'İttifak Yasası' ile siyasetin makas değiştirdiğinin farkındasınız. Cumhur ittifakı yani Ak Parti ve MHP, yanlarına BBP'yi de alarak bekleyişe geçtiler.
Muhalefetin İttifak Yasası'na yönelttiği eleştirilere 'Cumhurcular' ilginç yanıtlar veriyor:
'Madem ittifak çok karlı, siz de bir ittifak kurun!'
Cumhurcuların beklentisi şu:
'Bizi zor duruma düşürecek bir ittifak kurulacaksa içine HDP'yi de almaları gerekir. HDP'yi alınca da CHP-İP-SP-BTP-DP-DSP… ittifakını yoğun bir 'Terör İttifakı', 'Şer ittifakı', 'Bölücü İttifak'… gibi ithamlarla ezeriz. Seçime kadar başlarını bile kaldıramazlar…' diyorlar.
Cumhurcuların bu tür ithamları yapacaklarından emin olabiliriz.
Ayrıca şunu da düşünüyorlar;
'Diğer partiler ithamlarımızdan korkup tek başlarına veya küçük ittifaklarla seçimlere girerlerse zaten sorun yok! Onları daha ilk turda bir bir sandığa gömeriz…'
En çok izlenen 15 haber kanalı bu tür yayınlara şimdiden hazır!
Diyelim ki, ithamlar beklenen etkiyi yapmadı!
Bu kez de eski defterler karıştırılacak…
***
Şunu kabul edebiliriz, HDP'nin imajı çok kötü.
Göz ardı edilmemesi gereken bir konu da oyunun % 10'un biraz altında veya üstünde olması!
Kimse % 10'u israf edecek bir lükse sahip değil! O zaman buna bir formül bulunacak:
-İlk turda zaten hiçbir aday % 50+1 oy alamaz, ikinci turda da HDP'in adayı ilk ikiye kalamayacağına göre %10 HDP oyu, Cumhurun karşısındaki adaya gider… Soru şu: Seçimin ikinci tura kalacağı garanti mi?
-HDP, milletvekili ittifakına katılmaz. Cumhurbaşkanı adayı da göstermez. Milletvekili seçimine HDP veya bağımsız adaylarla girerler. Cumhurbaşkanlığı seçiminde ise ikinci ittifakın adayına oy verirler.
-Olasılıkları çoğaltabiliriz. En zor seçenek de şu olabilir:
HDP, bağımsız adaylarla seçime girer. Cumhurbaşkanı seçiminde tabanını serbest bırakır!...
***
Dikkat edilecek olursa analizlerimde HDP, eşitler arasında bir parti gibi durmuyor. HDP'liler bu durumu onur kırıcı bulabilirler.
7 Haziran seçimlerinde Selahattin Demirtaş ve HDP'ye oy verenler, kısa sürede neden hayal kırıklığına uğradılar; HDP'li yetkililerin, bunun özeleştirisini net bir şekilde kamuoyu önünde yapmaları gerekir.
Eski güveni kısa sürede tekrar kazanmanın çok zor olduğunu bile bile bu özeleştiriyi yapmak zorundalar.
Bence Ak Parti'den oy alamayacak bir adayın, cumhurbaşkanı adayı olması olumlu sonuç vermeyecektir.
Öyle ki, Ak Parti'den oy alabilecek bir aday bulunabilecekse, HDP bile göz ardı edilebilir.
Çünkü Ak Parti'den alınan bir oy, iki oy etkisi yapacağından bu getiri, HDP'yi etkisiz eleman yapacaktır.
Bu açıdan da bakıldığında bütün yollar Abdullah Gül'e çıkıyor.