Bugün Pazar...

Hiç bitmeyen sevgi ve saygıyla...

Atatürk'ü bu köşede anma ve hatırlama günü...

Az sonra…

Ulu Önder'in…

Kısacık yaşamının sadece son iki buçuk yılını geçirdiği…

İstanbul'daki Florya Köşkü'nün…

O'nu neden bu kadar çok mutlu ettiğine…

Yakından tanık olacaksınız…

Başlıyoruz…

***

Yıl; 1935'in ilk ayları…

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, rahatsızdır…

Doktoru Neşet Ömer…

Ulu Önder'e, yüzmenin ve güneşin iyi geleceğini söyler…

Ve birdenbire bir 'deniz köşkü' fikri doğar…

Atatürk, tez canlıdır; zaman kaybetmek istemez…

Proje yarışmasını yüksek mimar Seyfi Arkan kazanır…

Mimarın yapıyı bir halk plajıyla birleştirmesi…

Gazi'yi çok mutlu eder…

Amaç, şudur:

Cumhurbaşkanı'na özel bir Deniz Köşkü'nün çevresinde…

Vatandaş da serinleyecektir…

Bu isabetli kararı nedeniyle…

Seyfi Arkan…

Daha sonraları Atatürk'ün mimarı olarak anılacaktır…

***

Aslında 'Florya' diye bi'yer yok…

Ya, ne var?

Orijinali, Yunanistan'ın Batı Makedonya coğrafyasında yer alan…

'Florina' diye bi'şehir var…

Gel zaman, git zaman…

İstanbul'un deniz kenarı bu köşesinin adı işte…

'Florina'yı hatırlatsın diye 'Florya' oluyor…

***

Florya Köşkü…

Karadan 70 metre uzaklıkta…

Deniz tabanına dikilen kazıklar üstüne inşa edildi…

Karayla bağlantısı ise…

Ahşap bir iskele…

Görmeyenler için yazıyorum…

Ufak-tefek bir köşk değil Florya…

Yatak odaları ve banyolar var…

Kabul salonu ve kütüphane abartılı değil ama etkileyici…

İnce işle yaratılmış…

Hiçbir detay unutulmamış…

Üstelik…

43 gün içinde tamamlanmış…

Bugünün teknolojiyle bile…

Böylesi bir köşkü o sürede kapılarını açacak hale getirmek…

Bence hayal olur!

***

Gidip, gezenler bilir…

Ata'nın Florya Köşkü…

Türkiye'nin…

Erken cumhuriyet dönemi mimarisinin…

Simge eserlerinden biri olarak kabul ediliyor…

***

Atatürk…

Florya Köşkü'nü…

Vefatına kadar hep…

Siyasal ve bilimsel toplantılar için değerlendirmiş...

Ayrıca…

Gazi'nin bir alışkanlığı daha var…

Millet'inden hiç ayrılmamak gibi…

Mesela…

Dolmabahçe Sarayı'ndan…

Florya Köşkü'ne motorla gider, vatandaşla birlikte…

Denize girermiş…

Bundan büyük mutluluk olur mu?

***

İstanbul Belediyesi'nin…

Atatürk'e armağanı bu çok özel köşkü…

Ulu Önder'in ardından gelen Cumhurbaşkanları…

İsmet İnönü… Celal Bayar… Cemal Gürsel… Cevdet Sunay… Fahri Korutürk ve Kenan Evren…

Yaz aylarında düzenli olarak kullanmışlar…

Sonra…

Turgut Özal'dan itibaren…

Hiçbir Cumhurbaşkanı…

Nedense bu Köşk'te yaz aylarını geçirmek istememiş…

Neden?

Çünkü o bölge…

Hem eski ışıltısını kaybetmiş…

Hem de deniz suyunun kalitesi düşmüş…

Bu nedenle…

Köşk daha az kullanılır hale gelmiş…

N'etekim…

Kenan Evren'in görev süresi sona ererken…

O güzelim deniz köşkü…

TBMM Millî Saraylar Daire Başkanlığı'nın yönetimine girmiş…

Ardından onarılmış ve müze halini almı…

Şimdi…

Kimseler oradan denize giremiyor…

Ah, anılar…

***

O Köşk'ü…

Her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı…

Nasıl hatırlıyor?

Özellikle…

Atatürk'ün manevi kızı minik Ülkü ile…

Geçirdiği zamanlarda çekilen fotoğraflarla…

***

Ulu Önder'den kalma eşyaları merak ediyorsunuz di'mi?

Taaa 35 yıl önce…

Müzeye dönüştürülen Köşk'te…

Atatürk'e ait eşyalar ilk günkü gibi korunuyor…

Üstelik…

Büyük bir titizlikle…

***

Bitiriyoruz…

İstanbul'un Bakırköy İlçesi…

Basınköy Mahallesi'nde yer alan…

Florya Deniz Köşkü, pazartesi hariç…

Her gün 09.00 / 17.00 arasında ziyarete açık…

Bu zam furyasında…

Değişmediyse giriş ücreti; tam 20, indirimli 10 TL.

O havayı koklamalısınız…

Çok mutlu olacaksınız…

Nokta…

Hamiş: Günlerden bir gün, Atatürk Florya Köşkü'nden sahile bakarken gözleri iskelenin önündeki fotoğrafçı takıldı... Zavallı adam hiç iş yapmıyordu… Atatürk, yaverine seslendi: 'Fotoğrafçıya acıdım; bir şey yapayım, faydam olsun…' Ardından sandala binip, kumsala yanaştı… Fotoğrafçıya poz verdi… Bunun üzerine halk Atatürk'le fotoğraf çektirmek için sıraya girdi… O seyyar fotoğrafçı, Atatürk'ün kumsala onun için geldiğini hiç öğrenemedi…

Sonsöz: 'Yaşamak direnmektir; sevmek ise güvenmek… O zaman ayrılmayalım Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün izinden… / Anonim…'