Türkiye ile Yunanistan arasında yapılacak bir anlaşma, bölgede her şeyi hızla değiştirecektir:
Türkiye Yunanistan'ın borçlarını yeniden yapılandırılmasına garantör devlet olarak katılabilir ve 2023 yılına kadar ödenmesine kefil olabilir.
Bundan dolayı;
-İki ülke arasında mal ve hizmet dolaşımı serbest olabilirse…
-Yunanistan'da bankalarda ve tedavülde bulunan EURO'ları piyasada işlem gören fiyatın %10 fazlasına TL'ye dönüştürebilirse…
-Yunanlıların yurt dışı bankalara aktardıkları EURO'lar Türkiye bankalarına aktarılması durumunda kaynağı sorulmayacaksa veya kaynağı sorulmadan %10 fazlasıyla TL'ye dönüştürülebilirse…
-Yunanlılar ve Türkler her iki ülkede limitsiz menkul ve gayrimenkul satın alabilirlerse…
-Türklerin Yunan bankalarına yatırdıkları paranın kaynağı sorulmayacağı gibi Yunanlıların da Türk bankalarına yatırdıkları paraların kaynağı sorulmayacaksa…
-Yunanistan, Yunan vatandaşları tarafından yönetilecek ve iki ülke arasında ekonomik ve siyasal entegrasyon federal veya konfederal bir sistemle sağlanacaksa…
-Ekonomik ve siyasal entegrasyonun güçlenmesi için Kıbrıs sorunu da bu paket içerisinde çözüme bağlanacaksa…
-Bölünmüş Kıbrıs yönetimi, Birleşik Kıbrıs Adası Birliği adı altında sınırların olmadığı bir yönetime dönüştürülebilirse ve yetkileri genişletilmiş yerel yönetimlerle sorunlar çözüme bağlanabilirse…
-İstemeleri durumunda Birleşik Kıbrıs Ada Yönetimi, Makedonya, Bulgaristan, Arnavutluk, Kosova, Sırbistan… da bu birliğe federasyon veya konfederasyon modeli ile katılabileceklerse…
-İleride 'Balkan Birliği'ne dönüşme potansiyeli olan bu birliğe komşu devletler katılabileceği gibi isteyen devlet de, sorumluluklarını yerine getirerek ayrılabilecekse…
-Türk – Yunan Ortaklığı ile başlayan, bir süre sonra Balkan Birliği'ne dönüşen bu ekonomik ve siyasal entegrasyona, Doğu ve Kuzey komşu devletler de aynı yükümlülüklerle katılabileceklerse…
Türk-Yunan Ortak Pazarı, bir süre sonra Balkan Ortak Pazarı'na dönüşerek bölgede ve dünyada ekonomik ve siyasal istikrarın merkezi olabilecektir.
Yukarıda oldukça kısa başlıklarla özetlemeye çalıştığımız entegrasyonun basit ilkelerine başka açılardan da bakmak mümkündür. İlk elde gündeme gelebilecek konu, çözümsüz gibi görünen sorunun Yunanistan'ın EURO cinsinden borçlarıdır. Bu sorun, EURO pazarında kalınarak çözülmez. Çünkü AB içinde kriz Yunanistan'la sınırlı değil. İtalya, İspanya, Portekiz, Macaristan… hatta Fransa da bu sepete konabilir. Bu koşullarda Yunanistan'ın kalıcı bir ekonomik düzen kurması oldukça zor görünüyor.
Eğer Yunanistan, AB ve EURO dışına çıkabilme cesaretini gösterebilirse, yanı başındaki TL pazarını ciddi bir alternatif olarak incelemeye alırsa, yakın gelecek Türkiye ve Yunanistan açısından çok farklı olacaktır.
Türkiye-Yunanistan Ortak Pazarı başlatılabilirse, yakın ve orta gelecekte meydana gelebilecek birçok krizin kolaylıkla aşılmasına da zemin hazırlanmış olacaktır.
Yunanistan'dan meşru veya gayrimeşru yollarla yurt dışına çıkarılan yaklaşık 500 milyar EURO, stratejik ekonomik kararlarla Türk-Yunan Ortak Pazarına geri dönebilir. Kaynağı sorulmadan %10 fazlasıyla TL'ye dönüştürülmesi paraların geri dönüşünü hızlandıracaktır.
Türklerin de ülke dışına çıkarılmış ciddi miktarlarda Dolar ve EURO'ları var. Bunlar da Yunan bankaları aracılığıyla kaynağı sorulmadan %10 fazlasıyla TL'ye dönüştürülebilir.
Bu konu, çok sayıda başlık altında artısı ve eksisiyle incelenebilir.
Son olarak söyleyeceğim ise üç gündür yazdıklarımdan çok farklı olacak.
Bunu yazıyorum, sizler de bir kenara not edin:
Beş yıl içinde önce EURO, sonra da DOLAR, ciddi değer kaybına uğrayacak ve tüm borçlar kolaylıkla ödenecektir.
Gelecek, bu fırsatı değerlendirenlerin olacaktır.
Not: Bu yazı Mayıs 2012 tarihinde www.egedesonsoz.com'da yayımlanan yazıların sonuncusudur:
21 Mayıs 2012 http://www.egedesonsoz.com/yazar/baslik/4863
19 Mayıs 2012 http://www.egedesonsoz.com/yazar/baslik/4859
17 Mayıs 2012 http://www.egedesonsoz.com/yazar/baslik/4843
(Öngörülerimi 2006 yılında Biz Tv'de yayınlama imkanı sağlayan Sayın Fatih YILDIRIM'a ve Mayıs 2012'de egedesonsoz'de yazıp kamuoyu ile paylaşmama yardımcı olan Sayın Ümit YALDIZ ve arkadaşlarına teşekkür ediyorum.)