Kurultay-kongre sürecinde sancılı bir dönem geçiren CHP’’de genel merkez düzeyinde adeta bir varoluş savaşı söz konusu.’¶ Genel Başkan ve Genel Sekreter arasındaki savaşın İzmir’’e yansımaları ilçelerde sert rüzgarlara dönüşüyor.

Bu hesaplaşmada hamle üstüne hamle yapan tepedeki aktörler İzmir’’de son bir ayda Karşıyaka, Buca, Konak, Güzelbahçe ve Çiğli’’de başkan ve yönetim değişikliğine giderek üstünlük kavgası veriyor.

En büyük tartışma ’‘yığma’’ üyeler. Genel Sekreter’’in ilçelere yönelik üye kuşatmasını ’‘Genel Başkan’’ aynı yöntemle aşmaya çalışırken, İzmir’’de MYK Üyesi Mehmet Ali Susam ve Milletvekili Selçuk Ayhan Baykal’’ın verdiği ’‘özel’’ yetkiyle dizayn işlemini sürdürüyor.

***

Genel Sekreter Sav’’a yakın ekipler ise iki isme karşı farklı bir psikolojik savaş başlatmış durumda. MYK Üyesi Susam’’a karşı başlatılan kampanyanın en önemli argümanı Susam’’ın 1999’’daki ANAP’’tan Buca adaylığı’…

Sav ekibinden önemli bir isim kongre sürecinde CHP örgütünü tersine motive etmek için bu argümanı kullanmaktan çekinmeyeceklerini anlattı ve şöyle dedi: ’“1999’’da başkan adayı olarak atanmayınca, sırf ’‘önseçim’’ yapıldı diye CHP’’den ayrılıp ANAP’’a transfer olan, Işılay Saygın’’la birlikte Buca’’da başkanlık mücadelesi veren Susam ne zaman Baykalcı oldu? Ne zaman Genel Başkan’’ın kılıcını kuşanıp ilçelerde kıyım başlattı?’”

CHP’’nin İzmir’’deki kurucularından biri olduğunu bildiğim Susam’’ın iki yıl önce Sav ekibiyle birlikte hareket ettiği dönemi hatırlattığımda suskun kalan dostum, CHP Lideri’’nin İzmir’’de seçtiği, görevlendirdiği isimlerin çoğunun bir dönem partiye ve Baykal’’a savaş açan isimler olduğuna dikkat çekerken, Kemal Karataş’’ın Sarıgül atkılı fotoğrafının elden ele dolaştığını, Konak’’ta son dönem Baykal’’la hareket eden Mustafa Düzyol’’un Baykal’’a muhalif Anadolu Hareketi ile işbirliği yaptığını hatta Selçuk Ayhan’’ın da bir dönem Altan Öymen-Anadolu Hareketi çizgisinde siyaset yaptığını bildiklerini söyleyerek, ’“Örgüt dün yapılanı bugün unutmaz. . Örgütün hafızası çok güçlüdür’” diye devam etti.

Uzun lafın kısası Baykal’’ın prensleri ciddi bir psikolojik savaşın tam ortasında kalmış görünüyor. Kongre dönemlerinde de bunlar son derece normaldir’… Bakalım psikolojik harbi kim kazanacak?

Bugünkü asıl konumuza gelince’…

Bir tarafta Önder Sav diğer yanda Deniz Baykal...

İzmir’’de ise bir tarafta Susam, Ayhan, Karataş vs’… Diğer yanda A. Rezzak Erten ve ekip’…

Naylon üye tartışmaları havada uçuşuyor’…

Olan biten karşısında uzun süredir sessizliğini koruyan yerel seçimin muzaffer komutanı Aziz Kocaoğlu, suskunluğunu fena bozuyor.

Daha önce yakın çevresine ’‘Bornova’’ya müdahil olabilirim’’ diyen Kocaoğlu, naylon üyelerin havada uçuştuğu dönemde deyim yerindeyse topa çok sert giriyor.

CHP Lideri Deniz Baykal’’la Konak Belediyesi’’nin açılışları için geldiği İzmir’’de konuşuyor Başkan Kocaoğlu’… Örneği kendi ilçesi Bornova’’dan veriyor’…

’“Bornova’’da oturmayan, partinin, kentin yolunu bilmeyenler üye yapılmış, bunlar yanlış’” diyor Baykal’’a’…

Özellikle de Bornova’’da kendisinin tasarrufu olacağını hatırlatıyor.

Benzer bir görüşmeyi Genel Sekreter Önder Sav’’la da yapıyor Başkan. Yığma üyeliklerden duyduğu rahatsızlığı dile getiriyor, örgütün ehil kişilere emanet edilmesi gerektiğini, partinin kamuoyunda tepki toplayan yapısının değişmesi gerektiğini ifade ediyor.

Tabi ki birkaç gün önce gerçekleşen bu görüşmeler kulislere bomba gibi düşüyor.

Başkan Kocaoğlu kongre sürecine müdahil olacak’… şeklinde başta Bornova olmak üzere İzmir’’in önemli bir kitlesinde ses getiriyor.

Ve Başkan sadece Genel Başkan-Genel Sekreter görüşmesiyle yetinmiyor tabi ki’… Önce ’‘ekibi’’ olarak tanımlanan isimlerle özel toplantılar yapıp durum değerlendirmesi yapılıyor, ardından da sahaya iniyor.

Dün mesela’… Bornova siyasetinin dizayn edildiği mekanlardan biri olan Bornova Cafe’’de örgüt temsilcileriyle görüşüyor Başkan’… Yaşananlardan rahatsızlığını anlatıp, olması gerekenlere dair görüşlerini aktarıyor’…

***

CHP Lideri Deniz Baykal, geçen dönem kongre sürecine dahil etmediği 5 yıldır seçilmiş başkan görmeyen Bornova’’da tasarrufu Başkan Kocaoğlu’’na bırakır mı? Bilinmez. Ama Kocaoğlu, ’“Hak verilmez, alınır’” mantığıyla sahaya inmiş görünüyor. Ve ilk kez bu kadar ısrarlı ve net bir duruş sergiliyor.

Eğer Bornova bırakılmaz ve Başkan sahaya inerse de sanıyorum sadece bu ilçeyle yetinmeyebilir. Çiğli’’den Buca’’ya kadar ciddi bir mücadele alanında Kocaoğlu sesleri duyabiliriz süreç içinde.

Başkan Kocaoğlu’’nun mevcut Bornova yönetimini istemediği biliniyor. Her ne kadar İlçe Başkan Ertürk Çapın bir dönemler Kocaoğlu ekibiyle hareket etse ve hala İZDENİZ’’in sözleşmeli avukatlarından biri olsa da Başkan Çapın ve ekibinin gitmesini istiyor.

Buruda Çapın’’ın süreç içinde katıksız bir Karataşçı olması, son dönemde MYK Üyesi Susam’’la birlikte hareket etmesi önemli bir gerekçe Kocaoğlu için.

Ve Konak operasyonundan sonra Kemal Karataş yapısının güçlenme ihtimali de Aziz Başkan’’ı harekete geçiren önemli bir faktör tabi ki.

***

Kocaoğlu cephesinde Çapın’’a yönelik bardağı taşıran son nokta ise belediye temizlik işleri personelinin geçen hafta Baykal’’ın talimatıyla parti üyesi yapılması. Sav’’ın gönderdiği 1750 üyeye de karşı çıkıyor Aziz Başkan, Baykal’’ın gönderdiği çöpçü CHP’’lilere de’…

Kocaoğlu ekibinin Bornova adayı da hazır. Büyükşehir Meclis Üyesi ve Eski İlçe Başkanı Enver Dündar. İlginç olan Başkan’’ın yaptığı özel toplantıya İl Genel Meclis Üyesi Nevzat Kavalar’’ın da katılmış olması’…

Kavalar’’ın Kocaoğlu’’na yakınlığı/uzaklığı belli olmaz. Kocaoğlu’’nu başkan yapan ilçe başkan Kavalar, bir dönem karşı cepheye geçse de son dönem soluğu yine Başkan’’ın yanında almış görünüyor.

Tabi ki Çapın cephesi de boş durmuyor. Susam/Karataş formunda üye kayıtlarına devam eden Çapın’’ın, Kocaoğlu’’nun topa girmesiyle çocukluk arkadaşı Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Sındır’’ı sahaya sürebileceği yorumları havada uçuşuyor. Sındır’’ı ’‘bu seçimde topa girmemesi için’’ uyaranlar olsa da Bornova kongresinin iki başkan açısından da kapışma haline dönüşme ihtimali güçleniyor.

***

Bornova’’da tavrını çok net bir şekilde masaya koymuş görünen Başkan Kocaoğlu’’nun diğer ilçelerde ne yapacağı hangi il başkan adayına omuz vereceği de soru işareti’…

Örneğin Çiğli’’de A. Rıza Koçer için çalıştığı kaydediliyor mesela’… Bazı ilçelerde de isimler söz konusu’…

Baykal/Sav kavgasının İzmir’’de partinin yapısını bozduğu kanaatiyle yola çıkan Kocaoğlu, sanıyorum Büyükşehir Belediye Başkanı olarak örgüt üzerinde (en azından kendi ilçesi Bornova’’da) tasarruf istiyor. Yani kenti dizayn edecek aktörlerden biri olmak istiyor’…

Sahada ne olur bilinmez’… Kocaoğlu Bornova’’dan sonra birkaç ilçeye daha el atar mı, hangi ekip ya da hangi adaylarla işbirliği yapılır? Bunlar kongre sürecine dönük yanıtını merak ettiğim önemli sorular’… Bilen varsa anlatabilir’…