Spiker Duygu Canbaş, canlı yayında depremle ilgili bilgileri paylaşırken "Deprem her ne kadar doğusundan Van'da da olsa hepimiz üzüldük" dedi.
Deprem gafıyla izleyenleri şoke eden Canbaş, "Sözlerim yanlış anlaşıldıysa tüm izleyicilerden özür dilerim" şeklinde açıklama yapmak zorunda kaldı.
Duygu Canbaş daha önce de NTV'de spiker olduğu dönemde Ergenekon soruşturması kapsamında Org. Şener Eruygur ve Org. Hurşit Tolon'un gözaltına alındığı sabah, telefonla canlı yayına katılan Muharrem Sarıkaya'nın "Günaydın" sözüne, komutanların gözaltına alınmasından dolayı "Pek de günaydın değil" diyerek karşılık vermişti...
İşte ekşisözlük’ten konuyla ilgili tepkiler…
-gaf değildir, aksine korkunç bir bilinçsizliktir.
bilinçsizlik diyorum çünkü ne desem gg olur.
-habertürk spikeri duygu canbaş'ın, bilinçaltının anlık dışa vurumu sebebiyle imza attığı gerçek niyeti gösteren istem dışı spontan ifadelere enfes bir örnek. timsah gözyaşı dedikleri böyle bir şey olsa gerek.
-her ne sebepten olursa olsun ölüm acısını siparişle yaşayan, insanlığına şerh düşmüş demektir.
-zira kadın orada , "bunlar kürt o yüzden normalde üzülmemem gerekir ama yine de üzülüyorum" demiyor. "deprem bulunduğum yerde olmasa bile yine de üzüldük" anlamında konuşuyor.. bundan bile etnik siyaset yapan kürt hevallerin varlığını görünce şaşırmamak elde değil.
-tamam yaptığı gaf ama nasıl bir gaf bu yahu? insan doluya koysa olmuyor, boşa koysa olmuyor. zorlasan böyle cümleyi kurmayı başaramazsın.
-özür dilemesi mantıklı olanıdır.
(juvee, 24.10.2011 00:21)
-düşünmeden konuşan spikerdir.
videoda görünce tanıdım, diyalogda geçen şahıs ta kendisidir;
-kadın "bize uzak olsa da bizi derinden yaraladı" gibi bir şey söylemek istemiş bariz şekilde. bundan nasıl faşist bir söylem çıkarılabilmiş hayret, hatta böyle bir hayal gücüne tebrikler..
(ulatwilight, 24.10.2011 00:24)
-tamam bu sözden ben de rahatsız oldum ancak bunda art niyet aramak saçmalamanın ötesinde bir şey... spikerin yerine kendinizi koyun... hepimiz insanız ve hayatımız boyunca belki binlerce kez, düşündüğümüz bir şeyi tam olarak yansıtamadığımız ve anlatamadığımız an olmuştur...
-nihayetinde ben bu söylenenleri de, istem dışı yapılmış bir hata olarak algılıyorum...
Oh olsun diyenlere bir tepki de Ahmet Hakan’dan
Ahmet Hakan, vicdan körelmesi, merhamet yoksunluğu ve akıl tutulması olarak gördüğü yazılardan bazılarına bugünkü köşesinde yer verdi.
"AĞLAMA SIRASI ONLARDA"
"(...)Bazıları yürek soğutuyordu.
Bazıları bilgiç bir edayla "Teröre destek verirlerse böyle olur" diyordu.
Bazıları acı olaydan hükümete çakacak malzemeler devşirmeye çalışıyorlardı.
Bazıları Deniz Feneri olayını gündeme getiriyorlardı.
Bazıları "Ağlama sırası onlarda" diyorlardı.
Bazıları sözde biraz daha insaflı bir tavır takınıp "Türk'ün nasıl bir millet olduğunu gösterelim, Van'a yardım edelim" diyorlardı.
Bazıları "Hükümetin yapamadığını Allah yapıyor" diye yazıyorlardı."
DAHA ÖNEMLİ BİR SORUN BİZİ BEKLİYOR
Yazar ardından önümüzdeki günlerde bizleri bekleyen asıl tehlikeye işte bu sözlerle dikkat çekiyor.
"(...)Size bir şey söyleyeyim mi?
Ne sınır ötesi ya da sınır içi operasyonlar, ne PKK'nın yeni saldırıları, ne ölümler / kalımlar, ne terörün önlenmesi, ne dağdakilerin indirilmesi, ne kan, ne gözyaşı, ne ağlayan analar...
Önümüzdeki süreçte...
Bunları bile geride bırakacak çok daha önemli bir sorun bizi bekliyor.
Eğer önlem alınmaz ve tedavi edilmezse...
Bu akıl tutulması, bu vicdan körelmesi, bu merhamet yoksunluğu, bu cehalet histerisi bayrağını burcun en tepesine dikmeyi başaracak.
Hiçbir şeyden korkmayalım, bundan korktuğumuz kadar."
CÜPPELİ AHMET ELEŞTİRİSİ
Cüppeli Ahmet'i 99 depremi sonrası yaptığı yorum sonrası küçümseyenlerin Van depremi sonrası benzer duruma düştüğünün altını çizen Hakan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"(...)Cüppeli Ahmet" denilen adam, 1999 depreminden sonra "Depremin vurduğu yerler fuhuş, zina ve faiz merkezi haline gelmişti. İlahi adalet tecelli etti" türü yorumlar yaptığında "bu çağda bu kafa" falan diye yorumlar yapanlar...
Yani "Cüppeli Ahmet"i küçümseyenler...
Van depreminin ardından...
İçlerindeki "Cüppeli Ahmet"i ortay çıkarıverdiler.