24 Haziran'dan bu yana tam 100 gün geçti.

Gündemimiz nedir, diye sorulsa bir çırpıda cevap vermek mümkün değil.

Çünkü 100 günde olanlar doğru dürüst yönetilen bir ülkede seneler içinde dahi olamaz.

Şöyle bir filmi geriye doğru saralım.

Çok geriye değil.

100 gün geriye.

Önce yapılan değişiklikle Kabine (Bakanlar Kurulu değil) 16 kişiye indirildi.

Artık 'Bakanlar Kurulu' toplandı veya toplanacak denmiyor, 'Kabine' toplandı veya toplanacak deniyor.

Bakan sayısı indirilmesine indirildi ama atanan yardımcılıklar ile 60'ı buldu.

Sonra:

Kararnameler.

Öyle Bakanlar Kurulu kararnameleri değil. Zira Bakanlar Kurulu yok.

Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ve bunlara bağlı sayısız atamalar.

Elçiden Valiye, Emniyet Müdüründen Kaymakamlara kadar.

Hatırlamaya devam edelim:

Mesela:

Şarbon ne oldu?

Ne yapıldı, ne gibi tedbirler alındı ve verdiği zarar nedir?

Bilen var mı?

Ekonomiyi bile alt üst eden 'Dış güçler' ne oldu?

Bu 'Dış güçlerin' aracı rahip nerede ve ne olacak?

Hatta geldi geliyor denen 'kasırga' bile gelmeden yön değiştirdi.

İlginçtir yere göğe sığdırılamayan İlber Ortaylı bile okuduğuma göre kütüphanesini Saray'a bağışladı ve kendisi de galiba bir bakan yardımcısına danışman oldu...

Katar'ın hediye uçağı karada mı, havada mı?

'Eyyyy ABD' veya 'Eyyyy Merkel' ne oldu?

Suriye'nin neresindeyiz?

Ekmeğe zam var mı yok mu, o bile belli değil.

Hatta iğneden ipliğe yapılan zamlar dahi pek kimseyi ilgilendirmiyor galiba.

Döviz bir aşağı bir yukarı… Takip edebilene aşkolsun.

ABD, İçişleri ve Adalet Bakanıyla ilgili yaptırım kararları almıştı. Biz de misliyle karşılık verecektik. Sonra bir baktık ki, BM Genel Kurulu'nda bir ara ABD Başkanı ile Erdoğan görüşmüş.

Ve bu arada bana göre en ilginç olan:

24 Haziran'dan bu yana uygulanan 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne uyum sağlayabilmek için TBMM Tüzüğü değiştiriliyor'...

Pekiyi, değişiklik neleri içeriyor?

16 Nisan referandumunda nelere 'hayır' dedikse, işte o konular Tüzük'ten çıkarılıyor.

Ve TRT'den dinlediğim kadarı ile değişiklik teklifi beş partinin, yani AKP, CHP, MHP, İYİ Parti ve HDP'nin ortak imzaları ile Binali Yıldırım tarafından TBMM'ye sunuldu.

İktidarı anlıyorum ama muhalefet de aklımızla alay ediyor.

Ve,

TBMM'deki halılar değiştirildi, kırmızı olan halılar turkuaz rengine dönüştürüldü...