Bu yazının başlığı 'CHP'li Belediyen mi var, derdin var?' olacaktı ama site yönetiminden çekindiğim için biraz yumuşatayım, atağın yönünü diyagonal bir pasla değiştireyim istedim. (Bu arada futbol ve hendese –geometri- bilgimi de açık ettim ama olsun).
Zira kılıçlar çekilmek üzere… Şimdi tepki toplayıp işimizden de olmayalım hani, usul usul gidelim; rahvan gidelim ki dikkatleri üzerimize çekmeyelim. Patron bunlar, adamın gözünün yaşına bakmadan kapının önüne koyuveirler. Aman diyim.
Fakat sessiz de kalamam elbette. Sorumlu vatandaş ve entelektüel kimliğime aykırı bir durum bu. İşi meşru bir zemine çekmeli, kimseyi kızdırmadan haklı eleştilerimi yapmalıyım. Ne de olsa bir vatandaşım ben. Hem de Belediye işletmelerinden yoğun hizmet alan bir vatandaş. Eleştirmeye de, öneride bulunmaya da hakkım var elbet. Hah, şimdi oldu.
Hem ben yolculuk esnasında bıdırdanan hemşehrilerimin yalancısıyım. Ya da şöyle söyleyeyim; bir nevi onların sesiyim, sesi! Evet evet, böyle daha iyi oldu. Böylece hem kendime meşru bir zemin ihdas etmiş oldum, hem de bir kamu hizmeti yapma fırsatı…
Mesele şudur mirim, uzun zamandır İZBAN ekabirinin cilalayarak tanıtımını yaptığı Alsancak ve Hilal İstasyonlarının seyahat özgürlüğümüze, yaşantımıza ve şehir hayatımıza getirdiği fiili durumdur.
Nedir bu fiili durum? Yapılan iki istasyon hizmet değil, İzmirliye külfettir! Kolaylık değil, zorluk getirmiştir. Milyonlarca para, işgücü ve zaman boşa harcanmıştır. Zaten bir işkenceye dönen şehir içi karayolu ulaşım derlerine bir de İZBAN eklenmiştir.
Malumlarınız o dur ki çağımız bir hız çağıdır. Bu zamanda her şey süratle yapılmalı, ivedilikle tamamlanmalıdır. Tezden halledilen işler, acilen bittiği için insanımıza bolca vakit bahşetmekte ve bu çabukluk insanımıza hoş gelmektedir.
Bu arada yukarıda kurduğum cümleye dikkat ettiniz mi? 'Hız, sürat, ivedi, tez, acil ve çabuk' gibi kelime ve kavramları nasıl da kullanmışım… İşte Türkçe, İşte Türk Dili… Zenginliğe bakar mısınız? Ne kadar bol kepçeden dağıtırsanız dağıtın bitmek tükenmek bilmiyor Türkçe hazinesi…
MHP Genel Merkezi tarafından ses bayrağımız olan bu hazineye atıfla 24 Ağustos 2013 Cumartesi günü yani dün, 'Milli Değerleri Koru ve Yaşat Programı' kapsamında Konya'da Türkçe Mitingi tertip edildi… Basından takip etmişsinizdir, yine yüz binler oradaydı… Nereden geldik şimdi buraya yahu, yoksa yine okuyucunun bilinçaltına göndermemi yaptım?..
Gelelim tekrar İZBAN'a… Gerçektende durum sıkıntılı.
İnsanımızın hayatını kolaylaştıran, ulaşımını çabuklaştıran ve şehrimize çağdaş bir isal imkanı sağlayan bu sistem işkeyişi bir türlü yerli yerine oturmadığı gibi yeniden açılan Alsancak ve Hilal istasyonlarıyla hizmetten çok bir külfete dönüştü.
Çok komik bir durum. Dünya bir duysa rezil olacağız ama bizimkiler neredeyse madalya bekliyor. Bakar mısınız, koskoca tren çıkmaz sokağa girip oradan gerisin geri çıkıyor. Doğasına bile aykırı bir durum bu. Ama ne yapacaksınız CHP'li bir belediyeniz olunca böyle külfet alabiliyorsunuz sırtınıza. Ne yapalım? Derdimize yanalım…
Bir baştan bir başa ulaşım süresini 30 dakika artıran bu gereksiz uğrak, Çiğli'den Şirinyer'e olan kısmi bölümde ise yolu 20 dakika uzatıyor.
Bu da çağın, insanımızın ve şehrimizin ihtiyacına bırakın cevap vermeyi, çok daha büyük dert oluşturuyor.
Sakın ola ki siz de bundan kelli İZBAN'a güvenip yol hesabı yapmayın. Zira 20-30 Dakika tehir edeceksiniz ve bütün planınız da alt-üst olacak. Benden söylemesi…
Bir çözüm bulmak için düşünen arkadaşlara da bir ipucu veriyorum; 'ya bu dertleri çekelim, ya bu belediyeleri değiştirelim'. Slogan bile hazır yahu daha ne yapalım?