Büşra ÇETİNKAYA / EGEDESONSÖZ – Açık pazar alanlarında çalışan esnaf, kış mevsiminin gelmesiyle birlikte zor günler yaşıyor. Bir yandan yağmur ve fırtına esnafı olumsuz etkilerken bir diğer etken ise ekonomi…

Asgari ücretin 22 bin 104 TL olarak belirlenmesi ve emekli maaşına beklenenden düşük yapılan zam oranı esnafı da düşündürüyor. Pazarcı esnafı, asgari ücret açıklandıktan sonra pazarlarda etkisinin görülmeye başladığını söylüyor.

İzmir Pazarcılar Esnaf Odası Başkanı Hamdin Erişen, pazarcıların yaşadığı sorunları ve ekonominin pazara yansımasını Egedesonsöz’e değerlendirdi.

“ESNAF, 20 KASA YERİNE 5 KASA DOMATES GETİRİYOR”
Erişen, ekonomik olarak pazarcıların da zorlandığını belirterek “Zaten mevsimden dolayı yağmur yağdığında pazarlar çok kalabalık olmuyor. Maddi olarak da çok sıkıntılı bir dönemdeyiz. Bizim pazarcılar da ağlıyor, vatandaş da ağlıyor. Esnaf artık 20 kasa domates alacağına 5 kasa domates almaya başladı. Bir de boş yerler olmaya başladı. Adam pazara çıkamıyor, çıktığı zaman zarar ediyor. En iyisi çıkmayayım diye düşünüyor. Nereye kadar böyle gidecek? Bu sıkıntılar düzelecek gibi gözükmüyor. Asgari ücretin 22 bin 104 TL olarak açıklanması pazarı etkilemeye başladı bile. Büyük marketlerden yüzde 40 daha ucuz satıyoruz. Kendimiz çalıştığımız halde altından kalkmakta zorlanıyoruz. Bize gelen insanlar, emekli ve asgari ücretli insanlar. Çok varlıklı insanlar bize uğramıyor. Para olmadığı için millet mecburiyetten kredi kartı kullanıyor. Kredi kartı da bizde geçmiyor. Bir sıkışıklık var” şeklinde konuştu.

Hizmet üretimi kasımda yıllık bazda arttı Hizmet üretimi kasımda yıllık bazda arttı

“ARTIK AÇIK PAZARLARIN KALMAMASI GEREKİYOR
Erişen, açıklamasında kış aylarının pazarcılar için zorlu geçtiğini ifade ederek “Bazı pazarların üstü açık ve tekstil ürünleri satan pazarcılar ürünlerini satamıyor, tezgah açamıyor. Tente ve şemsiyeleri esnaf kendisi temin ediyor. Belediye tarafından verilmiyor. Bugün bir Pazar şemsiyesinin fiyatı 10 bin TL’den aşağı değil. Hava sıcak olduğunda da sıkıntılı oluyor. Güneşin altında tezgahta çalışmak çok zor oluyor. Yazın ayrı zor kışın ayrı zor. Artık açık pazarların kalmaması gerekiyor. Belediyelerin bir şeyler yapması lazım” dedi.

“KATI ATIK BEDELİ YÖNETMELİKTE YOK”
Kapalı Pazar yapılması için bütçe ayrılmadığını dile getiren Erişen, öte yandan Pazar esnafının belediyelere katı atık bedeli ödemesi hakkında şunları söyledi:

“Biz söylüyoruz, belediyeler para yok diyor. Kapalı Pazar alanı için bütçe ayrılmıyor. Zaten biz işgaliyemizi ödüyoruz resmi olarak. İşgaliye, günlük 150-200 TL. Şimdi bir de katı atık parası çıktı. Bizimle hiç alakası yok, yönetmelikte de yok. 200 TL-300 TL diyen var. Biz ödemek istemiyoruz. Yanlış bir şey bu. Ne yönetmelikte, ne bakanlıkta var ne cumhurbaşkanının onayı var. Elimizde mahkeme kararı var. Buna rağmen yapmaya çalışıyorlar. Biz de direniyoruz. Onlar da diretirse biz de yargıya başvuracağız. Yasal olmayan bir şey için bizi sıkıştırırlarsa o belediyelere dava açacağız. Onlar da işimiz kırık diye ağlıyorlar ama ağlamakla olmuyor. Yasa ne diyorsa o. Hukukçularımızla görüşüyoruz, kesinlikle bu katı atık parasını alamazlar diyorlar.”