Yaldız, AK Parti’nin İzmir adaylarını değerlendirdi: Yerli ve milli bir liste!

EGEDESONSÖZ – Gazeteci, İntegral Araştırma Şirketi Koordinatörü ve Bir TV Genel Müdürü Ümit Yaldız, SONSÖZ TV’de Gazeteci Fatih Yapar’ın programında AK Parti’nin İzmir Büyükşehir ve ilçe adaylarını yorumladı. 5’i MHP’li olan Cumhur İttifakı’nın 30 adayının 29’unun teşkilattan gelen isimler olduğunu, sadece Karaburun adayının sürpriz olduğunu anlatan Yaldız, “AK Parti’nin adayları, anketlerde hep önde çıkan isimlerdi” yorumunu yaptı.

HAMZA DAĞ, TEŞKİLATIN ELİNDE DOĞMUŞ BİR SİYASETÇİDİR
Hafta sonunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kamuoyuna tanıtılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Hamza Dağ ve aralarında 5 MHP’li adayın da yer aldığı 30 ilçenin adaylarıyla ilgili bilgiler aktaran Ümit Yaldız, şunları söyledi:

“Aslında fotoğrafa baktığımız zaman, daha yüksek, daha parıltılı, daha yıldız isimlerle donatılmış bir liste beklentisi içinde olanlar vardır mutlaka. Listenin büyük bölümünü tanıyorum. Nereden tanıyorum? İzmir’deki siyasi mesaimizden tanıyoruz, gazetecilik ve araştırmacılık kimliğimizle. Yaklaşık 25 senedir bu kentin havasını soluyorum. Listeyi, özellikle son dönemde yaptığım araştırmalardan da tanıyorum. İlçenizde belediye başkanı kim olsun diye seçeneksiz soru sorduğumuzda, listedeki isimlerin büyük bölümünün anketlerden çıkmış olmalarından dolayı tanıyorum. AK Parti, anketlere en çok başvuran parti. Her adımını anketlere göre atıyor. Hamza Dağ da anketlerden çıkmıştır. Hamza Dağ, gökten zembille inmedi. Kaç kişiyle yarıştırıldı! İşadamı Selim Gökdemir, Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli gibi. Hatta ben, Murat Kurum ile Hamza Dağ ikilisinin anketini gördüm İzmir’de. Hamza Dağ, Murat Kurum’la başa baş mücadele ediyor. Murat Kurum, çok popüler bir Çevre Şehircilik Bakanı. Bazı sorularda Murat Kurum’un önünde sonuçlar aldı. Bunları biz İntegral şirketi olarak yapmadık, gördüm diyorum. Bizim yaptığımız araştırmalarda da Hamza Bey çıkıyordu, ama genel merkezin yaptırdığı anketlerde de Hamza Bey çıkıyordu. Hem tanınırlık, hem de oy alma anlamında öndeydi. Bu da doğaldır. Çünkü Hamza Dağ, teşkilatın elinde doğmuş bir siyasetçidir. Gençlik kolları başkanlığı, milletvekilliği, genel başkan yardımcılığı derken 15-16 yıldır AK Parti’nin İzmir yolculuğunda bir nefer olmuştur. Özetleyecek olursak, Hamza Dağ’ın adaylığını anormal karşılamıyorum.”

İLÇE ADAYLARININ ÇOĞU, İLÇE BAŞKANLIĞI YAPMIŞ İSİMLERDEN OLUŞUYOR
İlçe belediye başkan adaylarının çoğunun ilçe başkanlığını yaptığını, ama hepsinin teşkilatta emeği olan siyasetçiler olduğunu belirten Ümit Yaldız, şu değerlendirmelerde bulundu:

