CHP İzmir İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu dün partisine katılım töreninde rozetleri taktıktan sonra açtı ağzını yumdu gözünü.
CHP’’de İl Başkanı kim olsun? Anketi düzenleyen Yenigün Gazetesi’’ne basın mensupları önünde çağrıda bulunan Nalbantoğlu, ’“Bu basın kuruluşuna çağrıda bulunuyorum. Lütfen beni o anketten çıkarsınlar’” dedi.
CHP’’de İl Başkanı’’nın nasıl seçileceğinin parti tüzüğü hükümlerince belli olduğunu hatırlatan ve henüz partisinin delege seçimlerine bile başlamadığını, dolayısıyla da kongre sürecinin bile başlamadığını vurgulayan Nalbantoğlu, ’“Bu ankete kendim bile oy vermedim. Kimseye de ’‘bana oy verin’’ demedim. Lütfen o basın kuruluşu beni o anketlerinden çıkarsın. O basın kuruluşuna işini öğretmek değil niyetim. Eğer çıkarmıyorlarsa da parti örgütüne kamuoyuna çağrıda bulunuyorum. Lütfen bana oy vermesinler. CHP’’de kimin hangi şekilde il başkanı olması gerektiği bellidir’” diye konuştu.
Birinciyim ama oy vermeyin
Anketin o saat itibariyle sonucunu basın halkla ilişkiler görevlisinden isteyen ve alınan internet çıktısını gazetecilere gösteren Nalbantoğlu, ’“Şu anda yüzde 22 oranla birinci sıradayım. Ancak açık ara birinci de olsam böyle bir ankette yer almak istemiyorum. Lütfen beni o anketten çıkarın. Bu çağrımı anlayışla karşılayacaklarını umuyorum’” dedi. Dün ankette birinci sırada yer alan Nalbantoğlu gazeteye tepkisinden sonra hızlı bir düşüş yaşayarak bir günde sonunculuğa geriledi. Bu hızlı düşüşte Nalbantoğlu'nun gazeteye tepkisinin rol oynadığı iddia ediliyor.
Yenigün Gazetesi yönetimine çağrıda bulunmasına rağmen anketten çıkarılmayan Nalbantoğlu, yeniden kamuoyuna açıklama yaparak ’“CHP kamuoyuna sesleniyorum. Bu ankette iradem dışında yer aldım. Lütfen bana oy vermeyin’” diye konuştu.
Yenigün’’ün tepkisi
CHP’’de il başkanı kim olsun? Anketini düzenleyen Yenigün Gazetesi ise CHP İzmir İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu’’nu anketlerinden çıkarmadı. Nalbantoğlu’’nun tepkisine aldırış etmeyen Yenigün, basın toplantısına ilişkin haberinde CHP İzmir İl Başkanı’’nın demecinden tek bir satır bile koymayarak tepkisini bu şekilde ortaya koydu.
AKP’’ye sel eleştirisi
İzmir Gündoğdu Platformuna üye 30 kişi düzenlenen törenle CHP’’ye üye oldu. Necdet Yakal’’ın başkanlığını çektiği platform üyelerine rozetleri CHP İzmir İl Başkanı Nalbantoğlu’’nun yanı sıra İzmir Milletvekili Ahmet Ersin tarafından takıldı. Katılım töreninde konuşan İl Başkanı Nalbantoğlu, hükümetin politikalarını ve AKP’’li İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlarını eleştirdi. İstanbul’’da 33, Trakya’’da ise 7 vatandaşın hayatını kaybettiği sel felaketine değinen Nalbantoğlu, ’“1995 yılında aynı bölgede yine bir sel felaketi yaşanmıştı. O zaman bölgede yapılaşma düşük seviyede olduğu için can kaybı 4 ya da 5 kişi olmuştu. Ama o günden bugüne İstanbul’’u yöneten bu zihniyet hiçbir önlem almamıştır. Olayı geciktirmeye çalışıyor. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, sel felaketi ile ilgili en bilimsel açıklamayı yapmış. Vatandaşlara üst katlarda oturun demiş. 20 yıldır kenti yöneten kişinin bulduğu en gerçekçi çözüm olarak bunu söylüyor. Bu belediyecilik rezaleti bizi üzüyor’” dedi.
Doğan Grubu’’na yapılan haksızlık
Türkiye’’nin sosyal ve ekonomik darboğaza girdiğini belirten ve ülkenin önünde parlak günler olmadığını savunan Nalbantoğlu sözlerini şöyle sürdürdü; ’“Ekonomimiz her geçen gün daha da kötü hal alıyor. Vatandaşın günlük yaşamı olumsuz etkilenmeye başladı. Türkiye’’nin önünde güzel parlak günler yok. Bunlar hükümetin aldığı kararların kaçınılmaz sonucudur. Türkiye ekonomisi son ayda büyük düşüş yaşadı. En az 100 milyar dolar küçüldü. Kişi başına düşen milli gelir 10 bin dolar seviyelerindeyken, 8 bin dolar seviyelerine geriledi.’” Nalbantoğlu, Doğan Medya Grubu’’na kesilen yaklaşık 4 milyar dolarlık vergi cezasının ise haksız olduğunu savundu.
Mafya gibi çalışıyorlar
CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin ise, Türkiye’’de iki koldan bir kuşatılma yapılmaya çalışıldığını söyledi. ’“Bu dönemde Atatürkçüyüm, Laik’’im demek zor’” diyen Ersin, ülkenin Ernegekon ve Medya Terörü ile kuşatılmak istendiğini öne sürdü. Ersin, ’“Yazı ve söylemleri ile Başbakan’’a muhalefet edenler etkisiz kılınıp, uydurma iddialarla hapishane ve hastanelerde çürütülmeye çalışılıyor. Bunu da özel seçilmiş hakim, savcı ve emniyet güçleri ile yapmaya çalışıyorlar. Bir de medya üzerinde baskı kurmaya çalışıyorlar. Medyayı çökertmek için ellerindeki tetikçileri görevlendiriyorlar. Tıpkı mafya gibi çalışıyorlar. Türkiye adım adım faşizan uygulamalara gidiyor. Demokrasiyi araç gören iktidar kendisine muhalefet yapanları ortadan kaldırmaya çalışıyor. Bunun içinde herkesle kavga ediyor’” dedi.