HABERLER>POLİTİKA
15 Haziran 2011 Çarşamba - 09:14

'Hesaplaşma olmadan helalleşme olmaz'

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Başbakan Erdoğan'ın balkon konuşmasında seçim kampanyasındaki kırgınlıklar için helalleşme istemesiyle ilgili olarak ''Hesaplaşma olmadan helâlleşme olmaz. Hükümet olarak seçimlerde MHP’ye kurulan tuzakları, kaset tezgâhlarını ortaya çıkarıp yargıya teslim etmeliler'' dedi.

 Hesaplaşma olmadan helalleşme olmaz

İSTANBUL - MHP Lideri Devlet Bahçeli, seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından ilk yüz yüze demecini Milliyet Gazetesi'nden Fikret Bila'ya verdi. Bila, Bahçeli'nin seçim sonuçlarıyla ilgili ön raporlar üzerinde çalıştığını, bunlardan birinin de Meclis dışındaki sağ partilerin oylarıyla ilgili olduğunu yazdı.
 
İşte Bahçeli ile yapılan o röportaj:
 
“KÜÇÜKLER AKP’YE GİTTİ”
 
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yüzde 50’yi nasıl bulduğu sorusunun cevaplarından biri olarak gördüğü raporu göstererek şu yorumu yaptı:
 
“Şimdi Meclis dışında kalan partilerin oy oranlarına bakıyorum. 2007 seçiminde Meclis dışında kalan sağ partilerin oy toplamı yüzde 12.99 olmuş. 12 Haziran 2011 seçiminde ise bu partilerin aldığı oy toplam yüzde 4.04 düzeyinde. Aradaki 8.45 oranındaki oyun da AKP’ye gittiği anlaşılıyor. Yüzde 50’ye ulaşmada bu oyların kaymasının da önemli etkisi olduğunu düşünüyorum. Küçük partilerin oyları da AKP’de toplanmış görünüyor.”
 
“KASET TEZGÂHLARINI ORTAYA ÇIKARSINLAR”
 
Başbakan Erdoğan, balkon konuşmasında seçim kampanyasındaki kırgınlıklar alınganlıklar için helâlleşme istedi. Hesaplaşma değil helâlleşme istediklerini söyledi. Kendi hakkını helal ettiğini söyledi. Siz de ediyor musunuz?
 
- Başbakan’ın balkon konuşmasında iki önemli konu vardı. Birisi, hesaplaşma yerine helâlleşme sözüydü. Hesaplaşma olmadan helâlleşme olmaz. Hesaplaşmadan helâlleşmem. Helâlleşmeden önce bir hesaplaşma yapılmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin hükümeti olarak, seçimlerde MHP’ye kurulan tuzaklar, kaset tezgahlarını ortaya çıkarmaları, yargıya teslim etmeleri, böylece hesaplaşmanın yapılması gerekir. Eğer bu oyunların içinde devletin kurumları varsa, onlar ortaya çıkarılsın ve hesap sorulsun. Önce bunu yapsınlar. Ayrıca meydanlarda MHP’nin hiç hak etmediği bin bir çeşit hakaretler yapıldı, iftiralar atıldı. Tehditler savuruldu. Bunlar için de özür dilemeleri gerekir. Özür dilemeden de helâlleşme olmaz. Kendisi bizim meydanlardaki bazı sözlerimiz için yargıya başvurarak hesaplaşmaya yöneldiğine göre, helâlleşmeden önce hesaplaşma istemek bizim de hakkımızdır.”
 
“ÖNCE AÇIKLAMA YAPSIN SONRA KAPIYI ÇALSIN”
 
Başbakan Erdoğan, balkon konuşmasının ardından yönelttiğim soruyu yanıtlarken, yeni anayasa konusunda muhalefet partilerinin kapısını çalacağını, uzlaşma arayacağını söyledi. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Kapım açık, buyursun gelsin” yanıtını verdi. Sizin yanıtınız nedir?
 
- Başbakan yeni anayasa konusunda uzlaşmacı bir üslup kullandı. Muhalefetin kapısını çalacağını söylüyor. Kapımızı çalmadan önce kafasında nasıl bir anayasa var onu kamuoyuna açıklasın ki, biz de bilelim. Sayın Başbakan, seçim kampanyası boyunca yeni anayasadan söz etti ama nasıl bir anayasa düşündüğünü kapsamlı biçimde açıklamadı. Önce bu açıklamayı yapması gerekir ki, biz de kapıyı açıp açmayacağımıza karar verebilelim. Önce o açıklamayı yapsın sonra kapıyı çalsın.
 
“ORTAK BİR ANAYASA KOMİSYONU KURALIM”
 
MHP olarak sizin de anayasa değişikliği çalışmalarınız vardı. Yeni anayasa konusunda uzlaşma sağlanabilmesi için sizin öneriniz nedir?
 
