İZMİR - AKP iktidarını sert bir dille eleştiren Dervişoğlu, 9 yılda 80 yıllık kamu mallarının satıldığını ve halktan alınan vergilerle biriken 1 trilyon 185 milyar dolar kaynağın 408 Milyar dolarını faize harcadığını, geri kalan kısmıyla da ciddi hiçbir ürün ortaya konulmadığını belirten Dervişoğlu konuşmasını, “Meydanda bölünmüş yol, adliye sarayı, Toki konutları, alt geçitler, üst geçitlerden başka da bir şey yok” şeklinde sürdürdü.
Özel sektör yatırımlarının, özel sermayeye devlet gücü kullanarak el değiştirme oyununun bir parçası olduğu için ortada bir de alışveriş merkezleri ve özel hastaneler bulunduğuna dikkati çeken MHP adayı, “İnsan sağlığı, daha fazla hastane kurarak değil, daha fazla hıfzıssıhha tedbiri alarak korunur. İnsanlar mutsuz ve gelecekten endişeli, bu da hastalığa çıkarılan davetiyedir” dedi. Sağlık harcamalarının da en az Toki harcamaları kadar şaibeli olduğuna değinen Dervişoğlu, “tam rekabetçi piyasa ortamında hele de masraflar hepimizin ortak kesesi olan devlet maliyesinden karşılanıyorsa bu, durum modern pazarlama teknikleri ile birlikte düşünüldüğünde hasta sayısını ve tedavi harcamalarını artırır” şeklinde konuştu.
Dervişoğlu, “Bu yatırımlar, göze hoş görünebilir, ama milleti üretken kılan büyük fabrikalarla, modern tarım projeleriyle kıyaslandığında faydadan çok zarar verdikleri görülecektir. Bunlar ithal edilen ucuz Çin mallarının pazarlandığı, yerli üretimi ve tasarrufu baltalayan aldatıcı yatırımlardır. Ortalama icraat süresi 2,5 yılı geçmeyen Koalisyon iktidarlarında bile daha büyük ve kalıcı projelere imza atılmıştı” dedi.
Konuşmasına, 9 yılın bilançosuna bakıldığında AKP oylarının yarı yarıya azalmasının hiç de sürpriz sayılmayacağını ifade ederek devam eden Dervişoğlu: “Bölünme tehlikesi, şehre hâkim olma aşamasına gelmiş terör, satılan araziler, işletmeler ve limanlar, işsizlik, yoksulluk, yolsuzluk, icraya düşmüş iş yerleri, bu yüzden yıkılan yuvalar ve artan intiharlar… Halk bunların neresine not versin? Sınav şifreleri ve emek hırsızlıkları, gözlerden kaçırılmaya çalışılıyor. Ancak bırakın bunları, sadece muhalefet partilerine karşı ahlaksızca yapılan kaset operasyonları, demokrasi adına gazetecilere, yazarlara ve askerlere karşı uzayan yargı süreçlerindeki siyasi şaibeler bile, faili kim olursa olsun ileri bir demokraside hükümetin seçim kaybetmesine yetecek skandallardır” diye konuştu.
Türk Milletinin bu karamsar tablodan ümitsizliğe kapılmadığına; çünkü MHP’yi alternatif olarak gördüğüne işaret eden Müsavat Dervişoğlu, “İnşallah İzmir halkının teveccühüyle Ankara’da olduğum zaman İzmir, ruhuyla, temiz yüreğiyle Ankara’da olacak; bu dışlanmış, farklı kimlikler giydirilmeye çalışılmış ve yatırımlardan mahrum bırakılmış İzmir olgusu sona erecek. Çünkü ben İzmir’in evladıyım, İzmir halkının Ankara’da yüreği İzmir için çarpan vekili olmaya talibim. Partimi nasıl Türk Milletine emanet ediyorsam, kendimi de İzmir halkının temiz yüreğine emanet ediyor, buradan bütün İzmir halkını saygıyla selamlıyorum,” sözleriyle konuşmasını tamamladı.