HABERLER>POLİTİKA
25 Ağustos 2024 Pazar - 08:37

Kılıçdaroğlu: Aktif siyasi hayatımı sürdüreceğim

CHP'nin 7'nci Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Aktif siyasi hayatımı sürdüreceğim" dedi. Süleyman Demirel'in "Siyasetin giriş kapısı vardır ama çıkış kapısı yoktur" sözünü hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Siyaseti göz ardı etmek, Türkiye'nin sorunlarına bakmamak, sorunlar konusunda üretilen çözümleri irdelememe gibi bir lüksüm yok. Bunlarla ilgilenmek zorundayım" ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu: Aktif siyasi hayatımı sürdüreceğim

Cumhuriyet Halk Partisi'nin 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, aktif siyasi hayatını sürdüreceğini söyledi.

Kılıçdaroğlu, T24'ten Murat Sabuncu'nun sorularını yanıtladı.

Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile yaptığı görüşmeye ilişkin "Biz kendi aramızda tartışırız, farklı öneriler gelir. Sonunda oturur buna bir karar veririz. O çerçevede çözümleri partinin çözümü olarak ortaya koyarız. Tek ve ortak motivasyonumuz Türkiye'dir" dedi.

Kılıçdaroğlu, tüzük kurultayından önce CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile de görüşeceğini belirtti.

Kılıçdaroğlu ayrıca Edirne Cezaevi'nde bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile olan görüşmesini de anlattı.

"BİZ KENDİ ARAMIZDA TARTIŞIRIZ"

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile yaptığı görüşmeye ilişkin soruyu yanıtlayan Kemal Kılıçdaroğlu, "CHP'nin birlik içinde hareket etmesi hayati önem taşımaktadır" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

"Ben Cumhuriyet Halk Partisi'nin 7.Genel Başkanıyım. Duygularımla ve kamuoyunun konulara istikamet çizme becerisinin oluşturduğu baskı altında hareket etmem, öyle bir hakkı da kendimde görmem. Türkiye'nin bugün içinde bulunduğu koşullardan hepimiz endişeliyiz. AKP'li seçmen de yakınıyor. Türkiye'yi bu zor cendereden çıkaracak olan parti de Cumhuriyet Halk Partisi'dir. Dolayısıyla Cumhuriyet Halk Partisi'nin birlik ve beraberlik içerisinde hareket etmesi hayati bir önem taşımaktadır. Parti içinde zaman zaman farklı düşünenler olabilir. Farklı düşünceleri, daha sağlıklı bir yol bulmak açısından olumlu görmek lazım. Yeni arayışlar ve yeni çözüm önerileri elbette olacaktır ve olmalıdır. Ülkemiz ne yazık ki çok ağır sorunlar yaşıyor. Sorunları aşmanın yolu tartışmaktan geçiyor. Akıl akıldan üstündür. Dolayısıyla biz kendi aramızda tartışırız, farklı öneriler gelir. Sonunda oturur buna bir karar veririz. O çerçevede çözümleri partinin çözümü olarak ortaya koyarız. Tek ve ortak motivasyonumuz Türkiye'dir.

Bakınız, Türkiye'nin otokratik bir yönetim sistemine fiilen geçmesinin önündeki tek engel Cumhuriyet Halk Partisi'dir. Eğer bu yıkılmaz kale teslim alınır ve 'müesses nizam' diye tanımladığımız çarkın bir dişlisi hâline gelirse, bu ülkede herkes hızlı bir 'İranlaşma- Ortadoğululaşma' sürecinin izleyicisi olur. Devamı zaten malumunuz. Bu yüzdendir ki, partimizin birlik ve bütünlük içinde hareket etmesi benim en büyük arzumdur. Bunun yolu da partinin sağlıklı bir zeminde kendi içinde de tartışmasından, çözümler üretmesinden geçer. Tabii kendi içinde tartışması derken aynı sorunları tartışan bizim dışımızdaki alanlara da kulak kabartması gerekiyor. Çünkü her tartışmanın doğal olarak bize verebileceği büyük katkılar olabilir. Bu çerçevede bakmak lazım."

