FATİH YAPAR/EGEDESONSÖZ/ÖZEL HABER - İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun özel yetkili savcı Birol Çengil’e verdiği 5 saatlik ifadenin ayrıntıları ortaya çıktı. Kocaoğlu’na yöneltilen 25 sorunun dışında Başkan Kocaoğlu’nun avukatı sıfatıyla sorguda hazır bulunan 3 avukat, savcıya karşı yaptığı savunmada çok önemli noktalara değindi.
İzmir Baro Başkan Yardımcısı Ercan Demir, İzmir Barosu Avukatlarından Nilay Kökkılınç ve Bilge Özer, ‘Aziz Kocaoğlu’nun avukatı’ sıfatıyla operasyonun seyrini değiştirecek iki önemli noktaya vurgu yaptı.
NE KAÇAKÇILIK VAR NE DE MADDİ MENFAAT! CMK 250’DEN ÇIKARIN!
İlk olarak Baro Başkan Yardımcısı Demir, operasyonun CMK 250. madde kapsamında olmadığının altını çizdi. Söz konusu maddeden işlem yapılması için ‘uyuşturucu, silah kaçakçılığı’ gibi iddiaların olması gerektiğine vurgu yapan Demir, savcının soruşturmayı 250. madde kapsamında tutmak için b fırkasındaki ‘maddi menfaat’ tanımından yola çıktığının altını çizerek, “Müvekkilimize yönelttiğiniz hiçbir soruda maddi menfaate ilişkin iddia yok. Daha çok ihale mevzuatından kaynaklı usule ilişkin sorularla muhatabız. Dolayısıyla bu operasyonun 250. madde kapsamından çıkarılması gerekir’ dedi.
İSTANBUL, ANKARA HATTA BAŞBAKANLIK BİLE AYNI YOLU İZLEDİ
Avukat Bilge Özer de İZENERJİ Genel Müdürü Ali Sabuktay’ın tutuklanmasına neden olan İZBAN Tanıtım Filmi’nin yine ihale mevzuatında olan 21 F ve 3 G maddelerinden yola çıkılarak yapıldığına dikkat çekerek, “İstanbul, Ankara, Kayseri hatta Erzurum Büyükşehir Belediyesi’nin yanı sıra Başbakanlık ve Kültür Turizm Bakanlığı gibi kamu kurumları da aynı maddeden film çekimi yaptılar’ diyerek İzmir Büyükşehir’deki tanıtım filminin neden çete kapsamına alındığını sordu.
Kocaoğlu’nun Çengil karşısında verdiği ifadeden sonra soruşturmaya dair mütalaası sorulan Avukat Bilge Özer, mahkemeye daha önce sunduğu bir konunun altını çizdi. Geçtiğimiz günlerde İzmir’de gözaltına alınan ve daha sonra serbest bırakılan Şarkıcı Haluk Levent’in de avukatlığını yapan Özer, sorguda, Çengil’e Kocaoğlu’na sorulan İZBAN Tanıtım Filmi ilgili ilginç değerlendirme yaptı. Avukat Özer, aynı savunmayı cezaevinde tutuklu bulunan Genel Sekreter Yardımcısı Erhan Bey için de yaptıklarını belirterek, AK Partili belediyeleri örnek verdi. Özer, “İstanbul, Ankara, Kayseri Büyükşehir Belediyeleri, Başbakanlık, Kültür ve Turizm Bakanlığı harcamaları ihaleleri de İhale Kanunu’nun 21/f ve 3/g kapsamına alınıp bölünmüştür. İhaleyi yapan arkadaşlar bu örnek ihalelerden de faydalanmışlardır. Anladığımız kadarıyla bilirkişiler ile aramızdaki çatışma yöntem farklılıklarına dayanmaktadır. Bu olayla Büyükşehir Belediye Başkanının bir ilgisi bulunmamaktadır” dedi. Özer’in daha önce mahkemeye verdiği dosya içerisinde Başbakanlık tarafından yapılan EXPO 2015 Tanıtım Filmi ve Erzurum Kış Oyunları’nın tanıtım filmi gibi birçok etkinliğin ihalesinin bulunduğu öğrenildi.
İHALE KANUNU KARIŞTIRILDI
Kanunda Büyükşehir Belediyesi’nin görev ve tanımının açıkça belirtildiğini ifade eden Özer, “Alınan bilirkişi raporlarında kamu ihale kanunu ile devlet ihale kanunun karıştırıldığını görmekteyiz. Kısa sürede alınan bilirkişi raporlarından bilgi eksikliği ve teknik konu eksikliğinden dolayı yanlış anlaşıldığı ortaya çıkmaktadır.” İfadesini kullandı. Özer, Çankaya Katlı Otopark ihalesi ile ilgili de İZELMAN’ın belediyenin iştiraki olan bir şirket olduğunu dile getirirken gelirin kamuya gideceğini dile getirdi. Konuşmasında ayrıca 2286 Sayılı Yasa’nın 31. maddesinin hiçbir gerekçe göstermeden belediye başkanına ihale iptal yetkisi verdiğini belirtti.
