Erdoğan isteseler de istemeseler de herkes Osmanlıca öğrenecek dedi.
Asrın lideri böyle buyurunca bize de araştırmak düşüyor tabii ki.
Nereden araştıracağız? Google hazretlerinden elbette. En kolayı bu. Gidip kütüphanelerde vakit öldürecek halimiz yok.
Araştırırken Prof. Dr. Ahmet Buran hocanın bir araştırması denk geldi.
İyi bir araştırma, incelemenizi tavsiye ederim.
Derin akademik açıklamalara girecek değilim.
Açıkçası bilgi dağarcığım buna yetmez de.
Ancak söz konusu araştırmada değinildiği ve herkesin de bildiği gibi Osmanlıca da Kürtçede özgün dil değildir.
Her iki dilde karma diller kategorisindedir.
Kuşkusuz her dilin içerisinde başka dillerden alınma kelimeler vardır. Özellikle sanayii devriminden sonra batı kaynaklı birçok kelime bizim gibi sanayileşememiş toplumların dillerine yerleşmiştir.
Ancak bu dilin özgün sınıfından çıkması demek değildir. Zira dilin omurgası özgün dilde mevcut kelimelerden oluşmaktadır.
Fakat karma dillerde kendisine dair omurga yoktur. Omurgayı başka dillerin kelimeleri oluşturmaktadır.
Mesela Kürtçenin %40.96 sı Arapça, %29.23 ü Farsça, %14.73 ü ise Türkçedir. Görüldüğü gibi yaklaşık %85 i 3 anadilden oluşmaktadır. Kalan %15 i de başka dillerden alınmadır.
Bu araştırma Rusya Bilimler Akademisinindir. Arkasında başka düşünce aranmasın.
Osmanlıcayı incelediğinizde de yaklaşık aynı oranlar çıkacaktır.
Hata yukarıda ismini verdiğimiz Profösöre göre Kürtçe Osmanlıcanın halk ağzıdır.
Ben bu Osmanlıca sevdasının Erdoğan'ın akşam yatıp sabah aklına geldiğini sanmıyorum.
Bu sevdaya Öcalan'ında katkısının olduğunu düşünüyorum.
12 Eylül döneminde kart-kurt-kürt yakıştırmaları ile Kürdün ve Kürtçenin olmadığı iddia edilmişti.
Şimdide Erdoğan ile Apo Türkçe'yi ve dolayısı ile Türk'ü yok etmeye çalışmaktadırlar.
İşimiz gene Alevilere kaldı.
Bugün bir Türkçe varsa Alevilerin ve Alevi Halk Ozanlarının sayesinde vardır
Biraz daha gayret, biraz daha direnç….
Ne kaldı şurada yüz yılın dolmasına….
Konu dil.. hassas konu.
İki şiir olsun bu günlük….
YARIŞMA
Bir garip dil olmuş bizim dilimiz
Duruşmaya geldik duruşma yazar
Derdimiz adalet sözümüz silah
Vuruşmaya geldik vuruşma yazar
Bir sorun var idi danışılacak
Vardık daireye danışma yazar
Bakanlığın işi sosyal güvenlik
İsminin başında çalışma yazar
Dinleyici hazır hatip kürsüde
Baktım ki metinde konuşma yazar
Sorulacak soru ödül tamamda
Fakat programda yarışma yazar
Görüşelim diye vardık adrese
Kapının üstünde görüşme yazar
Hasımlar toplanmış barışılacak
Sözleşme yapmışlar barışma yazar
ANAMIN DİLİNDEN
ANAMIN DİLİNDEN
Anamın dilinden baktım sözlüğe
Halasına bibi diyirdi anam
Birine kızarsa naçar kalırsa
Cehennemin dibi diyirdi anam
Anasına aba teyzeye eze
Çeşmelere pahar kaynağa göze
Tahtadan yapılmış suluğa küze
Uşaklara sabi diyirdi anam
Çul ile örtülür tandırın şurti
Kumaş ile bezin adıda pırti
Çayından bir yudum çekerdi firti
Evete de tebi diyirdi anam
Suya ekmek doğrar derdi papara
Samanı eleyen elek şadara
Tavuklar ahırda çıkarlar tara
Binaya da yapi diyirdi anam
Havuca purçikli bulgura hedik
Patatese kartol keçiye gıdik
Mendile mahrama, köpeğe gudik
Tamama da hepi diyirdi anam
Çok pişmiş kızırık bayatsa kerti
Höllüğe çevrilir toprağa serti
Kuruya kıtırık yaşmağa örti
Yassı taşa lepi diyirdi anam
Kovaya bedura kilide zırza
Evet beeliydi misal faraza
Kafada olursa ağrı arıza
Verin hele hebi diyirdi anam
Çökelek lor idi öksürükse çor
Az pişmiş tatari çok tuzluysa şor
Dilsize lal derdi görmeyene kor
Kapıya da kapi diyirdi anam
Tavan arıstağdır geçen yıl bıldır
Kavruk una kavut damlaya şıldır
İşaret işmardır yan bakış peldir
Uluya da nebi diyirdi anam
Geceler elinden düşmezdi cağı
Yaza saklanırdı sami sambağı
Bazen çiğ düşmüş der bazen kırağı
Cimriyede kıpi diyirdi anam