"NORMALLEŞME SÖYLEMİ BUNLARA CESARET VERİR"

Kılıçdaroğlu, CHP'de eylül ayıdan yapılacak tüzük kurultayına ilişkin ise "Tüzükle ilgili partinin arşivinde yüzlerce çalışma var. Yani çok zengin bir arşivimiz var. Genel başkanlığım döneminde de tüzükle ilgili ciddi çalışmalar yaptık. Bütün bu çalışmaların ele alınması lazım, değerlendirilmesi lazım. Akılcı bir politikayla partinin önündeki tüzükten kaynaklı engellerin kaldırılması lazım" ifadelerini kullandı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in gündeme getirdiği 'Normalleşme' tabirine ilişkin de konuşan eski Genel Başkan, "Normalleşme söylemi bunlara cesaret verir. Neyi konuşacaksınız? Neyi tartışacaksınız bunlarla? Eğer yasama organı yasama organı olmaktan çıkmışsa, yargı yargı organı olmaktan çıkmışsa, yürütme yürütme olmaktan çıkmışsa ve devletin tümü bir kişinin iki dudağından çıkacak söze bağlanmışsa, neyin normalleşmesini konuşacaksınız? Devlet devlet olmaktan çıktı. Orduda hiyerarşi tamamen bozulmuş vaziyette. Kimin ne iş yaptığı belli değil. Dolayısıyla sistem devasa bir sistemsizlik içerisinde kendisini korumaktan aciz bir devlet yapısı gerçeği ortaya çıkardı. Aklı başında olan herkesin, kendi ülkesini seven herkesin, evlatlarının geleceğini düşünen herkesin bu tabloya dikkatle bakması lazım" dedi.

Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çiftçi geçinemiyorsa sebebi Erdoğan. İşsizlik varsa sebebi Erdoğan. Halk iki kutup olmuşsa sebebi Erdoğan. Vatanın bekası tehlikedeyse sebebi Erdoğan. Mülteci sorununun, ekonomide iflasın, gençlerimizin yurt dışına kaçmasının, intiharların, ahlaki çöküşün tek sebebi Erdoğan. Kurucu liderimize 'ayyaş' diyen o. Kadınlarımıza 'sürtük' diyen o. Muhaliflere 'çapulcu' diyen o. Gençlerimizi "dindar-kindar" ayıran o. Partimize 'çöp-çamur-çukur' diyen o. Genel Başkan'a 'cibilliyetsiz' diyen o. Kim yumuşayacaksa, kim normalleşecekse buyursun Murat Bey. Ben asla bunları unutup kabul etmeyeceğim."

"SİYASETİ GÖZ ARDI ETME LÜKSÜM YOK"

Kılıçdaroğlu, "Tekrar genel başkan olmak istiyor mu?" sorusuna ise "Aktif siyasi hayatımı sürdüreceğim" yanıtını verdi.

Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Ben partide genel başkanlık yapan bir kişi olarak elbette ki siyasetle yakından ilgilenmek zorundayım. Siyaseti göz ardı etmek, Türkiye'nin sorunlarına bakmamak, sorunlar konusunda üretilen çözümleri irdelememe gibi bir lüksüm yok. Bunlarla ilgilenmek zorundayım. Benim böyle bir sorumluluğum var. Bu sorumluluğu elbette yerine getiriyorum. Zaman zaman yazılar yazıyorum. Zaman zaman düşüncelerimi televizyonlarda açıklıyorum. Vatandaşlarımız geliyor konuşuyorum. Belediye başkanları geliyor. Siyasi partiler geliyor. Sivil toplum örgütleri geliyor. Bazen üniversite öğrencileriyle konuşurken bazıları "Biz siyasetle ilgilenmiyoruz" dediklerinde onlara şunu söylüyorum: Doğrudur siz siyasetle pek ilgilenmiyor olabilirsiniz ama siyaset sizinle ilgileniyor. Çünkü bindiğiniz otobüsün fiyatını siyaset belirliyor, aldığınız ekmeğin fiyatını siyaset belirliyor. Dolayısıyla siz siyasetle ilgilendiğiniz ölçüde siyaset kurumu daha sağlıklı bir yapıya kavuşur, diye onlara da düşüncelerimi aktarıyorum.

Rahmetli Demirel'in dediği gibi, 'Siyasetin giriş kapısı vardır ama çıkış kapısı yoktur.'

