Çalışmak istemediğimiz günlerde… Günün bitimine kadar, ayırım yapmadan müziğin her türünü dinleriz. Yine epeyce süre önceki günlerinden biriydi… Dolaşırken çokça turnalı türkülere de rastladık.
Çok eskilerde böyle telefonlar yoktu. Gidip gelmesi haftalar süren mektuplar vardı. Hele asker ocağına giden oğulları, analarının dilinden hiç düşmezdi. Özledikçe de içi hasret dolu turnalı türküler söylerlerdi…
Ahmet Kaya’nın seslendirdiği, Türkiye’de sözleri Gülten Kaya’ya ait, ‘Ağladıkça’ ezgisi için, bunu en iyi söyleyenlerden Mine Koşan’ı ararken… Duygu içli şarkıya yine rastladım ki, Yurt Seven Kardeşlerin şarkısıydı : “Gitme Turnam Vuracaklar”dı adı…
Gitme turnam bizim evden / Dön gel Allah’ın seversen / Ayrılık ölümden beter / Dön gel Allah’ın seversen…
Gitme turnam vuracaklar / Kanadını kıracaklar / Seni yarsız… koyacaklar.
Turnalara yaşamaları için ;
Yalvar yakar oluyor iyi insanlar,
Seni vuracaklar diyor, kötü insanlar!
Oysa, Anadolu da, özellikle de Alevi-Bektaşi kültüründe, bir kutsal kuştur Turna... Semazenlere ilham veren, Cemde de semah figürlerinden biri olan…
Fransız Türkolog İrene Melikoff’un... Babası Azeri Türk’ü, annesi de Rus’tu. Bir Türk’le de evliydi. Mersin’de de bir süre oturdu. Alevilik-Bektaşilik üzerine araştırmalar yaptı…
Teorisinde diyor ki ; Güneş eski Türk’lerde bir külttü... Hz.Ali’de Güneşin islamlaşmış hali.
Eski Türk inançlarında turna, Güneşin bir kutsal simgesidir. Ve Turna, Hz. Ali’nin de simgesi…
Hekim Doç.Dr. Bedri Noyan, Turnanın Hz. Ali’nin sesi olduğu kabul edilmektedir diyordu. Avukat, eski İzmir ve Çiğli Belediye Meclis Üyesi arkadaşımız Kurtcebe Noyan’ın da rahmetli babası… Atatürk’e aşık, vatansever bir Dedebaba’ydı.
Türkülerimizde, bir haberleşme aracıdır da turna… Kendisiyle dertleşirsin, sevgiline duygularını aktarmakta aracı edersin...
‘Telli Turnam’ türküsünde Musa Eroğlu’nun da... yaptığı gibi!
Telli turnam selam götür / Sevgilimin diyarına /Üzülmesin ağlamasın / Belki gelirim yarına...
Turna sadece bizim kültürümüzde değil.
Çin ve başka kültürlerde de var. Japon kültüründe de önemli bir simge…
Turnalar iki yumurta yapar.
Eşler kuluçkaya yatar… Arayla,
Eşitlik de budur işte… Sırayla !
***
Musa Eroğlu deyince önce ‘Yolun Sonu Görünüyor’ şarkısı gelir akla… Bestesini yaptığı ve o buğulu sesiyle söylediği bu şarkı kulağa ne de hoş gelir!
Şarkının öyküsü de bir hüzün taşır…
Gazeteci Ali Öyüboğlu, 2013 yılında Milliyet Gazetesindeki köşe yazısında… Sözleri yazan Ordu Fatsalı Şoför Dursun Ali Akınet, bana şöyle anlattı… diye başlıyor da, yaklaşığıyla ;
Annem Zekiye Hanım 85 yaşına kadar hiç doktora gitmemişti. Bir gün hastalanınca götürüp Ankara Hacettepe’ye yatırdık. Bir dizi tahlil yaptırdık…
Ertesi gün sonuçları almak için odasından çıkarken nereye gidiyorsun diye sordu. ‘Tahlil sonuçlarını almaya gidiyorum’ deyince, elimi tuttu ve : “Yolun sonu görünüyor, hiç gerek yok” deyince, olur mu deyip çıktım. Odaya döndüğümde annem… son nefesini vermişti!
Bu şiiri, cenazesini Fatsa’ya götürürken yolda arabada yazdım… Bir dörtlüğünde şöyle diyordu ;
“Azrailin gelir kendi / Ne ağa der ne efendi / Sayılı günler tükendi / Yolun sonu görünüyor.”
Siyasette de çok revaçta olan bir sözdür,
“ Yolun sonu görünüyor “!
İyi Pazarlar...