“ İlçelere bakacak olursak, ilçelerin birkaç karakteristiği var; MHP’liler de dahil olmak üzere. Bu liste, teşkilat listesidir. Bana sorarsanız, bu ne listesi? Emek listesi derim. Gökten zembille inmiş, paraşütle inmiş tek aday gördüm, o da Karaburun’da. Oda 1,5 yıl ilçede kaymakamlık yapmış, emek vermiş biridir. İlçe başkanının da refere ettiği bir isim. Onun dışındaki isimler, uzun yıllardır teşkilatta emeği olan isimler. İlçe başkanlığından geliyor çoğu. Aliağa’da Serkan Acar’ı zaten tartışmaya gerek yok. Acar, MHP İlçe Başkan yardımcılığından gelen birisi. Uğur Demirezen, mevcut başkan, eski ilçe başkanıydı. Bilal Kırkpınar, Gençlik kolları eski İl Başkanı. Sadık Doğruer’in Kınık’taki emeği tartışılmaz. Bergama’da prim yapar mı? Kesin yapar. Çünkü neden? İzmir’din içinde birkaç tane lokal, alt kimlikleri olan alanlar var. Bunlardan biri Bakırçay’dır. Buralarda kendi siyasetçileri yakından izlenir. Sadık Doğruer de Bakırçaylıların dikkatle izlediği, hatta milletvekili olmasını istedikleri bir isimdi. Mecburi bir değişim oldu. Sadık Doğruer’i de tartışmaya gerek yok. Hüseyin Ay, yanı şekilde ilçe başkanlığı yapmıştır. Cevdet Çayır, Bornova’da ilçe başkanıdır. Adnan Öztekin, iki dönem AK Parti’den meclis üyesidir.  SHP CHP orijinli ama uzun yıllardır AK Parti örgütünde. Esat Tanık, MHP’nin Çeşme tercihi. O da Konak teşkilatında görev yapmış birisi. Murat Gökçekaya aynı şekilde Çiğli’de partide iyi tanınan birisi. Sema Akıncı, Dikili’de tanınan birisi ve geçen dönem de adaydı. Taner Acar, MHP’nin ilçe teşkilatlarından gelen bir isim. Deniz Doğan, Gaziemir için kıymetli bir isim. İl başkan yardımcılığı görevi var. Gümüş Saime Bucaklıoğlu, Güzelbahçe ilçe başkanı. Karaburun’da kaymakam var; Eyüp Kaykaç. İsmail Çiftçioğlu İlçe Teşkilat başkanlığı yaptı. Galip Atar Kemalpaşa’da teşkilatta bilinen birisi. Kınık’ta ilçe başkanı Sami Mollaahmet, Batı Trakya orijinli, ilçe başkanı. Saliha Özçınar’ı saymaya gerek yok. İki dönemdir Kiraz’da belediye başkanı. Ceyda Bölünmez Çankırı, milletvekili. Sinan Akdeniz, Menderes teşkilatında öne çıkan, nüfuzu olan bir isim. Aydın Pehlivan’ı zaten herkes biliyor. Selçuk’ta Zeynel Bakıcı, bir dönem belediye başkanlığı yaptı. Ödemiş’te Ali Hadim, zaten ilçe başkanıydı. Seferihisar’da Ahmet Aydın ilçe başkanı. Arif Demirkıran, MHP Tire İlçe başkanıydı. Özgür Erman Çağlar, milletvekili Mahmut Atilla Kaya’nın kayınbiraderi. Tarkan Bakırlı, eski ilçe başkanı. 30 ilçenin nerdeyse 25’inde ilçe başkanı var. Hepsinde teşkilat izi var. Hamza Dağ’ın da bu perspektifte olduğunu düşünürsek, burada bir bütünlük olduğunu görüyoruz. AK Parti, sahaya kendi teşkilatlarıyla inmiş. Dışarıdan transfer yapmamış. Daha önceleri ne olurdu? Bir hastaneni başhekimi, ziraat odası başkanı, esnaf odası başkanı aday gösterilir, bunlar da biraz ithal olurdu. Bu liste, AK Parti’nin yerli ve milli listesidir. Bu liste, teşkilatın, üyenin sahip çıkacağı bir listedir. Doğru bir listedir. Küskünlükler kırgınlıklar var mı, var!”

“OY VERMEM” DİYENLERİN ORANI, BÖYLE BİR KARARA SEVK ETMİŞ OLABİLİR
Ümit Yaldız, 2019’da seçim kaybeden Torbalı Belediye eski Başkanı Adnan Yaşar Görmez, Menderes Belediye eski Başkanı Bülent Soylu ve Kemalpaşa Belediye eski Başkanı Arif Uğurlu’nun bu seçimlerde aday gösterilmemesini de değerlendirdi. Yaldız, “Bu isimler anketlerde önde çıkmalarına rağmen neden aday gösterilmedi? Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim kaybeden belediye başkanlarını yazmayın, dediği konuşuluyor” sorusuna şu yanıtı verdi:

“Cumhurbaşkanının bu yönde bir değerlendirmesi olduğunu ben de duydum. Görevdeyken, başkan iken seçim kaybetmek, pek hayra alamet bir durum değildir. Kaldı ki bu ilçelerdeki oy oranları, kaybedildiğindeki oranlar, çok ciddi seviyedeydi. Torbalı’da yüzde 45, Menderes’te yüzde 40 düzeyinde oylar alındı.  Bunlar, ittifak zemininin kurbanı da oldular bir anlamda. HDP Torbalı’da aday çıkarmış olsaydı, AK Parti kazanabilirdi mesela. Ama Erdoğan’ın bakış perspektifi şu olabilir: Görevde bir belediye başkanının yüzde 51’i bulması gerekirdi, duygusu olabilir. Yüzde 51’i iktidarda olduğunuz halde bulamadıysanız, karşınızdakinin ne kadar oy aldığının bir anlamı yoktur. Beydağ’da mevcut başkan yüzde 51 aldı, rakibi yüzde 48,5 aldı. Hiç kimse yüzde 48,5 alan adaya kimse maşallah, aferin demedi. Kaybettin dediler. İkinci olarak da, araştırmalarda önemli olan sizin birinci sırada çıkmış olmanız değildir. Diyelim ki, bir belediye başkanının adını söyleyerek, seçim olsa ona oy verir misiniz diye soruyorum. Veririm yüzde 45, vermem yüzde 55!  Oy veririm de birincisiniz ama oy vermemde de birinci olabiliyorsunuz. Diğer adayları, sizin kadar tanınmıyor zaten. Onların karşıtlık oranı düşük. Siz beş yıl belediye başkanlığı yapmışsınız, sizi beğenen bir grup olmuş ama beğenmeyen bir grup da oluşmuş. Beğenmeyen grup, beğenen gruptan fazla! Parti, böyle bir durumda riske girmek istemiyor. Torbalı’da eski Başkan Adnan Yaşar Görmez’in daha iyi sonuçlar aldığını görüyordum; Kemalpaşa’da, Menderes’te böyle bir durum olmuş olabilir. Bu üç ilçede ortaya çıkan isimler, araştırmalar sonucunda çıkan alternatif isimlerdir. Son bir buçuk yıldır bu üç isim, bizim yaptığımız araştırmalarda da göze çarpan isimlerdi. Halkta karşılığı olmayan birileri değil, onu da özellikle belirtmemiz gerekir.”

CUMHURBAŞKANI’IN İZMİR ELEŞTİRİLERİ, ESKİSİ GİBİ AĞIR DEĞİLDİ
Gazeteci Ümit Yaldız, aday tanıtım toplantısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İzmir ile ilgili “Hastane yaptık, Büyükşehir yollarını yapmadı. Körfez kokusunu bastırmak için kimyasal döküyorlar” şeklindeki eleştirileriyle ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:

“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İzmir ile ilgili çok daha ağır değerlendirmeleri oldu. Kemal Kılıçdaroğlu’na yüklenirken de çok ağır mesajlar vermiştir geçmişte. Kentsel dönüşüm yetersizliği, kentin görünümü üzerinden değerlendirmeleri oldu. Ben onlara göre son yaptığı eleştirileri, yumuşak buldum diyebilirim. İzmir’deki toplantıda ortalığı kırıp dökmeden eleştirmeyi tercih etti. Körfezin kokusuyla ilgili olarak, bilgi güncellenmesi yapılmamış diye düşünüyorum. Körfez kaynaklı koku bu sene yaşanmadı çünkü. Kimyasal kullanılıyor falan dedi. Bu eleştiriyi, İYİ Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Ümit Özlale’den almış olabilir! İzmir kokmadı demiyorum. Altyapı, kanalizasyon kaynaklı kokular vardı geçtiğimiz yaz. Ama Körfez’den gece bizi yatağımızdan kaldıracak kadar ağır koku yoktu. Bu konuda Sayın Erdoğan, önceki yıllara dayalı bilgilerden kaynaklı konuştu diye düşünüyorum.  Yol eleştirisine gelince. İzmir’de koskoca bir hastane yatırımı yapılıyorsa, temeller atılmış, hasta kabulü başlamışsa, insanlar buraya nasıl gidecek sorusunu, yerel yönetimlerin de kendine dert edinmesi gerekir. Sadece merkezi idare bunu dert edinemez. Otobüs kaldırmak, tren projesi yapmak, tramvay götürmek, ne bileyim teleferik kurmak, ne dersen de, bir şeyler yapmak lazım. İzmirliler, hastaneye insanlar nasıl gidecek sorusunu merkezi idareyle birlikte değerlendirmesi gerekir ancak yerel yönetimin önce bunu gündemine alması lazım.”

HAMZA DAĞ, İZMİR’LE İLGİLİ ARTILARINI KULLANIYOR
AK Parti’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Hamza Dağ’ın sahadaki çalışmalarını, Kemeraltı’na, Karşıyaka Çarşısı’na gitmesini değerlendiren Ümit Yaldız, Dağ’ın verdiği mesajlarıyla ilgili şunları söyledi:

“Hamza Dağ zaten köşeli bir siyasetçi değil. İdeolojik zeminlerde top sektiren, kırarım, yıkarım gibi siyaset yapan birisi değil. Milletvekilliği döneminde de bunları yapmadı. Hamza Dağ’ın hangi ideolojik topa sert vurduğunu gördünüz? Cumhurbaşkanı Erdoğan zaman zaman İzmir’i germiştir ama Hamza Dağ’ın bunu tırmandırdığını ben görmedim. İzmir’in bağrında yetişmiş bir siyasetçi. Gümüşpala’nın bir çocuğu. İzmirli neyi sever, neyi sevmez, hangi konuda hassastır, Karşıyaka ne anlama geliyor, Hamza Dağ bunları zaten biliyor. Hamza Dağ, bu artılarını kullanıyor. Büyüklerin ellerini öperek başladı. Parti gözetmeksizin Yüksel Çakmur, Aziz Kocaoğlu, Burhan Özfatura’yı ziyaret ederek başladı. Rakibi de olmadığı için dengeli mesajlar veriyor. Sevgi dilini kullanıyor. Şimdiye kadarki hamlelerini doğru bulduğumu söylemek isterim.”