İZMİR - Zammın, yaklaşan kış aylarında evlerinde ısınma amacıyla elektrik ve doğalgaz kullanan çok sayıda aileye ilave yük getireceğinin altını çizen Susam, “Evlerde elektriğin önemli bölümü, doğalgazın ise tamamına yakını ısınma amacıyla kullanılmaktadır. Kış aylarında tüketim artacağı için yapılan bu zam vatandaşın cebini yakacaktır. Öte taraftan ürettiğimiz elektriğin de yüzde 55’i doğalgaz elde edildiği için önümüzdeki günlerde elektrik fiyatlarına ikinci bir artış zorunlu görünmektedir” dedi.
Elektrik vatandaşı iki kez çarpacak
Türkiye’nin dünyada en pahalı enerji kullanan ülkeler arasında olduğunu hatırlatan Susam, “Dünya Enerji Konseyi ve Uluslar arası Enerji Ajansı rakamlarına göre Türkiye’de kullanılan enerjinin fiyatı, Amerika’dakinin iki katı ve Avrupa Birliği ülkelerinin en yüksek düzeyindedir. Sadece geçen yıl Türkiye’de gerçekleşen fiyat artışları, OECD ülkelerindeki fiyat artışından yüzde 50, AB ülkelerindeki artıştan iki kat fazladır. Enerji, bütün sektörlerin temel girdisi olduğu için orada yapılan zam, katlanarak satın alınan her üründe son tüketiciyi bir kez daha etkilemektedir. Bir başka deyişle elektrik vatandaşı iki kez çarpmaktadır ” diye konuştu.
Zammı devlet karşılamalıydı
Cumhurbaşkanı Gül’ün Meclis açılış konuşmasında ara mal ithalatındaki artışa dikkat çektiğini hatırlatan Susam, “Oysa sanayici, başta enerji olmak üzere yüksek girdi maliyetleri nedeniyle ara malı ithal etme yoluna gitmektedir. Yapılması gereken sanayicinin üzerindeki yükleri azaltmak olmalıdır. Enerji fiyatını bu kadar yükselten ana neden, üzerindeki aşırı vergi yüküdür. Hükümet, dövizdeki ani yükselişle artan enerji maliyetini sanayici ve tüketicinin omuzlarını yüklemek yerine; vergi oranını aşağı çekerek dengelemeliydi. Bu zammı hükümet sineye çekmeliydi. Enerji fiyatlarındaki yükseliş, kademeli olarak her ürüne çeşitli oranlarda yansımaktadır. Neticede fiyatlardaki bu yükseliş sanayicinin üretim, tüketicinin alım gücünü düşürecektir. Bir yandan ekonomik kriz, diğer yandan sürekli yükselen maliyetler nedeniyle önümüzdeki kış hem sanayici hem de vatandaş açısından zor olacak” dedi.
Batı hattı niye iptal oldu?
Rusya’dan Batı Hattı’yla 6 milyar metreküp doğalgaz alımının durdurulduğunu hatırlatan Susam, “Enerji Bakanı, yeterli indirimi alamadıkları için sözleşmeyi iptal ettiklerini ama Rusya’dan aynı yolla özel sektörün doğalgaz alacağını söyledi. Rusya’dan aldığımız doğalgaza ihtiyacımız yok mudur? Yoksa neden özel sektörün bu gazı alacağını söylemiştir. Eğer özel sektör doğal gazı daha ucuza alabilecekse, neden devlet iyi pazarlık etmemiştir. Eğer alamayacaksa, daha yüksek fiyata gaz kullanılarak üretilen ürünler, otomatik olarak ürün fiyatlarına yansıyacaktır. Hükümet ithalatı özel sektöre bırakarak, oluşacak fiyat artışının siyasal sorumluluğundan kaçmak mı istemektedir. Sayın Bakan, bu konuda kamuoyunu daha ayrıntılı bilgilendirmelidir” diye konuştu.
Mazot fiyatı kamyoncuyu bitirdi
Öte yandan mazota yapılan son zamların kamyoncuya yaşam hakkı tanımadığını ifade eden Susam, “Kamyoncunun kullandığı mazotun yaklaşık yarısı vergidir. Akaryakıt giriş fiyatında gerçekleşen artış, vergi oranı nedeniyle pompaya iki kat olarak yansımaktadır. Neticede vergi geliri artmakta ama bütün taşımacılık sektörü bundan zarar görmektedir. Buna ilave olarak gelir vergisi, motorlu taşıtlar vergisi ve sigorta primi ödemektedir. Ticari hayatın akaryakıt zamlardan etkilenmemesi için taşımacılık ya da tarım yapanların bu amaçla kullandığı mazotta vergi indirimine gidilmelidir” dedi.
Türkiye’de toplanan bütün verginin yüzde 67’si bunun dolaylı vergilerden oluştuğunu söyleyen Susam, “Dolaylı vergilerle bütçe yapmak, hızla terk edilmesi gereken bir anlayıştır. Bunun yerine kazancın vergilendirildiği daha sağlıklı ve adil bir vergi sistemine ihtiyaç bulunmaktadır” diye konuştu.