EGEDESONSÖZ- AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in "Bugün Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli demokrasi gecelerinden bir tanesi olacak. Sokağa şiddet için, kavga için çağırmıyorum. Kanunsuz emirler veriliyor, önümüze kanunsuz barikatlar kuruluyor. Bu barikatlara teslim olmayacağız. Onun için çağrım; bu kanunsuz emirle kurulan barikatları, polisimizi gözeterek, ona zarar vermeyerek yıkın geçin" sözlerine tepki gösterdi.
AK Partili Kaya şu ifadeleri kullandı:
Demokrasilerde, farklı görüş ve düşünceler şiddete bulaşmadan, hukuk ve meşruiyet sınırları içinde rahatlıkla ifade edilebilir.
Millete ve memlekete ait meselelerin nihai çözüm yeri, milletin oylarıyla seçerek oluşturduğu Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir, çözüm aracı da siyaset kurumudur.
Bir siyasetçi veya siyasi parti, sandıktan çıkartamadığı iktidarı sokaktan devşirmeye kalkamaz!
Türkiye Cumhuriyeti, sahip olduğu demokrasi kültürü, hukuk devleti kimliği, vatandaşlarıyla bütünleşmiş gücü ve birikimiyle dünya sahnesinde yer alan büyük bir devlettir.
Güçlü demokrasimizle, büyüyen ekonomimizle, köklü kurumlarımızla, dünya meselelerinin seyrini değiştiren barışçı ve aktif politikalarımızla tarihe yön veren, hem kendi tarihini hem de insanlık tarihini yeniden yazan büyük bir ülkeyiz.
Sokaktan iktidar devşirme hayali kuranlar, Gezi'de sergiledikleri ihanetin bir benzerini ortaya koyma eğilimi içine girmişlerdir.
Gezi'de vandallara ve çapulculara arka çıkanlar, bugün de yeni vandallıklar için tahkimat yapmakta, sokakları karıştırma hayaliyle yanıp tutuşmaktadır.
CHP'nin kurumsal olarak sahiplendiği, Genel Başkanı Özgür Özel'in de başını çektiği bu çirkin girişimler, demokratik siyaset adına oldukça üzüntü vericidir.
Sokak eylemlerini, vandallığı, yakıp yıkmayı, hakareti teşvik eden, eylemcileri devletin polisine saldırmaları yönünde cesaretlendirmeyi amaçlayan söylemler, esasında CHP'nin çaresizliğini ortaya koymaktadır.
Bugüne kadar ülkenin hiçbir sorununa ilişkin sorumluluk sahibi bir siyaset üretemeyen CHP'nin, kendi içerisindeki sorunlara karşı da siyaset üretemediğini hayretle görüyoruz.
Kendi partileri içerisindeki güç kavgaları, koltuk kapma yarışları, adaylık hesapları neticesinde uzlaşamayanlar, ganimet paylaşımında anlaşamayınca birbirlerini gammazlayanlar, çaresizliklerini örtbas etmek için sokağı adres gösteriyorlar.
Unutulmamalıdır ki, bu necip millet, geçmişte Gezi'de sergilenen vandalizme ve açık ihanete karşı, demokrasiyi, sandığın namusunu ferasetiyle korumuş bir millettir.
Milletimiz, kamu otoritesini bütünüyle demokratik hukuk zemininde tesis etmeye çalışan devletinin her daim yanında olmuştur.
Demokratik sahiplenmenin şiddetle ve tehditle olmayacağını milletimiz çok iyi bilmektedir.
Milletimiz, CHP'nin savrulduğu bu çaresizliği ve cinnet halini dikkatle izlemekte, hafızasına da kaydetmektedir.