- Bizim önerimiz şu: Meclis açılıp TBMM Başkanlık Divanı oluşturulduktan sonra çalışmalar başlayabilir. TBMM Başkanı’nın öncülüğünde bir ortak komisyon kurulabilir. Bizim önerimiz bu komisyona her partinin iki milletvekili ve bir de hukuk profesörü vermesidir. Her parti bu komisyona kendi anayasa ön hazırlığını bir rapor olarak sunar. Her partinin anayasa çalışması masaya yatırılır. Böylece uzlaşılacak konular belli olur. Bundan sonra kesinlikle uzlaşma sağlanamayan konular tespit edilir ve bunlar kamuoyuna açıklanır. Uzlaşma sağlanan konular üzerinde de çalışma devam eder ve metin yazılır. Bizim anayasa hazırlığımız tamam. Böyle bir komisyona sunacak durumdayız. Bize göre çalışmanın bu yöntemle yapılması gerekir. Ancak başka bir projeleri varsa, AKP’nin bir dayatması söz konusu olacaksa, böyle bir çalışma yürümez, onun da kamuoyuna açıklanması gerekir. O zaman bir başka yol olarak AKP-CHP-BDP bir metin üzerinde anlaşırlar ve onu açıklarlar. Bu durumda biz de bu metin üzerindeki görüşlerimizi açıklarız.
 
“ANAYASA İÇİN MHP'NİN ÜÇ KIRMIZI ÇİZGİSİ VAR”
 
Yeni anayasa konusunda MHP’nin kırmızı çizgilerinden söz ediliyor. Bunlar nelerdir?
 
- Evet, bizim kırmızı çizgilerimiz var ki, bunlar Türkiye Cumhuriyeti’nin de kırmızı çizgileridir bize göre. Üç başlık altında toplayabiliriz: 1- Anayasanın başlangıç metni; 2- Anayasanın ilk üç maddesi; 3- Demokratik özerklik gibi taleplerle Türkiye’yi bölünmeye götürecek madde teklifleri. Anayasa’nın başlangıç metni ve ilk üç maddesi konusunda hassasiyetimiz yüksektir. Keza, özerklik gibi, iki dil gibi Türkiye’yi bölünmeye götürecek tekliflere de kesinlikle karşı dururuz.
 
“OY VERMEYEREK BİZİ TERBİYE ETMEK İSTEDİLER”
 
MHP yönetiminde yer alan 10 isimle ilgili olarak internette yayımlanan kasetler nedeniyle siz ve partiniz zorluk çektiniz. Bu kasetler oylarınızı etkiledi mi?
 
- Türk toplumu ayıpların örtülmesi konusunda inançları doğrultusunda hareket etti. MHP’nin yüzüne vurmadı. Meydanlarda, hiçbir yerde bana bu konuda tek bir soru yöneltilmedi. Bu Türk toplumunun inancından ve olgunluğundan gelen bir hareket tarzıdır. Ayıbı yüzümüze vurmadı. Ayıpları örtmek, yüze vurmamak Türk toplumunun inancının, terbiyesinin bir gereğidir. O da öyle yaptı. Ayıbı yüzümüze vurmadı ama bazıları oy vermeyerek terbiye etmek istedi, tepkisini böyle gösterdi. Meydanlar doluydu, coşkulu kalabalıklar vardı ama hepsi oya dönüşmedi. Özellikle Orta Anadolu’da seçim sonuçlarına baktığımızda bu bölgedeki oy kayıplarında bunun etkili olduğunu düşünüyorum.
 
“MHP’SİZ PARLAMENTO”
 
‘Bu olaylar parti içi çekişmelerden kaynaklanıyor’ yorumları da yapıldı. Sizin kuşkularınız hangi yönde?
 
- Türkiye 17. seçimini yaptı. Her seçimde MHP’nin oy kaybetmesi için çaba gösteren çevreler olmuştur. Ancak bu seferki gibi bir yıpratma kampanyasıyla karşılaşmamıştık. Çok zor şartlar altında seçime girdik. Bu kampanyanın amacı MHP’yi Meclis dışında bırakmaktı. Bunun nedeni de kurmak istedikleri yeni Türkiye modeline karşı MHP’nin Meclis’te milli bir direniş göstereceğini bilmeleriydi. MHP’nin direnişini 12 Eylül referandumu öncesinde hem Meclis’te hem toplumda gördüler. Bu milli direnişi kırmak, Meclis dışına itmek istediler. Bunu sağlamak için MHP’yi itibarsızlaştırma kampanyasına giriştiler. Bir yandan bazı anket kuruluşları ve bazı köşe yazarları MHP’nin barajı aşamayacağı algısı yaratmaya çalıştılar, bir yandan da bu kaset tezgâhları kuruldu. Hem Meclis dışına iteceklerdi hem de bazı kışkırtmalar ve provokasyonlar yaparak, partimizi bir suç örgütü gibi göstereceklerdi. Ancak MHP inanmış kitlemiz ve bu oyunu gören halkımız MHP’ye sahip çıktı.
 
