Yaşama bir ağaç gibi kök salmak önemlidir. Çünkü gövde kesilse de kök topraktadır.
Sadece eylem ve söylemleriyle bir duruş sergileyenlerin köklerinden yeni yaşamlar filizlenir.
Tarih, toprağa karışanlarla toprağa kök salanların mücadele alanıdır bu yüzden.
Hayata eldivensiz dokunanlar, acı biberden reçel yapanlardır.
Onlar iyi bilir ki hayat, kapı eşikleri üzerine kuruludur.
Evrenin matematiği o kapı eşikleriyle özünü, derinliğini, anlamını bulur. Bu döngü değişmez.
Döngüyle didişmeyi bırakıp döngünün varlığını kabul ettiğimizde sakinleşir, demleniriz.
Sadece hangi tarafın kışa yakın durduğu değişebilir.
Zaman, raydan çıkabilir.
Yazın en güzel zamanında kış kapıyı çalabilir; bahar, kara kışa bir kucak dolusu papatya armağan edebilir.
Hayatın kime ne sürpriz hazırladığı belli olmaz.
Yaşam, sürprizlerini kalpten geçene göre sunsaydı şayet küçük çocukların, hayvanların, açken tokum diyenlerin ağırlığı altında yok olurdu dünya.
Diyeceğim odur ki; kimin neyle sınanacağı belli olmaz. Bazen yaşananların şiddeti de eşikteki mevsimi değiştirebilir.
O yüzden eşikten atlama vakti geldiğinde adım atacağı yeni eşik kadar geride bıraktığı mevsime de dikkat etmek zorundadır her fani.
100 BİN NUMUNE
İşte Sağlık Bakanlığı, böylesi bir yol ayrımındadır. Yaşama tutunmak için çabalayan insanların kışını yaza çevirmek için mevcut koşullarını zorlamalı, yeni seçenekler devreye sokmalı ve içinde bulunduğu durumu kamuoyuyla paylaşmalıdır. Bu bir tercih ya da lütuf değil görevidir. Kurumsal kimliğin zedelenmemesi için de bu önemlidir.
Çünkü süreç yavaş işlediğinden zamanla yarışan hastalar bir kapı eşiğinde bekletilmektedir.
Türkiye Kök Hücre Koordinasyon Merkezi'nin (TÜRKÖK) verilerine göre, kemik iliği nakli bekleyen yaklaşık hasta sayısı 1700 iken 100 bin civarında numune hala incelenememiştir.
İncelemeyen numnelerde nakil bekleyen hastaların genetik ikizlerinin olma ihtimali vardır.
Rakamlarla, istatiksel verilerle ifade ettiğimiz durum insan hayatıdır.
Kanların acilen taranması gereklidir.
Sağlık Bakanlığı süreci kamuoyuyla paylaşmalıdır. TBMM bunu gündemine almalıdır.
TALEPLERİ DUYALIM
Hastaların Sağlık Bakanlığı'ndan talepleri şu şekildedir:
· HLA taraması yapılmamış yaklaşık 100 bin kan örneğinin hızlıca işlenebilmesi için uygun laboratuvarları/teknolojileri olan üniversite hastaneleri ve özel hastanelerin devreye sokulması.
· Yurt dışında ki laboratuvarlarda numunelerin çalışılması.
· TÜRKÖK 'e yapılacak ilave personel/makine desteği ile daha hızlı HLA taramaları yapılmasıdır.
Lütfen Kızılay'a gidin ve kök hücre bağışı yapın. Çevrenizdekileri de teşvik edin. Eğer bir hastayla eşleşirseniz vazgeçmeyin. Bağışçı olarak gösterdiğiniz duyarlılığı sürecin devamını takip ederek de gösterin. Sağlık Bakanlığı'na sesimizi duyurma çabamıza sizler de destek olun.
Karar sizin, vicdan sizin...
O hastalar ise hepimizin canından, yaşamından bir parça.
En kısa sürede güzel haberleri de yazmak inancıyla...