Vekil Arslan, Ankara zirvesini yorumladı: Tarihe not düştük!

EGEDESONSÖZ – Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclisi Üyesi ve İzmir Milletvekili Ednan Arslan, SONSÖZ TV’de Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtladı. 16 Eylül’de yapılacak İl başkanlığı kongresi öncesi, İzmir Milletvekili Deniz Yücel ve PM üyesi ve Genel Başkan Yardımcısı Devrim Barış Çelik ile birlikte Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptıkları toplantıyı değerlendiren Arslan, ilk kez bu konuda konuştu.

“Yapılan görüşme, o aday olsun, bu olmasın değil. Sadece, yerel seçimlere giderken partinin daha güçlü kılınması, çalışma ve örgütlenmenin nasıl daha iyi olabileceğine yönelik bir görüşme oldu” diyen Arslan, “Bu bir tarihe not düşmedir ve tarihe not düştük. Sonuçta, hangi süreç olursa olsun, belediye başkanı adaylıklarında bunu yapacağız, belediye meclis üyeliklerinde de bunu yapacağız, ilçe, il yönetimleri oluşurken de bunları yapıyoruz. Sonuç itibariyle sorumluluğunuz var; MYK üyesi olarak, PM olarak, eski il başkanı olarak, milletvekili olarak…” ifadesini kullandı.

O TOPLANTININ AMACI, O ADAY OLSUN, BU OLMASIN, DEĞİLDİ
Seçimden dört ay önce atanarak İl Başkanlığı koltuğuna oturan Şenol Aslanoğlu’nun yanı sıra Konak İlçe eski başkanları Aytekin Tunus ve Mehmet Şakir Başak’ın da adaylıklarını açıkladığı İl kongresi öncesi  Milletvekili Ednan Arslan, hem adaylar, hem de Ankara’daki toplantıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu:

“Baştan söyleyeyim; bizim Ankara’daki toplantının amacı, İl başkanı Ahmet olsun, Mehmet olsun, değildi. Aday olan tüm arkadaşlara başarılar diliyorum, hayırlı olsun. Hepsi birbirinden değerli arkadaşlarım. Aytekin Tunus, yıllardır tanıdığım bildiğim, Konak’ta ilçe başkanlığı yapmış kıymetli bir arkadaşım, dostum. Aynı şekilde üç dönem Konak’ta ilçe başkanlığı yapan Mehmet Şakir Başak, İl Genel Meclisi üyeliği yapmış, partinin her kademesinde çalışmış, dinamik, başarılı bir arkadaşım. Şenol Aslanoğlu’nu da Balçova Belediye Meclis üyeliğinden beri tanırım. Zor bir süreçte görev üstlendi. Kolay değildir seçime dört ay kala öyle bir görev… Şenol başkanın, seçim sürecini çok iyi götürdüğünü düşünenlerdenim. Bu konuda kendisine haksızlık etmem istemem. Kendisini başarısız bulmuyorum. Diğer aday arkadaşların da en az Şenol Aslanoğlu kadar başarılı olacaklarına inanıyorum. Bizim de milletvekili olarak görevimiz, il başkanının arkasında dimdik durup onun başarılı olması için çalışmaktır. Cumhuriyet Halk Partili olmak zaten böyle bir şeydir. Bu yarışlar kongreye kadardır, yani 16 Eylül’e kadar… 16 Eylül’den sonra, kim İl başkanı olursa hep beraber onun yanında olacağız. Ben adayları sıraya koymak istemem, çünkü hepsi birbirinden değerli. Kendilerine göre çok güçlü yönleri var adaylarımızın. Kim seçilirse de İl başkanlığı görevini layıkıyla yapar.”

ASLANOĞLU’NUN ATANMASINDA BENİM OLUMLU REFERANSIM VARDIR
CHP Parti Meclisi Üyesi ve İzmir Milletvekili Ednan Arslan, Ankara’daki toplantıda, Şenol Aslanoğlu’nun adaylığını engellemeye çalıştıkları iddiasıyla ilgili olarak da şunları söyledi:

“Benzer toplantılarda pek çok arkadaşımız genel başkanla değerlendirmeler yapıyor. Yerel seçimle ilgili analizler yapıyor. Raporlar sunuluyor. Ağırlık olarak bunları konuşuyoruz. İşi Ahmet’e Mehmet’e indirgemek, aday arkadaşlarımıza haksızlık olur. Onlara halel getirecek bir değerlendirmede bulunmam, zaten genel başkanım da buna müsaade etmez. O görüşmenin mahremiyeti açısından benim anlatabileceğim şudur; biz bir genel İzmir tablosu çizdik sayın genel başkana. Çünkü bizim sorumluluğumuz, kentte olup biteni, olmayanı, yanlış olanı, doğru olanı, sayın genel başkana aktarmaktır. Sonuçta, hangi süreç olursa olsun, belediye başkanı adaylıklarında bunu yapacağız, belediye meclis üyeliklerinde de bunu yapacağız, ilçe, il yönetimleri oluşurken de bunları yapıyoruz. Bu bir, tarihe not düşmedir. Sonuç itibariyle sorumluluğunuz var; MYK üyesi olarak, PM olarak, eski il başkanı olarak, milletvekili olarak… Genel başkanın yarın size, böyle şeyler varmış, bunları hiç mi duymadınız kentte, neden bana aktarmadınız, sorusunun cevabını baştan vermiş olduk. Bizimki tamamen bir tespittir, özel yaşantısıyla ilgili, kişilik haklarıyla ilgili bir değerlendirme değildir. Sadece ve sadece, yerel seçimlere giderken partimizi daha güçlü nasıl kılarız, çalışmayı ve örgütlenmeyi daha iyi nasıl sağlarız, buna yönelik bir görüşmedir. Partiyi güçlendirmeye yönelik bir görüşmedir. Bizim gibi düşünmeyenler var mıdır? Vardır! Belki süreçte onlar haklı çıkacaktır. Sonuçta bizim Sayın Genel Başkana bunları anlatmamız gerekiyordu, anlattı. Şenol Aslanoğlu’nu neden istemeyelim? Kaldı ki Şenol Aslanoğlu’nun atanma sürecinde benim olumlu referansım vardır. Şenol Aslanoğlu görev yapabilir şeklinde referansım var. Niye yapamaz, edemez, diyeyim? Dersem, haksızlık etmiş olurum. Daha iyi yapabilir, daha iyi yapabilecekler noktasında da bir şeyler söylüyoruz. Şenol başkanın seçim sürecinde gece gündüz çalıştığına şahidim. Sahura gittiğine, saat 5’te balık haline gittiğine şahidim. Esnafı gezdiğine, STK’ları ziyaretlerine şahidim. Yerel yönetimlerle doğru ilişkiler kurduğuna da şahidim. Bu, sadece Şenol Aslanoğlu ile ilgili bir şey de değil, sistem meselesi. Biz kadro partisiyiz. Güçlü bir yönetime de ihtiyaç var. Bu güçlü yönetimi nasıl oluştururuz? Yerel yönetimlerle nasıl doğru ilişkiler kurmalıyız? Bunlara yönelik gördüklerimizi anlattık.”