Öncelikle aktif siyasi hayatımı sürdüreceğimi söyleyeyim. 10 günde bir felsefeci, tarihçi veya sosyolog, akademisyenlerle bir araya geliyoruz, oturuyoruz. Dört beş saat görüşmeler yapıyoruz. Türkiye'nin içinde bulunduğu tablodan Türkiye'nin çıkmasıyla ilgili düşüncelerim oluyor. Zaman zaman bunları yazıya döküyorum, yazılar yazıyorum. En son yazı Karar'da çıktı. Ahlaksızlığın kurumsallaşmasıyla ilgili altıncı makaleydi o. Bundan sonra da devam edecek. Türkiye ahlaksızlık zemininden çıkmak zorundadır. Çok karanlık bir zemin, çok kaypak bir zemin. Ülkenin geleceği açısından son derece tehlikeli bir zemin. Ahlaki değerleri mutlaka yüceltmek zorundayız. Aksi hâlde sonumuz felakettir."

"TÜRKİYE'DE BASKICI BİR YÖNETİM VAR"

Kılıçdaroğlu, tutuklu durumda bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a yaptığı ziyarete ilişkin ise şunları kaydetti:

"Selahattin Bey ile tabii doğal olarak, iki siyasetçi olarak Türkiye'nin sorunlarını masaya yatırdık. Oturduk yaklaşık 1,5 saate yakın bir görüşme oldu. Kendisini son derece sağlıklı gördüm. Enerjik gördüm. Türkiye'nin sorunlarına vakıf bir siyasetçi portresi çizdiği için de son derece mutlu oldum. Yani hapiste olması Türkiye gerçeklerinden onu koparmamış. Daha fazla zaman ayırıyor konulara.

Ayrıca siyaset dışında da biliyorsunuz öyküler, romanlar, bu konulara da girmiş durumda. Sivil siyasetten yana olduğunu, şiddete karşı olduğunu, Türkiye'nin sorunlarının çözümü konusunda gösterilecek her çabaya katkı vereceğini ifade etti. Kendisini dediğim gibi son derece sağlıklı ve zinde gördüm. Ama bir siyasetçinin hapiste tutulması, az önce ifade ettiğim devletin kendini koruma refleksini kaybetmesinden kaynaklanıyor. Bir siyasetçi siyasal düşüncesi nedeniyle tutuklanamaz, gözaltına alınamaz, hapse atılamaz. O zaman siyaset siyaset olmaktan çıkar. O zaman baskıcı bir yönetim vardır. Zaten şu andaki Türkiye'de baskıcı bir yönetim var. Türkiye'de demokrasinin tümüyle askıya alındığını hepimiz biliyoruz."

 
İsrail'de 48 saat olağanüstü hal ilan edildi
 
Eyüpspor, maç fazlasıyla liderliğe yükseldi
YORUMLAR
Toplam 8 yorum var, 8 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Sabırlı Partili 25 Ağustos 2024 Pazar 15:15

Helal olsun Kemal Bey.Ölümüne açtığınız yolun doğruluğunu inkar edenler yüzde 37yi yüzde 48.5 dan büyük zannediyor.Bunun akil ile izahı mümkün değil.Burads baska bir sey var mı diye düsünmek gerekiyor.

Yorumu oyla      1      1  
Abdurrahman Çetin 25 Ağustos 2024 Pazar 14:43

Mücadeleyi büyütmesinden rahatsız olunur mu? Rekor oy almış bir kişinin pasifize olması düşünülemez.Yetki elinde iken adil duruşunu yönetim anlayışı örnek almalıyız.

Yorumu oyla      1      1  
Abdurrahman Çetin 25 Ağustos 2024 Pazar 13:34

Siyaset tarihçilerinin, gelecekte üzerinde çok duracağı; biraraya gelemez denilen siyasi partileri ,hak-hukuk adalet ekseninde buluşturarak oluşturduğu birliği gerçekleştirdi.Bir araya geldiği partilerin oyu binde bir deniyor ama alınan oy yüzde kırksekiz buçuk...Keramet kimde? CHP,iyi partinin ve diğer muhalefetin 2023 seçimlerinde aldığı oy''un yüzde yedisini almış bir kişiye haksızlık yapılmasını,asagıya çekilmek istenmesini hiç bir CHP''li kabul edemrz....Henüz yüzde 48,5 oy alınamadı. Neden? Böylesine donanımlı; geçmişi temiz adalet ekseninden ayrılmayan duruşunu sergilemesi ve mücadelemizzi büyütme gayretinden memniniyet duymalıyız.