KANUN NE DİYOR?
Avukatların Büyükşehir Belediyesi dışında başka yerlerde uygulanan sistemi anlatmak için masaya yatırdıkları ihale kanunun ilgili maddelerine vurgu yapması dikkat çekti, Avukatların anlattığı ihale kanunun 3. maddesi g bendinde, “Kanunun 2. maddesinin birinci fıkrasının (b) ve (d) bentlerinde sayılan kuruluşların, ticari ve sınai faaliyetleri çerçevesinde; doğrudan mal ve hizmet üretimine veya ana faaliyetlerine yönelik ihtiyaçlarının temini için yapacakları, Hazine garantisi veya doğrudan bütçenin transfer tertibinden aktarma yapmak suretiyle finanse edilenler dışındaki yaklaşık maliyeti ve sözleşme bedeli 2 milyon 300 bin TL’yi aşmayan hizmet alımları yapılabilir” ifadesi yer alıyor. Üçüncü maddenin atıfta bulunduğu 2. maddenin b ve d bendinde ise işi yapabilecek kurumlar arasında genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ile özel bütçeli idareler, il özel idareleri ve belediyeler ile bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar, birlikler bulunuyor. Kanunun ilgili maddesi ayrıca doğrudan veya dolaylı olarak birlikte ya da ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlasına sahip bulundukları her çeşit kuruluş, müessese, birlik, işletme ve şirketleri de kapsıyor. Buna göre ihaleyi alan İZENERJİ Şirketi’nin yasalara uygun iş yaptığı dile getirilirken İhale Kanu’nun 21/f maddesi olan, “İdarelerin yaklaşık maliyeti 50 bin TL’ye kadar olan mamul mal, malzeme veya hizmet alımlarında ihale yapmasına gerek yoktur” ibaresi savunmanın ana gündem maddesi oldu. İZBAN Tanıtım filminin ihalesini alan İZENERJİ Şirketi’nin KİK’ten aldığı muafiyet belgesi de savunmaya eklendi.
BİLİRKİŞİLER HÜKÜMETİN MEMURU
Savcılık tarafından yürütülen soruşturmanın bir bütün olarak hukuka aykırı olduğunu dile getiren Baro Başkan Yardımcısı Ercan Demir ise, iddia edilen olay ve suçlarla ilgili çalışmaların CMK 250’ye göre yapılmasının açık ve tereddütsüz bir şekilde hukuk ihlali olduğunu anlattı. Demir, sorgu sırasında, “CMK 250 maddesi kapsamında, görevli olunabilmesi için örgütlü bir şekilde uyuşturucu ticareti yapılması söz konusu değildir. Müvekkilimizin örgütlü bir şekilde terör eylemi gerçekleştirdiği iddiası da bulunmamaktadır. Anladığımız kadarıyla CMK 250/b maddesi gereğince haksız ekonomik çıkar sağlamak amacıyla kurulmuş bir örgüt ve cebir tehdit olduğu bölümünden hareketle bu soruşturma yapılmaktadır. Baştan itibaren müvekkilimiz ve belediye bürokratlarına haksız ekonomik çıkar sağladıklarına dair bir soru bile sorulmamıştır. Ayrıca cebir ve tehdit konusu ile ilgili de soru yoktur. Buna rağmen soruşturmanın CMK 250 kapsamında özel yetkili savcılık tarafından yürütülmesinin hiçbir hukuki dayanağı yoktur.
Bu soruşturmada sayın savcılarımızca görevlendirilen ehil, tarafsız, konusunda uzman kişiler değildir. Bu bilirkişilerin çoğunluğu hükümete bağlı memurlardır. Her biri attıkları imza ile rapor düzenlemişlerdir. Bu raporların tamamının aksini gösterebilecek konusunda uzman bilirkişilerden raporlar alınabilir. Savcılığınızın soruşturmasının Büyükşehir Belediyesi’ni bir bütün olarak denetleme noktasına ulaşmaması gerektiğini düşünüyoruz. Müvekkilim 2004 yılından bu yana nüfusu 4 milyonu bulan 3. büyük kentinin yaklaşık yüzde 60 çoğunluğunun desteği ile güven ve inancıyla görevini sürdürmektedir” ifadelerini kullandı.
DANIŞTAY KARARLARI VAR
Kocaoğlu’nun diğer avukatı Nilay Kökkılınç ise Kocaoğlu’nun belediyeyi yönettiğini ihale ve teknik konuları bilemeyeceğini söyledi. Kocaoğlu’nun belediyenin hiçbir ihalesinde ihale yetkilisi veya ihale komisyonu olarak görev yapmadığını anlatan Kökkılınç, “Başkan sadece ihaleleri onay makamıdır. Cezaların şahsiliği ve emsal Danıştay kararlarına göre üst düzey yönetici sıfatı ile hareket edilen konularda ceza sorumluluğu yüklenemez” cevabını verdi