‘Kişisel eylem planlarınızı hazırlayın’

İZMİR - Herkesin “kişisel eylem planı” (KEP) olması gerektiğini vurgulayan Dr. Rodoplu, “Yaşadığınız ortamda deprem anında ne yapacağınızı, nereye saklanıp, nereye kaçacağınızı önceden düşünün, planlayın” dedi.

 

Oniki yıl önce yaşanan Marmara depreminden hemen sonra başlayan toplumsal duyarlılığın son yıllarda giderek azaldığını belirten HİASD Başkanı Uz. Dr. Ülkümen Rodoplu, bu konuda kaderci bir bakış açısının tüm topluma hakim olduğunu dile getirdi. Deprem ve depremlere hazırlık alanında yapılan çalışmaların hem devlet katında, hem de sivil toplumda giderek azaldığını anlatan Dr. Rodoplu, bu durumun da toplumsal duyarlılığı azalttığını söyledi.

 

Simav’da 19 Mayıs gecesi yaşanan 5.9 şiddetindeki depremin bu konuda yeterince hazırlıklı olmadığımızı gösterdiğini belirten Dr. Ülkümen Rodoplu, “Simav’da da yakından gördüğümüz gibi halkımız deprem sırasında ve sonrasında ne yapacağını bilememekte, panik ve belirsizlik hali yaşamaktadır” dedi. Depremlerden çıkarılacak dersler ışığında önlemler alınması gerektiğini söyleyen Dr. Rodoplu, öncelikle herkesin “kişisel eylem planı” (KEP) olması gerektiğini vurguladı.

 

“KEP hazırlığı kapsamında yaşadığınız ortamda deprem anında ne yapacağınızı, nereye saklanıp, nereye kaçacağınızı önceden düşünün” diyen Dr. Ülkümen Rodoplu, “Deprem sırasında evinizde kalmalısınız. Sarsıntı geçene kadar başımızı ve yüzümüzü korumak amacıyla, kollarımızın arasına alarak çömelik veya yatar konumda bekleyerek güvende kalabiliriz” diyerek önerilerini şöyle sıraladı:

 

“Evde bulunan eşyalar devrilerek veya kırılarak size zarar verebilir. Bu eşyaların duvara sabitlenmesi çok önemlidir. Eviniz ya da evinizin üzerinde bulunan zemin sağlam değil, içinde yaşadığınız binanın kuvvetli bir depremde yıkılma olasılığı varsa, birinci katta olsanız da pencereden atlamayı düşünmeyin. Binaların en zayıf yerleri olan asansörleri, merdivenleri kullanmayın. Sarsıntı başlar başlamaz yapılacak en doğru hareket, evinizde bulunan çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, mutfak tezgahı, sofa, koltuk takımı gibi dayanıklı eşyaların yanına sığınmaktır. Bina tamamen yıkılsa da bu eşyaların yanında oluşacak bir yaşam üçgeni sizi kurtarabilir.”

 

Deprem sonrası ilkyardımla ilgili olarak iki temel konunun; “kanamalar” ve “kırık, çıkık, ezilmeler”in çok daha fazla önem kazandığını anlatan HİASD Başkanı Dr. Ülkümen Rodoplu, “Kanaması olan bir kişiye yapılacak olan ilkyardım, kanayan bölgeye temiz bir bez ile bastırmaktır.

Kırık, çıkık, ezilme şüphesi olduğunda da, bu bölgenin sert mukavva veya güneşlik gibi sert bir madde ile hareketsiz hale getirilmesi gerekir” bilgisini verdi.

 

Deprem anında ihtiyaç duyulabilecek en temel gereçlerin bulunduğu bir “deprem çantası” hazırlanmasını öneren Dr. Ülkümen Rodoplu, “Bu çantayı kolay ulaşabileceğiniz ve hemen hergün görebileceğiniz bir yerde tutmanız gerekmektedir” dedi. Dr. Rodoplu deprem çantasında bulundurulacaklara ilişkin şu bilgileri verdi:

 

“Düdük, yedek pilleriyle ışık kaynağı, yedek ayakkabı, bir miktar para, kullandığınız ilaçların birkaç günlük yedeği, gözlüğünüz, kredi kartı, kişisel temizlik malzemeleri, yedek pilleriyle transistörlü radyo, çok amaçlı çakı, kalem – kağıt, önemli telefon numaralarının bulunduğu, iletişime geçilecek yakınların bilgilerini içeren, ruhsat, ehliyet, nüfus cüzdanı, tapu gibi önemli evraklarınızın fotokopilerini içeren bir su geçirmez dosya, hava koşullarına göre yanınıza alacağınız yedek giysiler. Her altı ayda bir hazırlık çantasındaki piller, reçeteli ilaçlar, değiştirilmelidir.”

 

Deprem bir doğa olayı olduğunu ve çocukların da buna hazırlanması gerektiğini vurgulayan Dr. Ülkümen Rodoplu, “Çocuklarımız depreme hazırlık konusunda en duyarlı ve özel olarak ilgilenilmesi gereken gruptur. Onlara depremin bir doğa olayı olduğunu ve korkmak yerine hazırlıklı olmanın önemini anlatmalıyız. Korktuğumuzu ve endişeye kapıldığımızı görmeleri halinde onları depreme hazırlamamız çok zor olacaktır” dedi.

 

“Bu doğa olayı ile akıllı olan biz insanlar, kolayca baş edebiliriz. Bunun için de daha sağlam evlerde, binalarda yaşamalıyız” diyen Dr. Rodoplu, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

“Kötü zeminlerde ev kurmamalıyız. Sarsıntı sırasında ne yapacağımızı önceden çocuklarımıza anlatabilirsek deprem sırasında korkmaz ve bu süreci büyük bir güvenle atlatabilirler. Çocuklarımıza bunu aktarabilmek için önce kendimizin öğrenmesi ve korkumuzu yenebilmemiz gerekmektedir. Devletin deprem ve diğer afetlere hazırlık konusunda yaptığı çalışmalar ne kadar önemliyse, biz bireylerin de alacağı kişisel önlemler bir o kadar önemlidir. Kişisel eylem planınızı – (KEP) yapmayı unutmayın.”