Ümit YALDIZ
Kocaoğlu’’nun şifreleri
23 Ağustos 2009 Pazar

Aziz Başkan’’la yaptığımız ama elimizde olmayan nedenle geç yayınladığımız röportaja ilişkin Gönül Abla’’nın yazısını okuyunca dayanamayıp ’‘Ben de yazmalıyım’’ dedim.’¶
Yılların deneyimini yanıltmamak adına da başlığı beklediği doğrultuda attım.
Yine aynı beklentiyi boşa çıkarmamak için Kocaoğlu’’nun siyasi mesajlarından bazı şifreleri çözmeye çalışacağım.  
Röportajın duygusal atmosferine ilişkin ekleyeceğim bir şey olmadığından mı yoksa son dönemde detaylardan uzak, duygusal süreçlerden yoksun biri olup çıktığımdan mıdır bilmem, olayın bu tarafına girmemeye karar verdim. Zaten Gönül Abla bu konuda gereğini fazlasıyla yapmış durumda.
 
Üç ana başlıkta toplayıp sunduğumuz söyleşinin beni asıl ilgilendiren unsurları ilk iki bölümde ele aldığımız siyasi mesajlardı. Merak ettiğim şey, Başkan Kocaoğlu’’nun yüzde 56’’ya nasıl ulaştığından çok bu oranı içine sindirip sindiremediğiydi. Yürüyüşü değişmiş miydi mesela. Önünde düğme ilikleyenlerin sayısı artmış mıydı?
 
Açıkçası, Kocaoğlu’’nun İzmir’’de son 30 yıldır görülmemiş bir oy oranını nasıl yakaladığını merak etmiyordum. Çünkü ben de seçim öncesi oynadığım çok sayıda ’‘Seçim toto’’da bu oranı noktasına virgülüne tutturanlardan, dahası görenlerden, öngörenlerden biriydim.
Hatta AKP’’nin oranını ve de MHP’’nin oranını da.
Kocaoğlu, İzmir sonuçlarının iki şifresi olduğunu açıklıyor. Kırsaldan yani merkez eskilerde merkez sağın kalesi olan köylüden oy almak. Varoştan yani kente sonradan gelip AKP’’nin kalesi olmuş kesimden oy getirmek. Ve bu iki şifreyi çözdüğünü söylüyor.
Kesinlikle doğru da söylüyor. Çünkü bazıları ısrarla görmek istemese de ortaya konan ’‘sosyal belediyecilik’’ uygulamaları bu sonucu doğal yani kaçınılmaz kılıyordu.
Varoşta yaşayan 84 bin kişiye bayram harçlığı vermek, 100 binlerce gıda paketi dağıtmak, AKP’’nin zirvede olduğu 85 mahallenin tüm altyapı sorunlarını çözmek, 50’’nin üzerinde camiyi, 550 okulu tamir etmek, 100 binlerce kişiye ulaşan sağlık taramaları gibi sayısız sosyal belediyecilik uygulaması, Aziz Kocaoğlu gerçeğini varoşun/çeperin kalbine çoktan kazımıştı.
Metro ve benzeri eleştirilere rağmen bu gerçek değişmedi bence.
Köylüye gelince;
Büyükşehir’’e sonradan bağlanan ilçe, belde ve köyler Cumhuriyet tarihinde görülmemiş bir yatırımla tanıştı onun döneminde. Ova yollarına kadar asfaltlandı, 22 beldeye çok amaçlı salon kazandırıldı, su ve kanalizasyon altyapıları tamamen yenilendi.
Başkan’’a göre İzmir seçimlerinin iki şifresi bu.
Ama bence üçüncü bir şifreden de söz etmek gerekiyor. O da Başkan’’ın dürüst, mütevazi aynı zaman da ’‘dik’’ duruşu ya da kendine has ’‘yoğurt yiyişi’’dir. Kocaoğlu bu şifreden hiç söz etmiyor. Çünkü, doğrudan kendine pay çıkarmak mütevazi duruşuna ters...
Ama biz bu gerçeği görmek ve hakkını teslim etmek zorundayız.  
 
Dedim ya baştan. Merak ettiğim yüzde 56,7’’lik orandan çok bu oranın Başkan’’ın dünyasında yarattığı değişiklikti.
Çünkü bu oran onu sadece Başkan değil aynı zamanda tartışmasız lider/imparator yapmaya yeter de artar’…
Ama İzmir’’in Başkan’’ı dün ne ise bugün de o. Sadece dün bir avuç seveniyle yola devam ediyordu bugün çok sayıda yalaka/dalkavukla birlikte bunu yapmak zorunda. O da elma ile armutları ayırt etmeyi fazlasıyla biliyor.
Bir ara (seçimden hemen sonra) havaya girmiş, ayakları yerden kesilmiş de olsa kısa sürede kendine gelmiş gördüm ben. Eylül 2008’’deki kadar yalnız, o kadar inançlı ve de kararlı.
Merak ettiğim diğer nokta ise birilerince hareke geçirilen Ankara dolmuşuna binip binmediği idi. Ya da kötü niyetli terzilerce dikilen Ankara gömleklerini giyip giymediği’… İki çeşit gömlek var ortada. Biri genel başkanlık, diğeri milletvekilliği. Aslında her ikisi de aynı kapıya çıkıyor. Önce vekil ol, ardından lider’…
İzmir’’deki başarıyı Türkiye geneline yay. Nasılsa toplumun şifreleri biliyorsun.
Aslında bu tez yanlış değil. Ancak gömlek biçen terzilerin niyetleri kötü’…
Kimileri 2011’’de Aziz Kocaoğlu’’ndan kurtulmanın derdinde kimileri de seçim sonrası yakınlaşan Kocaoğlu-Baykal ikilisi eskisi gibi uzaklaştırmanın derdinde.
İlginç olan Başkan da bu terzilerin/dolmuşçuların niyetlerini biliyor/görüyor. O nedenle de Deniz Baykal’’ı yere göğe sığdıramıyor ve ’‘2 günlük başkanlığa 5 yıllık vekilliği’’ değişmem’’ yanıtıyla makasları terzilerin elinde bırakıyor.
 
Ve rakibi Taha Aksoy’’a dair söyledikleri’… ’‘Taha Aksoy boşuna eleştiriliyor. Bence doğru adaydı. AKP ülke genelinde 9 puan kaybederken Taha Aksoy İzmir oranını bir önceki seçime göre korudu’’
Taha Aksoy doğru bir aday mıydı? AKP İzmir teşkilatının aksine Kocaoğlu böyle düşünüyor.
İşin cinliğine kaçarsak, Kocaoğlu’’nun fark atabilmesi, CHP’’nin rahat kazanması için Aksoy’’un doğru aday olduğunu düşünebiliriz. Ama AKP’’nin ülke genelinde 9 puan kaybedip İzmir’’deki oyunu 2007’’ye göre koruması da Aziz Başkan’’ı doğruluyor.
Bence Kocaoğlu-Aksoy arasında bizim anlayamayacağımız türden bir muhabbet var. Seçimin en debdebeli dönemi’…Habertürk’’teki ilk karşılaşmalarında Taha Aksoy’’un Aziz Kocaoğlu için söylediklerini hatırlıyorum. ’‘Evimi, cüzdanımı hatta ailemi emanet edebileceğim kadar dürüst bir adamdır Aziz Kocaoğlu’’
Melih Gökçek’’e göre İzmir seçimlerindeki farkın temel nedeni canlı yayındaki bu sözlerdi. Gökçek, Ankara’’da ağırladığı İzmir teşkilatına böyle diyordu aylar sonra. Kocaoğlu’’nun sözleri ’‘rakibini koruma’’ içgüdüsü de olabilir, hakkını teslim etme yürekliliği de.
Şifrelerden söz ederken Başkan Kocaoğlu’’nun bir sonraki döneme ilişkin tutumu, adaylık niyeti olup olmadığı da önemli. Bu soruyu sormadık çünkü 2014’’ü sormanın erken olduğunu biliyorduk.
Sorsaydık da yanıt hazırdı. ’‘Altı ay önce bakarız’’
Espriyle karışık bir röportajında ’‘82 yaşına kadar buradayım’’ demiş olabilir. Ama Eylül 2008’’i biliyorum. Başkan koltuğa yapışıp kalacak biri değil, ama birileri istedi diye gidecek biri hiç değil. Yerine birini bulur, hazırlarsa kolaylıkla çekip gidebilir. Ama dediğim gibi birileri istediği için değil, kendi istediği için bunu yapar’…

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Dr. Hakan TARTAN
Dr. Hakan TARTAN
‘Gönülsüz bekarlar’ için bakanlar devreye!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
34 yıldır katilleri nasıl bulunmaz?
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
İmamoğlu yalnız mı bırakılıyor?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Büyük İnsanlık İçin: MikroRNA!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Atatürk’ten rövanşı alacaklar da…
Ender ALDANMAZ
Ender ALDANMAZ
Halkın gerçek gündemi sahnede!
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Dün ve Bugün Türkiye (10) 'Bak Postacı Geliyor'
Serdar DEĞİRMENCİ
Serdar DEĞİRMENCİ
Sonbahar
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Bu da geçer
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Son nefeste Göztepe!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva