Ozan EKİZ / EGEDESONSÖZ – Ekmek parası uğruna metrelerce yükseklikte dökülen alın teri… 2 metrekare kadar dar bir alanda yaşam mücadelesi… Bir kol mesafesi kadar küçük bir kabin içerisinde yüzlerce metre yüksekte çalışan kule vinç operatörlerinin mesaileri burada geçiyor.
Kış mevsiminin gelmesiyle beraber rüzgar hızları artarken, metrelerce yüksekte olan bu kabinler ise bu hızları çok daha fazla hissediyor. Belirli bir metreye kadar asansörle, belirli bir metreden sonra ise merdivenle çıkılan kule vinçler, ağırlığı tonlarca olan inşaat malzemelerini taşımak için kullanılıyor.
Normal şartlar altında bu kadar yük ve bu kadar yükseklikte olan kulelerin belirli bir rüzgar hızından sonra çalıştırılmaması gerekir. Mevsimlerin rüzgar ağırlıklı olmasından sonra yaşanan sorunları Kule Vinç Operatörleri Derneği Başkanı Mesut Güney anlattı.
“MAKİNELERDE RÜZGAR GÜLÜ OLMASI GEREKİR”
Güney, kullanılan kule vinçlerde rüzgar gülü olması gerektiğini ve belirli bir rüzgar hızından sonra çalışılmasının risk teşkil ettiğini, “Normal şartlarda rüzgar hızı 40 km/sa’yı geçtikten sonra kalıp malzemesi almaması lazım. 45 km/sa’ya kadar demirle çalışabilir. 45 km/sa’dan sonra hiç malzeme almaması gerekiyor. Kullanılan makinelerde rüzgar gülü olması gerekiyor” sözleriyle anlattı.
“45 KM/SA’DAN SONRA ÇALIŞMAMAK GEREKİR, BAŞKA ÖNLEMİ YOK”
Kule vinçlerin rüzgara karşı tek önleminin çalışmamak olduğunun altını çizen Güney, “Rüzgar gülü 45 km/sa’yı gösterdikten sonra malzeme alınmaması gerekiyor. Başka türlü pek bir önlemi yok. Rüzgar gülü olan makinelerde 40 km/sa’yı geçtikten sonra sarı uyarı veriyor, 45 km/sa’dan sonra kırmızı uyarı gösteriyor” dedi.
“KIRMIZI UYARIDAN SONRA ŞANTİYE ŞEFLERİ ÇALIŞTIRMAYA DEVAM EDİYOR”
Belirli bir rüzgar hızından sonra çalıştırılmaması gereken kule vinçlerin yine de canları hiçe sayılıp çalışıldığını belirten Güney, “Kırmızı uyarıdan sonra genelde çalıştıranlar oluyor. Şantiye şefleri ve işverenler operatörleri çalışmaları konusunda zorluyorlar. Operatör için büyük risk bu durum. Bu riski işverene anlatamıyorsun” diye sahada yaşananları anlattı.
“İŞ GÜVENLİĞİ DE İŞVERENE BAĞLI OLDUĞU İÇİN MÜDAHALE ETMİYOR”
İş güvenliği personellerinin de bu duruma müdahale etmediğini belirten Güney, “İş güvenliği de işverene bağlı olduğu için onlar da müdahale etmiyorlar. Normalde 50-55 km/sa’lara kadar operatörler kendi insiyatifini alıp çalışabiliyorlar. Bu zaman zarfında daha dikkatli olmaya çalışıyoruz” diyerek yaşadıkları zorlukları anlattı.
“RÜZGAR ANİDEN VURUNCA KORKU VE SIKINTI OLUYOR”
Kule vinç facialarının çokça yaşandığını belirten Güney, “İnşaatlarda kule vinç faciası çokça kez yaşanıyor. 70-80 km/sa’lara gelince ve rüzgar aniden vurursa o zaman korku ve sıkıntı oluyor” dedi.
“RÜZGARLI HAVALARDA ÇIKMAMAK GEREK AMA İŞTEN ÇIKARMAKLA TEHDİT EDİYORLAR”
Sahada şantiye şeflerinin ve işverenlerin tehditlerini anlatan Güney, son olarak şunları söyledi:
Rüzgar koşullarına göre çalışma durumu olması lazım ama şantiye şefleri ‘olsun’ deyip devam ediyor. Operatörün tecrübesini ve dirayetli duruşuna bağlı. Normalde operatörlerin rüzgarlı havalarda vince çıkmaması ve geri adım atmaması gerekir ama iş kaygısı sebebiyle çalışmak zorunda kalıyorlar. İşten çıkarmak gibi tehditler alıyorlar kuleye çıkmayınca.