“ERKEN KURULTAY TALEP EDENDEN KUŞKULANIRIM"
 
Seçim sonrasında MHP’de olağanüstü kurultay toplanması söz konusu mu, bu yönde bir talep var mı? Sizin başarısız gördüğünüz örgütleri görevden almanız, bir yenilemeye gitmeniz söz konusu mu?
 
- Olağanüstü kurultay talebi gelmedi. Erken kurultay talep edeni MHP’yi Meclis dışında bırakmak isteyenlerle ilişkilendiririm. MHP’ye karşı oynanan oyunlarla ilgisi olduğundan kuşkulanırım. Kurultay normal zamanında yapılır. Bizim önce başkanlık divanımızı oluşturmamız gerekiyor. Bu yapıldıktan sonra iller itibarıyla seçim sonuçlarını tek tek analiz edeceğiz. Bu çalışmadan sonra değerlendirme yapacağız.
 
“DRK KURULMALI”
 
İmralı’yla yapılan görüşmeleri, Habur girişini çok sık şekilde eleştirdiniz. Türkiye’nin bölünmeye sürüklendiği vurgusu yaptınız. Ancak milliyetçi oylarda bir sıçrama görünmüyor. Bunu nasıl izah ediyorsunuz?
 
- Tabii seçimlerin ne kadar adaletli olduğuyla ilgili bir konu. Siyasi partiler seçimlere eşit imkânlarla girmiyor. İktidar partisi, devletin imkânlarıyla birlikte ve yine devletten aldığı mali yardımları birleştirerek, bunun üzerine de medyanın yüzde 90’ının desteğini koyarak kampanya yürüttü. Bu imkânlardan çok uzak partiler yarışa girdiler. Bu ne kadar adil? Ticarette haksız rekabeti önlemek için bazı tedbirler alınır. Örneğin Rekabet Kurulu, ticarette haksız rekabeti önler. Bence siyasi partiler için de böyle bir kurula ihtiyaç var. Demokratik Rekabet Kurulu (DRK) kurulmalı. DRK da siyasi partiler arasındaki haksız rekabeti gözetmeli.

 
 
Kılıçdaroğlu’ndan adaya saldırı sonrası ilk açıklama
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Erdoğan'ın odasının şifreleri çözüldü
Masa düzenli ve simetrik. Görüntülü telefon, Ipad ve TV kumandasının yanı ...
Kılıçdaroğlu: Rakip çıkarsa yarışırım
Deniz Baykal'ın “Artık sana kimse inanmaz sözlerine” CHP Lideri Kılıçdaroğlu'ndan yanıt geldi.
Bir istifa çağrısı da CHP’li gençlerden
CHP'de parti içi muhalefetin sesi giderek artıyor. PM üyeleri, eski milletvekilleri ...
 
Bayır: 366 oy başka partilere yazıldı
İzmir'de sıfır oy aldıkları görülen 8 sandıkta CHP'nin oylarının sehven ...
Örgüt, Tacettin Bayır’a sert çıktı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, başarısız örgütlerden hesap ...
Zülfü Livaneli'den Haberal açıklaması
Zülfü Livaneli, gündeme bomba gibi düşen yazısı ile ilgili olara bir açıklama yaptı.
 
AKP ve CHP geçersiz oylara itiraz etti
AK Parti ve CHP, kendi partilerinin mühürleri bulunan ve çeşitli nedenlerle ...
Erdoğan’dan Esad’a ‘şiddetten uzak dur’ uyarısı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile telefonda görüştü.
Süne’ye göre seçim hezimetinin sorumlusu yeni CHP
Kılıçdaroğlu’na yönelik eleştiri sesleri her koldan yükselirken, İzmir ...
 
Ender ALDANMAZ
Ender ALDANMAZ
Vali Bey neden ‘yıkamam’ dedi?
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
‘Keşke idam olsaydı’ diyenler haklı mı?
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Birkaç gün önce Çin
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
'Pişman olmuş adama Nobel verdiler!'
Dr. Hakan TARTAN
Dr. Hakan TARTAN
‘Gönülsüz bekarlar’ için bakanlar devreye!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
İmamoğlu yalnız mı bırakılıyor?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Atatürk’ten rövanşı alacaklar da…
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Dün ve Bugün Türkiye (10) 'Bak Postacı Geliyor'
Serdar DEĞİRMENCİ
Serdar DEĞİRMENCİ
Sonbahar
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Bu da geçer
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva