Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ -AK Parti İzmir’de 12 Ekim’de gerçekleşen Karabağlar kongresi ile start alan ilçe kongre takvimi Konak kongresi ile tamamlandı.
Mevcut ilçe başkanı Sait Başdaş’ın tek aday olarak güven oyu aradığı kongreye ayrıca Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Aksakallar Heyeti Başkanı, son Başbakan Binali Yıldırım, İl Başkanı Bilal Saygılı, Milletvekilleri Atilla Kaya, Ceyda Bölünmez Çankırı ve Yaşar Kırkpınar ve MKYK üyeleri katıldı.
Katılımcılara seslenen Binali Yıldırım önemli mesajlar verdi.
İCRAATİN ADI AK PARTİ!
Yerel yönetimleri eleştirerek sözlerine başlayan Yıldırım, “Başkan 30 kongre yapınca epey biriktirmiş içini döküp rahatladı. Son kongresinde sizlerle tekrar buluşmak, hasret gidermek benim için büyük bir mutluluk. Konak demek İzmir demek. İzmir, adalar denizine açılan Türkiye'nin incisi bir şehir. İzmir'in geçen 25 yılı ile hükümetin geçen 22 yılını karşılaştırın. Biz 22 yılda ülkenin yönetim sorumluluğunu üstümüzde taşıdık. İzmir'de de 25 yıldan fazla yerelde iktidarlar. 22 yıla 22 yılı karşılaştın. İzmir ölçeğinde, bu şehre kim ne yapmış kim ne yapmamış? Aklınıza gelen, yerel yönetimlerin yaptığı bir şey var mı? Yok. Varsa söylesinler. Bülent Ecevit'in köy kent diye bir projesi vardı. Gerçekleştirmeyi çok arzu etti ancak ömrü vefa etmedi. Keşke sağ olsaydı da. İzmir yerel yönetimleri hiçbir şey yapmadan köy kent projesini başlattılar. Onu göremedi yazık oldu. Burada onların becereksizliğini anlatarak nefes tüketecek değiliz. Biz bu şehre belediye başkan adayı olduğumuzda 35 İzmir 35 proje dedik. Bugün elhamdülillah İzmir’de belediye başkanı olamadık maalesef ancak sözümüzü yerde bırakmadık. 35 projenin 30’unu tamamladık. İzmir-Ankara YHT’nin de sesi geliyor. İzmir depremi oldu canımız yandı. İzmir'i ayağa kaldırmak için harekete geçtik kısa sürede yaralar sarıldı. Simdi asrın en büyük depreminin yaralarını sarıyoruz. İcraatin adı AK Parti!” diye konuştu.
YAPILACAK ÇOK DAHA BÜYÜK İŞLER VAR
Dünyadaki gelişmelere dikkat çeken Yıldırım, “Dünya bir çok yeni gelişmeye gebedir. AK Parti bu ülkenin geleceğini inşa edecek partidir. Bugün sorunlarımız var mı? Var. Ancak bu sorunları çözecek olan yine AK Parti. Tıpkı 2001 krizinden sonra iktidara gelerek her şeyi yoluna koyan ve 27 Nisan elektronik muhtarısına dur diyen, gezi olayları, 17-25 Aralık’ı planlayanların planlarını başına geçiren, 15 Temmuz’da bayrağı yere düşürmeyen, fırsat buldukça vesayetten dayatmanda, küresel krizlerden ülkemizi koruyan, 40 yıllık baş belası terörü gündemin en son sırasına atan lider Recep Tayyip Erdoğan’dır! Şimdi artık yeni yüzyıldayız. Yeni yüzyıl, köklerin yüzyılı olacaktır. Bundan endişeniz olmasın. Geçmiş geçmişte kaldı. Şimdi önümüzde bakacağız. Yeni tehditler fırsatlar var. Yapılacak çok daha büyük işler var. Tabii ki millet karar verecek. Bugüne kadar yaptığı gibi. AK Parti küresel ve yerel krizlere rağmen olumsuzluklara rağmen her seçimde 1’inci parti olmayı başarmıştır. Bu, dünyada seçim yoluyla iş başına gelen hiçbir siyasi partiye nasip olmamıştır. Bu başarı alkışlanacak bir başarıdır. Ancak bu bizim için yeterli değildir. Geçmişi olmayanın geleceği olmaz. Kadrolar yenilenecek, isimler değişir ancak hedefler değişmez. Memleket sevdası bayrak sevdası asla terk edilmez. Bu bir kadro işidir. Her gelen taş üstüne taş koyacak. Bir şey kazandıracak ondan sonra gelen de aldığı bayrağı daha da yükseklere çıkaracak. Biz bu işleri bu anlayışa başardık. Bu ülkeye bu hizmetleri bu anlayışla kazandırdık. 780 bin metrekare vatan toprağımızın her yerinde imzamız adımımız var” dedi.
KİM TEMİZLEYECEK?
Körfez tartışmalarına da dahil olan Yıldırım, “İzmir’e İzmirliye sitem yok dönüp kendimize bakacağız. Neremizde eksik var daha fazla ne yapmamız lazım diye bakacağız. İzmir’in her tarafında sorun var. İşin kolayını bulmuşlar ‘körfezi temizlemek bizim işimiz mi’ diyorlar. Kim temizleyecek? Uzaydan mı gelip temizleyecekler? Halici hatırlayın. Oradan geçerken burunlar tutulup geçiliyordu. Orayı pırıl pırıl yapan dönemin belediye başkanı Recep Tayyip Erdoğan’dır. Hükümetin engellemesine rağmen yatı. Şimdi siz işten sıyrılmaya bakıyorsunuz. Yaşadığınız şehre hizmet etme mecburiyetindesiniz. Yaşadığınız şehrin sorunlarına seyirci aklamaz, sorunları torunlara bırakamazsınız. Gün gelir bu şehir, bu şehrin insanları bunu hesabını sandıkta sorarlar” dedi.
