Hayattan tat almak mümkün

İZMİR - Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı doktorlarından Prof. Dr. Can Cimilli tarafından verilen seminere vatandaşlar ilgi gösterdi.

Hayattan tat almamanın nedenini; sosyal, psikolojik ve biyolojik nedenler olmak üzere üç ana başlıkta toplayan Prof. Dr. Can Cimilli, kişilerin üzüntü ve yas nedeniyle depresyona girebileceğini ifade etti. Depresyonun duygusal, düşünce ve bedensel belirtileri olduğunu kaydeden Camili, “kişi; üzüntü, elem, keder, ilgi ve istek kaybı yaşar. Dikkatini toplayamama, unutkanlık, suçluluk, değersizlik, ölüm düşünceleri ve intihar girişimleri görülebilir. İştahta azalma ya da artma, uykusuzluk ya da aşırı uyuma, hareketsizlik ya da aşırı huzursuzluk, yorgunluk-bitkinlik ve enerji kaybı yaşar. Depresyon tanısı konması için bu belirtilerin en az iki hafta sürüyor ve günün büyük bir bölümünde yaşanıyor olması gerekir. Bu durumda kişinin bir uzmana gitmeli veya götürülmelidir” dedi.

 

Depresyonun toplumun hemen kesiminde ve her yaşta görülebileceğini belirten Prof. Dr. Can Cimilli, genetik yatkınlık, kişilik yapısı, çocukluk ve erişkin çağdaki olumsuz yaşam olayları, çevresel etkenler ve stres, fiziksel hastalıklar, bazı ilaçlar, alkol-madde kullanımı doğum-loğusalık ve mevsim değişikliklerinin depresyon nedenleri olabileceğini kaydetti. Depresyonun büyük ölçüde yaşam kalitesini düşürdüğünü, ilişkilerinin bozulduğunu belirten Prof. Dr. Cimilli, kişinin intihar girişimin de bile bulunabileceğini kaydetti. Cimilli, “Bu durumda olan kişiler ilaçla, elektrokonvülsif veya psikoterapilerle tedavi edilebilirler. Hastanın yakınları da konu hakkında aydınlatılmalıdır. Her şeyden önce depresyon zayıflık veya tembellik değildir. Tedavisi olan bir rahatsızlıktır” dedi.   

Prof. Dr. Cimilli endişenin de anksiyete (Panik) bozukluğuna yol açabileceğini belirterek, depresyon anksiyete ayrımını şöyle ifade etti: “Depresyon geçmişe, anksiyete geleceğe yöneliktir. Depresyonda ölüm düşünceleri, anksiyetede ise ölüm korkusu tipiktir. Anksiyete hastaları çoğunlukla yaşamdan zevk alabilir, uygun ortamda neşelenebilirler. Depresyon ve fobi hastaları evden çıkmak istemeyebilir, ancak nedenleri farklıdır. Depresyon ve anksiyetenin ortak yanları da vardır. Depresyon ve anksiyete bozuklukları sıklıkla birlikte görülürler. Ayrıca tanı konacak düzeyde olmasa da depresyonda anksiyete belirtileri, anksiyete bozukluklarında depresyon belirtileri sık görülür. Depresyon ve anksiyete bozukluklarının tedavisinde aynı ilaçlar kullanılır. Anksiyete bozuklukları tedavi edilmezse; ileri derecede işlev bozukluğuna, depresyon ve intihara, alkol ve madde bağımlılığına, tıbbi hastalık ve ölüm riskinin artmasına neden olur. Hayattan tat alamıyorum veya endişeliyim diyenlere uzmana gitmelerini ve tedavi olmalarını öneriyorum. Tedavi sayesinde çoğunlukla kişiler, hayattan tat almaya başlayacaklardır”

 

Prof. Dr. Cimilli, seminer sonrasında kişilerin sorularına da tek tek cevap verdi. Seminere katılan kadınlar Başkan Tartan sayesinde kendilerini pek çok sağlık konusunda geliştirdiklerini belirterek, teşekkür ettiler. Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan da kendisi için vatandaşların mutlu bir ortamda yaşamasının çok önemli olduğunu belirterek, “Ekonomik ve gelecek kaygısı yaşayan vatandaşlarımıza her konuda hizmet vermeyi amaç edindik. Özellikle kadınlarımızın mutluluğu çok önemli. Onlar mutlu olursa ev halkı da mutlu olur. Sağlıkta Buluşma Günleri’nin ilgi görmesi ve bundan vatandaşlarımızın faydalanıyor olması bizim doğru yolda olduğumuzu gösteriyor” dedi.