Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ -AK Parti İzmir’de 12 Ekim’de gerçekleşen Karabağlar kongresi ile start alan ilçe kongre takvimi Konak kongresi ile tamamlandı.
Mevcut ilçe başkanı Sait Başdaş’ın tek aday olarak güven oyu aradığı kongreye ayrıca Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Aksakallar Heyeti Başkanı, son Başbakan Binali Yıldırım, İl Başkanı Bilal Saygılı, Milletvekilleri Atilla Kaya, Ceyda Bölünmez Çankırı ve Yaşar Kırkpınarn ve MKYK üyeleri katıldı.
Düzenlenen kongrede katılımcılar birbirinden önemli mesajlar verdi.
ÇANKIRI: DAVA AÇACAĞIM
CHP İzmir Milletvekili Gökçe Gökçen ile yaşadığı tartışma hakkında konuşan İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı, “Geçtiğimiz Çarşamba günü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşmeleri yapılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçe görüşmelerine dinleyici olarak katılmak için gittim. Muhalefet partisi milletvekillerinin her bir konuşmasını dikkatle dinledim. İstisnasız hepsinin konuşmasında İzmir, Selçuk’ta 5 evladımızın vefatı vardı. Konuyu siyasi bir malzeme haline getirilmesine üzülerek şahitlik ettik. Olayın ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Sayın Mahinur Özdemir Göktaş ile birlikte ziyaret ettiğimiz o gencecik annenin mesnetsiz iddialar ile anılmasını, Bakanlığımızın ve hatta devletimizin bu konuda suçlu iddia edilmesine karşı ben de söz istedim. Tıpkı o psikolojik ve duygusal şiddet uyguladıkları anneye yaptıkları gibi benim de konuşmamı manipüle etmeye çalıştılar. Herkese gereken cevabı verdik İzmir’in kaç mahallesi olduğunu bile bilmeyenlerin ithal vekil naralarına aldırış etmeden İzmir’in ve İzmirlinin hakkını orada da savundum. Yaşananlar ölçülecek bir arpa boyu bile hizmeti olmayanların zoruna gitmiş olmalı ki, pişkinlikle "yalan basın metni" diye bir safsata daha ortaya attılar. Normal de her bir milletvekilinin ağzından çıkan her bir kelimenin yazılması gereken tutanaklarda defalarca bağırmak suretiyle maruz kaldığım lafların, "karşılıklı laf atışması" olarak kayıtlara geçmiş olması hakkında gerekli şikâyetlerde bulundum. Ayrıca bu ifadeleri yazmayan yani işini düzgün yapmayan memurlar hakkında da ayrıca suç duyurusunda bulunacağımı buradan bir kez daha ifade ediyorum. Kimse unutmasın ve asla yanılmasın ki; "Gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır." Her şeyin bir vakti, bir zamanı olduğuna inanan bir insanım. Bugün burada her şey tüm gerçekliğiyle konuşuluyor ve konuşulmaya devam edecek” dedi.
BEN VEFANIN NE OLDUĞUNU BİLİRİM
Milletvekilliği süreci hakkında da konuşan Çankırı, “Sene 2018, hepinizin bildiği üzere birçok inancı ve kültürü içerisinde barındıran kadim kent Mardin’in milletvekilliğini yaptığım dönemde bir gün telefonum çaldı. Tanımadığım bir numara, arayan Sait Başdaş’tı. Hemşehriniz olarak Konak İlçe Başkanı olarak seçildim, kongreme katılırsanız beni çok mutlu edersiniz diye davette bulunmuştu. Ben de memnuniyetle dedim ve babam Süleyman Bölünmez ile katılmıştık. Daha sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle ve son başbakanımız Binali Yıldırım'ın destekleriyle İzmir’den aday gösterildiğimde bu defa ben kendisini aramıştım. Hikâye o dur ki Konak’la yollarımız aslında güzel İzmir’de milletvekilliğim süresince bölge ayırt etmeden yaptığım ziyaretlerle sık sık kesişmişti. Güne Konak’ta başlayıp, Konak’ta bitirir olmuştuk. Tabi her zaman her şey güllük gülistanlık olmadı. Bugün bu salonda Sait Başdaş’ın 2. kongresi gerçekleşiyorsa, 7 senelik görev süresince tökezletildiği ve hatta düşürüldüğü zamanlarda elinden tutup kaldırdığım içindir. Ben vefanın ne olduğunu, cefanın nasıl göğüslendiğini yedi düvele gösterdim. Ve nihayet tarihler 27 Ocak’ı gösterdi. Yine Sayın Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile İzmir’in en merkezi ilçesi olan Konak’tan Belediye Başkan adayı gösterildim. Aday tanıtım toplantısında İlçe Başkanımızın, Sayın