanlarındaki annelere, babalara seslenmek istiyorum. Lütfen parklarda neşe içinde güle oynayarak geçiren çocuklarınızın hakkının buradaki çocuklar için de geçerli olduğunu unutmayın.
Buradan ülkeme de sesleniyorum. Bazı kuru dedikodular var. Yani ’Türkiye’de açlar, sefiller varken Somali’de ne iş var?’ gibi yaklaşımlar ortaya koyanlar var. Onlara tavsiye ederim. Gelip şöyle bir Somali’yi bir gezsinler bakalım" dedi.
Erdoğan, "Süratle inşallah Somali’de Büyükelçiliğimizi de kuruyoruz. Büyükelçiliğin kurulmasıyla birlikte burada çok daha yoğun bir şekilde bu koordinasyonun sağlanmasını gerçekleştireceğimize inanıyoruz" dedi.
Erdoğan, Somali Cumhurbaşkanı Şeyh Şerif Ahmed ile ortak basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"Kamptaki yavruların gıdasızlık ve susuzluktan ne hale geldiğini bizzat gördük. Hastaneye yetiştirmeleri için arkadaşlardan ricada bulunduk. O yavrulardan bir tanesi de yolda vefat etti. Somali’de annelerin babaların yürekleri yangın yeri. Bu yangını söndürmek aslında mümkün. Bizler, Türkiye olarak ’dünyadaki diğer ülkeler acaba ne der’ bunu beklemiyoruz. Ayni ve nakdi olarak gerek buradaki kuruluşlarımızın yaptığı çalışmalar, gerek bundan sonra yapılacak çalışmaların bir tespitinin taslağını çıkartmış bulunuyoruz. Yarın saat 14.00’de İstanbul Dolmabahçe’deki ofisimizde tüm ilgili kuruluşlarımızın yöneticileri ile bir araya gelmek suretiyle atılacak adımların bir yol haritasını çıkartacağız.
Burada bir tespitimiz var onu özellikle vurgulamak istiyorum. Kaynakların israfına gitmeden, verimliliği esas almak suretiyle burada yatırımlara gitmenin faydasını görüyorum. Süratle koordinasyonumuzu sağlamamız lazım. Herhangi bir kurumsal milliyetçiliğe gitmeden, burada bu ortak, kolektif adımı atmamız gerekiyor. Süratle inşallah Somali’de büyükelçiliğimizi de kuruyoruz. Büyükelçiliğin kurulmasıyla birlikte burada çok daha yoğun bir şekilde bu koordinasyonun sağlanmasını gerçekleştireceğimize inanıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanından yer konusunda da bunun sözünü aldık. Önce tahsis edilen mekanda büyükelçiliğimiz göreve başlayacak. Ardından da Türkiye’nin büyükelçiliğine yakışır büyükçe bir araziyi tahsis edecekler ve orada da büyükelçilik binamIzı yapmak suretiyle çalışmalarımızı sürdüreceğiz.
Tabii görünen tablo şu; özellikle Somali’nin kendi iç barışını sağlamak için de üzerimizde bir sorumluluğun olduğuna inanıyoruz. Temenni ediyorum ki bu samimi niyetlerimiz sonuç verir."
KURU DUA YETMİYOR
400 yataklı kullanılmayan bir hastaneyi devralıp restorasyonunu gerçekleştireceklerini bildiren Başbakan Erdoğan, bu hastaneyi sabit bir hastane olarak, sahra hastanelerini de intikal merkezleri olarak değerlendireceklerini açıkladı.
Somali’de ciddi bir şekilde su sorunu bulunduğunu kaydeden Erdoğan, "Bol miktarda su kuyuları açmak suretiyle bu sıkıntıyı gidermenin gayreti içinde olacağız. Enerji noktasında burada jeneratörleri özellikle belli merkezlere yerleştirmek suretiyle, elektrik enerjisi noktasındaki sıkıntıyı da minimize etmek için bir gayretimiz olacak. Yolların halini gördünüz. Havaalanından çıktığımızda adeta safari yapar gibi bir durum söz konusu. Onun için havaalanı-şehir arasındaki yolu süratle yapacağız" dedi.
Başbakan Erdoğan, yol kenarlarında bulunan kesilmiş hayvanların kurumuş ya da kurumakta olan kemiklerine de dikkati çekerek, "Sağlıklı bir yapı olsa bu kemiklerden istifade edilebilir, kullanılabilir. Sektör halindedir, o sektörün içinden gelmiş biri olarak bunu biliyorum" diye konuştu.
Sıkıştırılmış çöp taşınmasına yönelik olarak, çöp kamyonlarını süratle Somali’ye göndereceklerini belirten Başbakan Erdoğan, okul noktasında atılması gereken adımlar bulunduğunu kaydederek, TOKİ aracılığıyla bu inşaatların yapılacağını söyledi.
Somali’de en önemli sıkıntının güvenlik olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, güvenliğin sağlanması ile birlikte Türkiye’nin Somali’deki hizmetlerini çok daha süratle vereceğini ifade etti. Başbakan Erdoğan, "İnanıyorum ki Somali kendi kaynaklarıyla çok daha farklı bir gücü devşirebilecek erdeme sahiptir. Bu konuda birikimlerimizi kendileriyle paylaşmaya hazır olduğumuzu kendilerine ifade ettim. Umutlarınızı asla yitirmeyin, ’umutlarını asla yitirmesin Somali’ diyorum. Kalbimiz, desteklerimiz sizinle beraberdir" dedi.
Açlık sorunu nedeniyle hayatını kaybeden Somalilere Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dileyen Erdoğan, "Tabii kuru dua yetmiyor. Fiili duaya ihtiyaç gösteriyor. Onun için fiili duayı da hep birlikte yapma zamanıdır. İmkanlarımızla inşallah bu yardımı yapacağız" diye konuştu. (ajanslar)