Yorumu oyla      1      1  
Dirençli üye 25 Ağustos 2024 Pazar 13:06

Dimdik duruşunuzun hayranız ;haksızlıga karşı olan her partiyi bir araya getirişinizin ve her şeye rağmen yüzde kırksekiz buçuk oy ile tüm zamanların en iyi seçim sonucunu görmeyenler ya matematik bilmiyor ya da yanıltarak "ALGI "yapıyorlar.. Henüz bu rekor kırılmadı....

Yorumu oyla      1      1  
Abdurrahman Çetin 25 Ağustos 2024 Pazar 12:40

Bunca birikim, tecrübe ve devletimizin hizmetinde bulunmuş; hak-hukuk-adalet ekseninde bütün engellere rağmen toplumu bir araya getirip, mücaddleyi büyüterek olmazı gerçekleştirmek üzereyken çeşitli algı ve montaj kaset hileleriyle" halkın iktidarının engellenmesine sessiz ve ilgisiz kalması beklenmez....Başkan sistemini değiştirmek için toplumun geniş kesimiyle biraraya gelerek ve altı siyasi partiyle birlikte mutabakat metni hazırlamak ve bu taahhüdünü gerçekleştiriceğine itimat edildiğinden alldığı yüzde kırksekiz buçuk oy çok değerli.Tahlil edildiğinde görüleceği gibi ittifak partilerininin toplamının çok üzerinde bir oy ...Her kedimdem Cumhurbaşkanlığı için oy almış deneyimli ve çok donanımlı, devletinin sonsuza kadar yaşamasını arzu eden herkesin yapması gerekeni yapıyor aktif olmakla.

Yorumu oyla      1      1  
Gençlik 25 Ağustos 2024 Pazar 11:51

NEDEN, NİÇİN ?? 25 SEÇİM DAHA KAYBETMEK İÇİN Mİ ?? BİZ GENÇLERİN HAYALLERİNİ ÇALMAK İÇİN Mİ ?? BU ÜLKENİN GENÇLERİ OLARAK SANA ASLA HAKKIMIZI HELAL ETMEYECEĞİZ... ASLA!!

Yorumu oyla      1      1  
25 Ağustos 2024 Pazar 11:31

Aynı şeyi Erdoğan ve Bahçeli için neden yazmıyorsunuz?

Yorumu oyla      0      0  
hasan gürsel altuğ 25 Ağustos 2024 Pazar 08:58

Otur yazlığında torunlarına bak.Bu kadar kendini alçaltma. Gözümüzde ki saygın değerini koru.

Yorumu oyla      2      2  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Özel: CHP, kuru kuruya eleştiren bir parti değil
CHP Genel Başkanı Özgür Özel: Cumhuriyet Halk Parti'si kuru kuruya eleştiren, ...
'Michelin Yıldızı' yerine 'Mengen Akreditasyonu'
Bolu'nun Mengen ilçesinde düzenlenen 37'nci Uluslararası Mengen Aşçılık ...
MHP'li eski vekil partisinden istifa etti
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, sosyal ...
 
'İstifa söylemleri kasıtlı bir yaklaşım'
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Bakan Şimşek'in istifa ettiğine yönelik iddialara ...
Erdoğan: Ordumuzun caydırıcılığını artırıyoruz
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Ordumuzu güçlendirme hedefimizin ...
CHP İzmir'den 9 ilçede orman yangınları farkındalığı
Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanlığı, İzmir'de ve Türkiye'de arka ...
 
AK Partili İnan'dan Başkan Tugay'a: Kayıkçı kavgasını bırak, iş yap!
AK Parti Gençlik Kolları Başkanı ve İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan ...
Özel'den flaş 'adaylık' açıklaması!
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olup ...
CHP Lideri Özel'den Alpay Özalan'a: Demokrasi mikrobu!
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, TBMM'deki olağanüstü Can Atalay özel oturumunda ...
 
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
5 yaşında kayboldu, 18 yıldır aranıyor!
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Aşırı uçuşlar da turizm canavarı
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Gazzeli Çocuklara Mektuplar (5) Yönetmen değil, önce insanım!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Cumhuriyet, cemaat ve cinayet!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
İzmir’de en yüce değer, tembelliktir
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Okullar açıldı
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Narin'in katliamı, feodalizm ve suskunluk yasası
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
'Nefes nefese bir yaz geçti'
Nüvit TOKDEMİR
Nüvit TOKDEMİR
Ne yaşıyoruz?
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Badel Harab-ül İzmir
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva