Vatan Partisi İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Dr. Serhan Bolluk, partisinin yerel seçimdeki hedefleri ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Yerel seçimlere 1 aydan az bir süre kala siyasi partiler vatandaşlardan oy istemek ve vaatlerini anlatmak için çalışmalarını sürdürüyor.
Oy pusulasında yer alan partilerden bir tanesi de Vatan Partisi...
Vatan Partisi, İzmir'de büyükşehir belediyesi ile 30 ilçe belediyesini yönetmek hedefiyle adaylarını açıkladı.
Partinin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı ise Dr. Serhan Bolluk...
46 yıldır partisinin çizgisinde siyaset yürüten Bolluk, yakın zamana kadar il başkanlığı görevinde bulunmaktaydı.
Dr. Bolluk, Türk toplumunun siyasi açıdan çok ciddi bir arayış içerisinde olduğunun altını çizdi ve Vatan Partisi'nin bu seçimde İzmir özelinde oy sıçraması yaşayacağını belirtti.
Sözü Dr. Serhan Bolluk'a bırakalım.
ÇOK CİDDİ BİR ARAYIŞ VAR
Vatandaşların hem iktidarın hem de muhalefetin çok ciddi biçimde sorunlara çözüm üretemediği konusunda bir inançsızlık durumu var. Bu çok yaygın. Bunun iki türlü sonucu var; Birincisi, karamsarlık ve yılgınlık havası var. İkincisi de çok ciddi bir arayış var. Türkiye çözümsüz kalmayacak. Peki sorunları kim nasıl çözecek? Bizim Vatan Partisi olarak odaklandığımız nokta ikincisidir. Tabii ki umutsuzluk ve karamsarlıkla da mücadele halindeyiz. Çünkü umut yoksa hiçbir şeyiniz yoktur. Biz umutluyuz. Türkiye'nin önündeki dönemden çok umutluyuz. Türkiye ileride dünyadaki öncü ülkelerden biri olmaya aday… Türkiye, dünyadaki 10 ülkeden biri olacak. Öyle yada böyle olacak. Buna giderken ciddi sıkıntılardan geçeceğiz. Oraya kim Türkiye'yi götürecek? Bunun bir öznesi olacak ve bu öznenin Vatan Partisi olacağı kanaatindeyiz. Biz bu işi yaparız ve yapacağız.
PARTİMİZE İLGİ VE İTİBAR ARTMIŞ DURUMDA
Toplumlar hızlı dönüşmüyor ama İzmir'de bizim beklentimiz yüksek. O arayışın sonuçta bize oy olarak döneceği kanısındayız. Bunu şuradan çıkarıyoruz. Seçimle ilgili birçok noktada çalışıyoruz. Ziyaretler, etkinlikler yapıyoruz. Bundan 1 yıl öncesine göre Vatan Partisi'ne olan ilginin ve itibarın çok yükseldiğini görüyoruz. 31 Mart Seçimleri'nde parti olarak İzmir'de bir oy sıçraması yaşayacağımızı görüyoruz.
Örgütümüzün önüne gerçekçi hedefler koyduk. Sıçrama yapacağımız kanaatindeyiz. Vatan Partisi gelecekte yönetmeye aday parti. Bir oy tahmininde bulunamam. Ama her gittiğimizde yerde itibar görüyoruz.
İTTİFAKLAR RANT İTTİFAKIDIR
Özellikle ittifak yapmayı tercih etmedik. Ufka sahip, İzmir'in dünya incisi olduğunu gören ve bu hedefe koşan parti var mı? Vatan Partisi dışında hiçbir partinin böyle bir derdi yok. Bu partilerle ittifak yapamayız. O arsayı kim alacak, o AVM'de kim rant sağlayacak? İttifakla bu keşmekeşin içine düşersiniz. Vatan Partisi de Vatan Partisi olmaktan çıkar. İttifaklar rant ittifakıdır. Adaylar, meclis üyeleri ona göre seçiliyor. Liyakatli, bu işten anlayan, İzmir'e liderlik yapacak bizim dışımızda seçenek görünmüyor. Oralarda liyakatli, bu iş yapabilecek insanlar yok değil. Ama maalesef tercihler bu yönde değil.
İTTİFAK İÇİN KAPIMIZI ÇALAN OLMADI
İttifak konusunda kapımızı çalan da olmadı. Yerel seçim farklı, genel seçimler farklı… Son Mayıs seçimlerinde bazı girişimlerimiz oldu. Çünkü biz Türkiye'yi yönetmeye talibiz. Yerel seçim olunca iş değişiyor. Örneğin bir partiden Urla'da 50'den fazla kişi aday adayı oldu. Orayı layık olduğu yere taşımak mı hedefleri? Bunun böyle olmadığını icraatlarına bakarak görüyoruz. Burada bir rant var. Rant dışında eklenmiş tuğla yok.
