İzmir’in burnunun ucundaki o “yeşil” ilçe…

Aslında…

Bereketin başkentidir…

Gitmeyen bilmez…

Sokaklarında dolaşmayanlar tadına hiç varamaz!

2 bin 500 yaşındaki ilçeye doyamaz…

Ama…

En çok da…

225 yıllardır o ilçenin “zincirleme” onlarca sokağında…

Sanki…

Meyveler, sebzeler, giysiler, oyuncaklar, reçeller…

Adını bile bilmediğiniz…

Birbirinden lezzetli…

Meyveler, sebzeler, otlar…

Eşi, benzeri olmayan bir Açık hava Pazarı’nda şölen tadında…

Bir sokağı keşfedip…

Diğerine adım atıyorsunuz veee…

Bi’de bakıyorsunuz tadına doyamadığınız ev yapımı turşular…

Sıra sıra kavanozlarda…

***

Neden?

Çünkü…

“Tire’nin bu efsane açık hava pazarı benzemez başka pazarlara!”

Diyorsak; var bi’bildiğimiz…

***

Türkiye’nin meşhur Tire Açık Hava Pazarı…

Her Salı sabahı…

Saatler 08.30’u gösterirken…

Hoparlörden yükselen dua ile açılıyor…

Hiç sektirmeden; 225 yıldır olduğu gibi…

Geceden…

Hazırlıklar tamamlanıyor sıcacık çayların eşliğinde…

Ardından…

En az “2 bin 500 tezgah” berekete açılıyor…

Hava henüz karanlıksa bile sokak lambaları eşliğinde…

“Her şeyin kalitelisi, güzeli ve lezzetlisi!”

Sokak sokak sizi bekliyor; gerisi sizin beğeninize kalmış…

***

Eşi olmayan Tarihi Tire Açık Hava Pazarı’nın…

Neredeyse…

Ege’nin her ilinden müşterisi var…

Tire’nin…

Eskiyle, bugünü birleştiren egzotik havası…

Her ziyaretçiyi etkiliyor…

Her sokağı kaplayan tezgahların uzunluğu…

Yüzlerce metreyi buluyor…

***

Turistler de çok seviyor Tire Açık Hava Pazarı’nı…

Yöreye özgü sebze ve meyve çeşitlerinden el sanatlarına, Kuruyemişlerden balıklara kadar…

Binlerce yerel ürün tezgahları şenlendiriyor…

Kuşkusuz

Tabii…

Tire’nin bu tarihi Pazarı…

İlçeye eşi-benzeri olmayan bir ekonomik canlılık taşıyor…

Görmelisiniz…

Yaşamalısınız…

Alkışlamalısınız…

Dünyada Eşi Yok... Foto 2... Yazinin İçi̇ne Sonlara Doğru...

***

Bitiriyoruz…

İHA’nın (İhlas Haber Ajansı) haberinde gördüm…

Tire’nin efsane Açık Hava Pazarı…

Açık pazar olarak Türkiye'nin en büyüğü…

Dünyada ise ikinci sırada...

Orta Park'tan…

Yani Cumhuriyet Meydanı'ndan yukarı…

Ulu Camii'ye kadar olan alanda, bütün sokaklar Pazar…

Ödemiş'ten, Bayındır'dan, Selçuk'tan, Aydın'dan çok sayıda esnaf geliyor… Tire Pazarcılar Odası Başkanı Cengiz Kaşan’a sorarsanız, Tire Pazarı’nı şöyle özetliyor: “Bu bir gelenek… İğne atsanız yere düşmeyecek bir pazar… Türkiye'nin en büyük pazarı olduğu için çok yoğun oluyor…”

Nokta…

Hamiş: Tire’nin adı nereden gelir; pek bilinmez ama ben özetleyeyim… Tire, bundan aşağı yukarı “5000 yıl önce” Ön Asya’nın ilk yerleşik kavmi olan Pelasg-ların üç kabilesi tarafından kurulmuş… Bu nedenle kentin adı tüm Hint-Avrupa dillerinde üç anlamına gelen “three” kelimesinden geliyor…

SonSöz: Tire Pazanı’ndan söz ediyoruz; Tire’yi övmeyi unutmayalım… Evliya Çelebi, (1611-1682) Seyahatnamesi'nde, bu güzel ilçe için boşuna mı “Şehri Muazzam Tire” yani “Büyük kent Tire” diyerek bir nam vermiş İzmir’in o mücevher ilçesine?