Cumhurbaşkanımıza verdiği söz hala kulaklarımda… Zira kulaklarımda kalmaktan da öteye gitmedi o verilen sözler! Elbette kolay olmayacağını biliyordum. Fakat en büyük motivasyon kaynağım teşkilat olmuştu. Yıllardır birlikte mesai yaptığımız Konak teşkilatıyla bu işin üstesinde geleceğimizi düşünmüştüm. Milletin vekili olarak sahadan da hiç kopmadığım, mahalle mahalle bildiğim ve asla yabancısı olmadığım bir yerde olduğum için de ayrıca kararlıydım. Nitekim çok yerinde, renkli ve stratejik, hala kulaktan kulağa dolaşan, 81 vilayetten tebrik aldığımız, geriye dönüp baktığımda şunu da yapsaydık diyemediğim bir seçim kampanyası yürüttüm… Yola çıkarken düşündüğüm şeyler, pekte düşündüğüm gibi olmadı. Konak halkı bir tercih yaptı. Biz de bu tercihi baş tacı ettik… Küsmedik, darılmadık, uzaklaşmadık. Bilakis çıkıp teşekkür ettik ve seçim temposunda çalışmaya da devam ediyoruz. Ben bu yola çıkarken; ‘mevzu makamsa hepiniz ölün, mevzu vatansa hepimiz ölelim’ anlayışıyla çıktım… Bu sözü iyi anlamak, iyi irdelemek ve idrak etmek lazım. O gün olduğu gibi bugünkü Ceyda’nın aynı duruş ve samimiyetini koruduğunuzu bilmenizi isterim… Bu mücadelemde dik durup, ikircikli yaklaşımlardan uzak duran herkese çok teşekkür ederim. Ben bir hayal kurdum. Tek çabam Konak’ı iyileştirmek ve güzelleştirmek içindi… Bu hayale galiba en çok ben inandım. Peşinden inançla koştuğum şey, bir rüya asla değildi. ‘‘Dostlarıyla dalaşanlar, düşmanlarıyla savaşamazlar…’’ derler. Ben dalaşanlardan değil, tek başına savaşanlardan oldum. Konak her ne kadar bu kentin çalışan kesimi tarafından transit noktası olarak kullanılsa da burada Türkiye'nin dört bir yanından gelen doğu ve güneydoğulu vatandaşlarımızın ikamet adresidir. Burada Türkiye’nin dört bir yanından gelen Doğu ve Güneydoğulu vatandaşlarımızın ikamet adresidir. Bundan yola çıkarak özellikle adaylığım sürecinde bu inancı kalplerinde taşıyan, beni bir kardeşi olarak görüp de adımı zikreden, kazanmamız için dişiyle tırnağıyla çalışan tüm hemşehrilerime ayrıca şükranlarımı sunuyorum. Çok şükür ki bugüne kadar ki kimliğimizi oluşturan dürüstlük ile hareket etmeye devam ediyoruz. Durmak yok, yola devam diyen bir liderin arkasında siyaset yapmakta bunu gerektirir değil mi? Milletimizin teveccühü ve Allah'ın izniyle biz bu millete hizmet etmeye devam edeceğiz” dedi.
KIRKPINAR: YATIRIMLARIN YÜZDE 80’İNİN ALTINDA İMZASI VAR
İzmir Milletvekili Yaşar Kırkpınar, “Son başbakanımızın kente kazandırdıkları ile ilgili bir çalışma yaparken gördük İzmir’imizde 450 milyar TL’lik yatırım yapmışız. Bunların yüzde 80’inin altında son başbakanımızın imzası var. İnşallah bundan sonraki süreçte Sait Başdaş ile çalışacağız ve çok daha büyük başarılara imza atacağız” diye konuştu.
BAŞDAŞ: ONLAR KONUŞUR AK PARTİ YAPAR
Konuşmasını gerçekleştirilen ilçe başkanı Sait Başdaş, “Türkiye'nin neresine giderseniz gidin İzmir deyince aklınıza Kadifekale, Agora, Kemeraltı, Saat Kulesi, Kordon, Fuar diyecekler. Bunların hepsinin içinde bulunduran Konak 25 yıldır maalesef CHP tarafından yönetiliyor ve Türkiye’nin en geri kalmış ilçesi konumunda. o kadar sorun var ki nereden başlayacağımı bilemedim. Kentsel dönüşümler, her yağan yağmurda Kemeraltı’ndaki dükkanların sular altına kalması... O kadar sorun var ki… İnsanlar artık kokudan balkonlara çıkmaz halde. Konak halkı yağmur yağmasın diye dua ediyor. Yağmur yağdığında tüm evlere su basıyor. Vatandaş yağmur yağmasın diye dua ederken, Konak Belediye Başkanı da aybaşı gelmesin diye dua ediyor. Çünkü maaşları ödeyemiyor. Konak şirket olsa iflas edip kepenkleri kapatacaklardı. 25 yıldır CHP’de olan Konak 5 başkan değiştirdi. Her gelen başkan ‘bana enkaz bırakıldı’ diyor... Sanki devraldıkları başka partidendi. Sıkıştıklarında da hükümet Konak’a bir şey yapmadı diyorlar. Konak Tüneli zaten son başbakanımızın eseriydi. Statların yapılmasını sağlayan bakanımız Mehmet Muharrem Kasapoğlu’na teşekkür ediyoruz. Onlar konuşur, AK Parti yapar!” dedi