Hakikaten seçimlerle ilgisizlik hali var. Herkes mutfaktaki yangını konuşuyor. Ve seçim sonrası ekonomide krizin derinleşeceği endişesi insanları kaygılandırıyor. Bizim asıl cevabımız bu yerel seçimde… Biz İzmir'de öyle bir belediyecilik yapacağız ki İzmir üretim şampiyonu olacak. İzmir'de işsiz kalmayacak, İzmir dışarıdan işçi getirecek. Tarımıyla, sanayisiyle, insanıyla, batıya açılan kapı olması sebebiyle bu olanaklara sahip İzmir… Böyle bir yer yok başka.
DOÐU BEY 'SENİ ÖN CEPHEYE GÖNDERİYORUZ' DEDİ
Genel başkanımız İzmir'i bu yönüyle çok önemser. Bir yönüyle İzmir hep tehdit altında bir yer… Yunan ilk buraya çıktı. Tarih tekerrür edemez. O ayrı mesele… Ama her türlü dış tehdidin birinci durağı hep İzmir'dir. Bu yönüyle de Doğu Bey, İzmir'i çok önemser. Beni buraya il başkanı olarak atarken 'seni ön cepheye gönderiyoruz' demişti. Ben de bunu anılmaya çalışarak il başkanlığı görevini yaptım. Sonra aday oldum.
KENDİMİZİ BİLİMSEL SOSYALİST OLARAK TANIMLIYORUZ
Bizim bir davamız var. Bu dava bilimsel bir dava… İstiareye yatıp bir şeyler uydurmuyoruz. İnsanlığın gelişimine, tarihine bakıyoruz. İnsanlığın nereden gelip nereye gittiği konusunda çok sağlam bir alt yapımız var. Evren, dünya fizik yasalarına göre nasıl dönüyorsa toplumsal yasalar vardır. Bunların başında da devrimler gelir. İnsanlık tarihi devrimlerle ilerler. Bu topraklarda büyük bir devrim gerçekleşti. Türkiye bir devrimler ülkesidir. Son 180 senede Türkiye'de dört kez devrim yaşandı. Şimdi de Türkiye devrimin eşiğinde… Bütün bu sıkışıklık, muazzam olanaklar içinde yetmezlik hali o dönemin ürünü… Biz onun için Türkiye'nin önü çok açık, dünyada ilk 10'a girecek diyoruz. Çünkü biz devrimi görüyoruz. Kendimizi bilimsel sosyalist olarak tanımlıyoruz. Bakın bilim önde gelir. Tek temel sloganımız var. Hayatta en hakiki mürşit ilimdir. Dünyaya, Türkiye'ye bu pencereden bakarız.
YEREL SEÇİME EMPERYALİST MÜDAHALE TUTMAYACAK
6'lı Masa'yı kuran, sonra 7'li hale getiren şey dış kuvvetlerdi, ABD'deydi. Formül tutmadı, darmadağın oldu. Seçim sonrası o cenahtan arkadaşlarımdan şunu çok duydum: İyi ki kazanmamışız. Emperyalizm burada başarısız oldu. Bu yerel seçimler için ben ABD ve İsrail'in çok müdahaleci olduğunu ancak başarısız olduğunu görüyorum. Adayların belirlenmesi ve CHP'nin son kurultayda Özgür Özel'ingelmesi mühendislik işi… Bunun iç dinamiklerle gerçekleşmiş olması imkansız şeyler… Ne yaparlarsa yapsınlar çözümleri tutmuyor. O formüller tutmuyor. Geçen seçimde tutmadı, bu seçimde de tutmayacak. Başta 6'lı Masa'nın başındaki parti olan CHP için çok büyük başarısızlıklar görünüyor. Bunu görmemiz lazım.
İZMİR BİR YARIM İŞLER CENNETİ…
İzmir'in çözümsüz hiçbir sorunu yok. Ulaşım, konut, deprem, su… Bunların hepsi çözümlü ve o çözümler üretilmiş. Akademide muazzam çalışmalar var. Projeler var ve bunlar raflarda tozlanıyor. Bugüne kadar tüm yönetimlere defaatle sunulmuş, konfreanslar yapılmış. Ama her şey yarıda kalmış. O çözümü uygulayacak bir irade oluşmamış. Gelen o çözümlere değil kendi çevresinin çıkarlarına odaklanmış.
Her gelen öncekinin yaptığı işleri kenara atıp öyle devam ediyor. Biz öyle değiliz, biz yarım kalan tüm işleri tamamlarız. Ve İzmir'de çok yarım iş var. İzmir bir yarım işler cenneti… Örneğin su konusunda kayıp-kaçak oranı yüzde 40'a çıkmış durumda… Bu şekilde şehri yönetemezsiniz. Buraları yenilemedikçe, çağa yarışır biçimde kanalizasyon ve yağmur sularını ayırmadıkça su meselesini çözemezsiniz. Bunu yapsanız İzmir su zengini olur. Mesela, arsa yok deniyor. İzmir dağla-deniz arasında sıkışmış durumda… Ancak belediyenin elinde muazzam araziler var. Belediye en temel işini yani en ucuz arsa yaratma işini kendisi yaratabilir.
İZMİR'E BİR LİDER LAZIM
İzmir'de müthiş bir insan birikimi var. Çağdaş, işbilir insan sayısı çok yüksek… Nereye gitsek hayran olup dönüyoruz. Yatırımlar ve inovasyon konusunda müthiş bir heves, hırs, yaptığı işi daha iyi yapma motivasyonu oldukça yüksek… Hem tarım hem sanayimiz var. Üçüncüsü İzmir, Asya'nın batıya açılan kapısı… Kuşak Yolu'nun terminali… Bunu ilgili ülkeler biliyorlar ve çok ilgileniyorlar. Başta Çin olmak üzere tüm Asya ülkeleri ilgileniyor. İzmir, dünya üzerinde bakıldığında bir liman kenti, pırlanta gibi bir kent… İzmir, Asya'nın dünyaya açılan kapısı… Bu olanakları değerlendirmek gerekiyor. Biz bu sebeple bir vaat koymadık. 'İzmir'e bir lider lazım' dedik. İzmir o liderini bulduğu anda çok yükselir. O lider de Vatan Partisi… Çünkü siyaset Türkiye'de dar çevrelerin menfaatine odaklanmış vaziyette… Bunu diğer partilerde kırmak zor. Adaylar, meclis üyeleri ona göre belirleniyor. Bunu yapmak için esaslı bir ahlak lazım. Dürüst, şeffaf olacaksınız. 5 milyon İzmirliyi seferber edecek kudrete sahip olacaksınız. Bunun birinci ve en önemli noktası dürüstlük ve samimiyet… Belediye başkanı olursam İzmir'in neresine kanalizasyon yapılacak ben bilmeyeceğim. Bunu bilenler var ve önemli olan bu birikimi harekete geçirmek. Su sorununu çözmek demek körfezi temizlemek demek.
İZMİR'İ ÜRETİM ŞAMPİYONU YAPACAK BİR BELEDİYE HİZMETİ ÜRETECEÐİZ
Bir hidrolog hocamız 'körfezde 5 milyar dolar yatıyor' dedi. Nasıl oluyor dedik? Turizm ve balıkçılık… İzmir Körfezi balık zenginliği bakımından dünyadaki üç körfezden biri. Balıkçı kooperatiflerine gidin, hepsi kan ağlıyor. İzmir, balığı pahalı tüketiyor. İzmir gibi bir liman ketinde balık tüketimi yerlerde sürünüyor. Devletle işbirliği halinde bunu kazanmak gerekiyor. Turimzde İzmir'in payı ne? Kruvaziyer sayısı parmakla sayılıyor. Gelinse de ağırlayacak otelimiz, yatağımız yok. Hilton, İzmir'in sembolü bence. Bu binanın bu şekilde yatması yazık… Teknofest sırasında otelci dostlarımız rezil olduk, ağırlayamadık kimseyi diyor. Oda fiyatları 300-500 dolarlara çıktı. Dünyada 7 büyük kruvaziyer firması var. Bunların birisini ikna etmeniz gerekiyor. İzmir'de doğal, kültürel zenginlik hepsi var. Ama turist gelmiyor. Bizim belediyecilik anlaşıyımızda üretimin hizmetinde bir belediyecilik yapacağız. Yani tarımın, ticaretin, sanayinin ve turizmin hizmetinde… İzmir'i üretim şampiyonu yapacak bir belediye hizmeti üreteceğiz.
İZMİR'İ UYUŞTURUCUDAN TEMİZLEYECEÐİZ
İzmir uyuşturucu kullanımı ve dağıtımında Türkiye birincisi… Bir belediye başkanı ne yapar? Halkı seferber eder. Halk seferber olursa biz bu sokakları tertemiz yaparız. Bu konuda vilayet ve emniyet debizim önümüze düşer. İşbirliği halinde İzmir'de uyuşturucuyu bitiririz. 5 milyon İzmirliyi arkama alırım. Ne uyuşturucu kalır ne mafya ne de çete…
İzmir'in en büyük sorunu konut… İnşaat maliyetlerinde arsa maliyetlerin yarısı oldu. Arsa çok pahalı… Dolayısıyla konut fiyatı da artıyor. Beleidye kendisi konut yapmayacak. Koooperatifler, müteahhitler var. Bunlara uygun fiyatlı arsa temin edecek ve uydu kentler yapacağız. Kentsel dönüşüm konusu binanın yıkılıp yeniden yapılması olarak algılanıyor. Halbuki yeşil alanı, hastanesi, okulu ile planlama bir bütün olmalı. Niye plan yok? Plan varsa rant yok. Plan içine rant sokamazsınız. Planlı çalışma ile İzmir'i imar ederiz. Dar ve orta gelirli vatandaşlara konut yaparız. İzmir'i biraz taşımak gerekiyor. Uydu kentlerle bu sorunu çözeceğiz.